Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

TÜRK KELİMESİNDEN RAHATSIZ OLDULAR, TURKŞEKER'İ KURDULAR

AK Parti iktidarı uzun süredir, İngilizcede "Hindi" anlamına gelen, "Turkey" sözcüğünden rahatsızdı. Geçen hafta Birleşmiş Milletler'e bir mektup yazarak, ülkenin adını "Türkiye" olarak değiştirdi ve uluslararası yazışmalarda da "Türkiye" adının kullanılmasını istedi.

Bunu da seçim öncesinde iç politikada kullanmayı ihmal etmedi.

Tam da bu günlerde, AK Parti yine, "Türk" kelimesi ile ilgili bir skandala imza attı.

Türk, nasıl Turk oldu?

Bu defa, "Türk" kelimesini korumak yerine, “ü” harfinin noktalarını indirecek ve "Turk" olarak değiştirecekti. (Lütfen ikisini de aynı okumayın. Çünkü biri "ü", diğeri "u" olarak okunuyor.)

Aşağıda anlatacağım olay, Meclis KİT Komisyonu'nda ortaya çıktı.

Geçtiğimiz yıllarda, Atatürk tarafından kurulan Şeker Fabrikaları tek tek satılmıştı. Bu nedenle şeker sıkıntısı ortaya çıkmış, hükümet, şeker ithal etmek zorunda kalmıştı.
Şeker fabrikalarının satışının ardından sıra, bu şeker fabrikalarını yöneten ve yine Mustafa Kemal tarafından 9 Ekim 1934 tarihinde kurulan "Türkşeker"e (Türkiye Şeker Fabrikaları.A.Ş) geldi.

İktidara göre, şeker fabrikaları satıldığına göre, bu şirkete de gerek kalmamıştı. İçini boşaltmak, varlıklarını, gelirlerini elinden almak, etkinliğini de azaltmak gerekiyordu.
Ancak bunları yapabilmek için yeni bir şirket kurmak gerekiyordu. AK Parti İktidarı, "Türkşeker"in yerine, bir harf değişikliği ile "Turkşeker"i kurdu. Böylece 88 yıl önce kurulan "Türkşeker"in tüm yetkileri, "Türk" kelimesindeki, "ü" harfi kaldırılıp, "u" yapılarak kurulan, "Turkşeker"e geçecekti.

Geçti de.

Ancak, bunun için şeytani bir plan hazırlanmıştı.

Önce, VKT yatırım kuruldu.

İki yıl önce, şeker fabrikaların satılmasından sonra, 10 Haziran 2020 tarihinde “Vakıf Katılım AŞ“ bünyesinde, İstanbul Ümraniye’de "VKT Tarım ve Gıda Sanayi Ticaret AŞ" unvanıyla bir şirket kuruldu. 100 bin TL sermayeli şirketin tek ortağı, Vakıf Katılım Bankası'ydı.

2 ay sonra, yani, 5 Ağustos 2020 tarihinde VKT Tarım'ın sermayesi, 100 bin TL'den 100 milyon TL'ye çıkarıldı. Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ (Türkşeker), yeni kurulan VKT Tarım şirketine 49 milyon TL sermaye koyarak, yüzde 49'le ortak oldu.

VKT yatırım adını değiştirdi, Turkşeker oldu

Bundan 14 gün sonra da, 19 Ağustos 2020 tarihinde, "VKT Tarım"ın adı "Turkşeker Tarım Gıda Sanayi Ticaret A Ş" olarak değiştirildi. Merkezi de İstanbul'dan Ankara'ya taşındı.
Türkiye genelinde şeker pazarlaması ve dağıtım işi de yüzde 49 hisse ile yeni kurulan TURKŞEKER’e verildi.

Neden yüzde 49?

Türkşeker’in tüm hisseleri de yeni kurulan şirkete verilebilirdi. Ancak, Türkşeker’in, tüm gelirleri ve varlıkları ile, şekerin pazarlama ve dağıtım işini alan, yeni kurulan “TURKŞEKER’in denetlenmesi istenmiyordu. O nedenle yüzde 49 hisse verilerek hem Sayıştay’ın hem de TBMM Kit Komisyonu’nun denetimlerinin dışında bırakıldı. TÜRKŞEKER’in tüm gelirlerini ve varlıklarını alan yeni şirketin şeker pazarlaması ve dağıtımı da denetim dışında kaldı. 

"Hakkımı haram ediyorum"

Türkşeker üzerinde oynanan oyunları, Türk kelimesindeki bir harfin değiştirilerek kurulan Turkşeker'i, KİT Komisyonu üyesi CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek ortaya çıkarttı.

İktidarın, "Şeker pazarlaması ve dağıtımını, denetimden kaçırmak için" yeni bir şirket kurduğunu belirtti ve "Yeni şirket yüzde 51 hisse alsaydı, Sayıştay tarafından denetlenecekti. Bu, Sayıştay ve Meclis KİT Komisyonu'nun denetimden kaçırma usulüdür." dedi.

84 milyon insanın hakkının olduğu TÜRKŞEKER’in tüm gelirlerini, varlıklarını, 'TURK ŞEKER' diye bir şirket kurdurup ortak yapıldığını anlatan Zeybek, "Yazıktır günahtır, 84 milyon insanın hakkı olduğu kadar benim de hakkım var. Haram ediyorum hakkımı size. Tarihinde bir fabrika yapmayanlar, 20 yıllık yönetimlerinde Şeker Fabrikalarını özelleştirmiş, satmıştır." diye konuştu.