“Gafil, karikatür tip, zavallı, şımarık, yalancı, terbiyesiz, yalancı, alçak, sinsi, güruh”... Yukarıdaki sözcükleri, AKP Genel Başkanı Erdoğan grup kürsüsünden Ana
Muhalefet Partisi Genel Başkanı için kullandı. İki haftada bir topladığı, AKP grubuna girerken, ben de basın locasında, konuşma yapacağı kürsünün tam karşına oturdum. Not defterimi ve kalemimi hazırlayarak Erdoğan'ı dinlemeye hazırlandım. CHP ve İYİ Parti'nin grup toplantılarının aksine, AKP grubuna seyirci alınmadı. Erdoğan'a şarkılar, şiirler söylenen tribünler boştu.
Erdoğan'ın grup toplantısı için Meclis'e her gelişi, bir dalgalanmaya sebep olur. İki polis helikopteri Meclis üzerinde uçmaya başlayınca, Erdoğan'ın yaklaştığını anlarız. Meclis çatısında keskin nişancılar yerlerini alır, sinyal bozucu jammerlar çalıştırılır. TBMM Polisi yetkiyi, Külliyeden gelen Cumhurbaşkanlığı polislerine devreder. Yetki artık onlardadır. Meclis'in etrafını sararlar ve her köşe başına yerleşirler. Özel harekatçılar, “rambovari” kıyafetleriyle, otomatik silahlarıyla Meclis koridorlarında devriye gezerler. Güzel bir görüntü değildir...
AKP grup toplantılarının yapıldığı gün, Meclis'in saygınlığına yakışmayan, 12 Eylül darbe günlerini hatırlatan davranışlar sergilenir Meclis'te. Milletvekilleri bile şikayetçidir bu “orantısız” güvenlik önleminden. Bugün, yine o günlerden biri... Grup salonuna “rabia” işareti ile giren Erdoğan'ı, milletvekilleri ayakta alkışlayarak karşıladı. Konuşması boyunca alkışları, her zaman olduğu gibi Grup Başkan Vekili Mehmet Emin Akbaşoğlu idare etti. Erdoğan'ın her cümlesini “tok” bir ses çıkaran alkışlarıyla destekledi. Dünkü grupta, bir adım daha ileri gitti. Erdoğan'ın bazı
cümlelerinden sonra heyecanla ayağa fırlayarak, diğer milletvekillerini de Erdoğan'ı ayakta alkışlamaya zorluyordu. Bay Kemal'ler...
Konuşmasının başında 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutladıktan sonra, birkaç gün önce gerçekleştirdiği Rize-Artvin Havalimanı'nın açılışına 70 bin kişinin geldiğini söyledi. Kendisine halkın ilgisinin azalmadığını vurgularcasına bu rakamı telaffuz etti gibi geldi. Ancak, siyasetçilerin meydandaki kalabalığı 5'le çarparak söylediklerini tecrübe edinmiş bir gazeteciyim. Salonun ışıkları söndürüldü ve havaalanının Rize-Artvin Havalimanı'nın görüntüleri, salonun beyaz duvarına yansıtılarak, milletvekillerine gösterildi. Bu sahne, toplantı boyunca 3 kez yaşandı. Atatürk Havalimanı'na yapılacak Millet Bahçesi, Suriye'de, Suriyeliler için yapılan binalarla ilgili görüntüler de daha sonra duvara yansıtılacaktı. Işıklar yanınca Erdoğan, dünya üzerinde, denizin üzerine yapılan havaalanı sayısının 5 olduğunu, bunlardan ikisinin Türkiye'de, hem de Karadeniz'de olduğunu vurguladı. Ardından da, Rize Havalimanı'na “kulp taktıkları” için CHP'lileri “gafil” ilan etti. Karikatür tipler, giderek cüretini artırıyor” diyerek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kulaklarını çınlattı. Konuşması boyunca sayamadığım kadar çok “Bay Kemal” diyerek kulaklarını çınlatmaya devam edecekti. AKP Genel Başkanı, sokaktaki isyandan bunalan Milletvekillerine “2023'te defterini düreceğiz. 2023 için bizim için bir final değil yeni bir milat olacaktır” diyerek moral da verdi. CHP Genel Başkanı için “Muhatap almayı zül addediyorum” dedi. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu kararı ile ilgili konuşmaları nedeniyle “hukuk önünde hesap verecek” diyerek yeni bir dava açmaya hazırlandığının da işaretini verdi. Erdoğan, “SADAT yöneticileriyle hiçbir alakam yok” deyince kendisini dinleyen
gazeteciler gülümseyerek birbirine baktı. Birkaç dakika içinde Erdoğan ve SADAT görüntüleri sosyal medyaya düşmüştü. Erdoğan, “kimi veya kimleri kastetti” bilmiyorum. Ama, CHP dışında, altılı masadaki liderlere de bir mesaj gönderdiğini tahmin ediyorum. Aynen şöyle dedi: “Bay Kemal gibi bir karikatür tip vasıtasıyla hiç bir şey elde edemezsiniz. Oturun bizimle birlikte nasıl çalışabileceğinizin hesabını yapın. İnanın sizin için böylesi hem daha kolay, hem daha doğru.” Erdoğan, Yeşilköy Havaalanı'nın, “Osmanlı döneminde, Demokrat Parti tarafından” yapıldığını da iddia etti. Oysa Demokrat Parti, Osmanlı'dan çok sonra kurulan bir parti idi. Ardından “ağaçsız İstanbul”dan söz etti. Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanı olduğu dönemde;. “İstanbul'da ağaç, fidan yoktu” diye konuştu. Ağaçsız İstanbul’da orta şeritlere 1 milyon 250 bin ağacı kendilerinin diktiğini anlattı. Bay Kemal'e davet... Konuşmasının sonuna doğru, 29 Mayıs'ta, İstanbul'un fethinin yıldönümünü ve Millet Bahçesi'nin temelini Atatürk Havaalanı'nda atacaklarının haberini verdi. CHP Genel Başkanı'na da, “istersen sen de gel” diye davet gönderdi. AKP Genel Başkanı, son olarak NATO'ya seslendi: “Artık, bu delikten bir daha sokulmayacağız.”
Subscribe for our daily news
John Carpet
But unfortunately for most of us our role as gardener has never been explained to us. And in misunderstanding our role, we have allowed seeds of all types, both good and bad, to enter our inner garden.
Joeby Ragpa
This template is so awesome. I didn’t expect so many features inside. E-commerce pages are very useful, you can launch your online store in few seconds. I will rate 5 stars.
ReplyAlexander Samokhin
This template is so awesome. I didn’t expect so many features inside. E-commerce pages are very useful, you can launch your online store in few seconds. I will rate 5 stars.
ReplyChris Root
This template is so awesome. I didn’t expect so many features inside. E-commerce pages are very useful, you can launch your online store in few seconds. I will rate 5 stars.
Reply