Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

“Kalçası at kalçası gibi çantaya sığmaz, parçalamamız lazım”

Türkiye’de öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın cinayet detayları Meclis tutanaklarına yansıdı. Buna göre cinayeti işledikten sonra cesedi parçalamaya karar veren katiller, kendi aralarında büyük bir soğukkanlılıkla plan yaptı. Katiller, “Kalçası, at kalçası gibi… Çantaya sığmaz, parçalamamız lazım” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine cesedi parçalamak üzere İskoçya’da eğitim almış biri Suudi Arabistan’ın İstanbul Konsolosluğuna getirildi.

Meclis’te çeşitli uluslararası anlaşmaların uygun görülmesine ilişkin yasa teklifinin ele alındığı oturumda, Kaşıkçı davası gündeme geldi. Genel Kurul’da söz alan CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre, BM’nin Kaşıkçı raporundaki ayrıntıları dile getirdi.

Emre, cinayetin rapordaki ayrıntılarını şu şekilde aktardı:
"Çantaya sığar mı?, diye soruyor. ‘1,80 boyunda bir adam bu, çantaya sığmaz’ diyorlar. Bu ifadeyi bağışlayın ama kayıtlarda olduğu için söylüyorum. İçlerinden biri, ‘Kalçası, at kalçası gibi.’ diyor. ‘Çantaya sığmaz, parçalamamız lazım’ diyorlar ve İskoçya'da eğitim almış, sonra Avustralya'da insan bedeninin parçalanmasının ihtisasını yapmış bir kişi özel görevli olarak İstanbul'a getiriliyor. Biliyoruz ki gelen ekibin içerisinde Suudi Veliaht Prensinin koruma ekibinden 6-7 kişi de bulunuyor.” 

BM raporunda belirtildiği bu vahşi cinayette Suudi yönetimindeki yetkililerin sorumlu olduğuna dair çok güçlü kanıtlar olduğunu ifade eden Emre, Kaşıkçı davasının devrinin uluslararası siyasette Türkiye’yi güvenilmez bir pozisyona soktuğunu vurguladı. Emre raporda, “Türkiye, Cemal Kaşıkçı cinayeti davasını Suudi Arabistan'a devretmeye karar vererek bu davayı cinayetten sorumlu olanlara teslim ediyor. Türkiye'nin bu korkunç cinayette adaletin sağlanmasına ve bu davanın asla siyasi hesaplara ve çıkarlara kurban gitmeyeceğine yönelik kararına ne oldu?” ifadesinin yer aldığını belirtti. Türkiye’nin daha önce davanın savunucusu olduğunu kaydeden Emre, davanın devrinin hangi karar mekanizmalarıyla verildiğinin açıklanmasını istedi.