Ankara’nın medya yüzü AKK Medya Çalışma Grubu
Ankara’nın medya yüzü AKK Medya Çalışma Grubu
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Robert De Niro'nun mezar taşı
Robert De Niro'nun mezar taşı
123456789
Ankara’nın medya yüzü AKK Medya Çalışma Grubu
Ankara’nın medya yüzü AKK Medya Çalışma Grubu
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Robert De Niro'nun mezar taşı
Robert De Niro'nun mezar taşı
123456789

BEKRİ TUĞÇE

Eski manken Tuğçe Kazaz, "CHP'ye tepki olarak" İslam dinini bırakıp Hristiyan olmuştu. Hristiyan olan kocasından ayrıldıktan sonra belki de ona bir tepki olarak Budizm'e yanaştı. Derken... Tekrar Müslüman oldu (Eski manken başka inançları da denedi mi bilemiyorum).

Tuğça Kazaz, sadece tekrar Müslüman olmadı. Bildiğin din alimi oldu.

Televizyonlarda falan din üzerine ahkam kesti.

En son katıldığı bir televizyon programında; "Şeriat temiz toplumlara gelir. Şeriat; Allah’ın merhamet ve rahmeti, Hz. Muhammed’in ahlakı, Hz. Ömer’in adaleti, Hz. Ali’nin cesareti, Fatih’in ferasetidir. Şeriat insanca, hakça, Allahça yaşamanın formülüdür. Korkmayın biz şeytanca yaşamaya çalışan bir toplumuz bize şeriat gelmez!" demiş.

Kazaz'ın tanımladığı şey şeriat değil. Saydıkları Allah'ın, O'nun elçisi ve kullarının sıfatları.

Amenna...

Ama dediğim gibi Kazaz'ın şeriat algısı sorunlu.

"Bize şeriat gelse" kendisine ne olacağını tane tane anlatacağım.

Önce şu ara notu düşmek isterim; yazının görselinde kullandığım Tuğçe Kazaz fotoğrafları kendisinin "ilk Müslümanlık dönemi"ne aittir.





Devam edeyim...

Kazaz "Şeriat temiz toplumlara" gelir demiş.

Kendisi şeriatın "gelen" bir şey olduğunu sanıyor. Şeriat bir hukuk sistemi ise demek ki toplum o kadar püri pak değil. Toplum tertemiz olsa şeriata da gerek olmazdı.

Kuran'da insan için şu sıfatlar kullanılır: "Aceleci, zayıf, kıskanç, nankör, riyakar, başa kakan, tartışmacı, cimri, kibirli, kaba, azgın, hasetçi, zalim, cahil" 

Bu sıfatlara sahip insan elbette günahkar olacaktır.

Yine Kuran'da denir ki: “Eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi helak eder ve yerinize, günah işleyip, peşinden tövbe eden kullar yaratırdı.”

Kafan karışmasın sevgili eski manken Tuğçe.

Kısaca temiz toplum yoktur. Ve şeriat "gelen" bir şey değildir.

Ancak eski mankeni yormamak için hadi biz "şeriat geldi" diyelim.

Tuğçe'ye ne olurdu?

Tuğçe'den "eski manken" diye söz edemezdik. Zira eski manken olamazdı. Manken olarak verdiği o pozlardan sadece birini vermiş olsa ölüm dahil çok ağır ceza alırdı.

Tuğçe Kazaz, Kenan Doğulu ile, Yorgos Seitaridis ile, Ramin Matin ile, Cem Kılış ile vs... vs... sevgili olmazdı. Zina suçu işlediği için recm (taşlanarak öldürülme) edilirdi.

Hani Tuğçe birilerine kızınca din değiştiriyor ya... Eğer "bize şeriat gelmiş olsa" Tuğçe şimdi tekrar Müslüman olarak aramızda olamazdı.
Çünkü, "Mürtedin hayat hakkı yoktur." Yani mürted öldürülür.

Mürted, İslam dininden çıkan kişi. Tuğçe gibi yani.

İslam bir din, bir kulüp değil. Yok öyle girip çıkmak tekrar gelmek falan...

Kazaz, Türkiye Cumhuriyeti topraklarında dilediği gibi yaşamışsa, özgürce farklı farklı inançları deneyebilmişse, bugün hayattaysa ve dilediği gibi konuşabiliyor ve daha önce olduğu gibi şimdi de dilediği gibi giyinebiliyorsa bunu "laik bir devlette" yaşıyor olmasına borçlu.

Eski manken "din yorumcusu" Tuğçe Kazaz, bana bir fıkrayı anımsattı. Konuyu bu fıkra ile sonlandıralım.

Ünlü Türk "ayyaşı" Bekri Mustafa, fakir bir mahalle camisinin önünden geçiyor... Caminin imamı yok ve cemaat musallada bekleyen bir meftanın cenaze namazını kıldırmak için gelecek bir imamı bekliyor.

İmam ortada yok ve cemaatin canı sıkkın. Cemaat başında kavuğu sırtında cübbesiyle Bekri Mustafa’yı görünce onu hoca zannediyor.

Bekri Mustafa'dan cenaze namazını kıldırmasını istiyorlar. Bekri Mustafa "Ben hoca değilim" dese de cemaat, Bekri Mustafa'yı zorla imam yapıyor. Çaresiz kıldırıyor Bekri Mustafa namazı. Namazdan sonra tabutun örtüsünü açıp, ölünün kulağına bir şeyler fısıldıyor. Cemaat ölüye ne söylediğini merak ediyor.

Bekri Mustafa gülerek diyor ki: “Sen şimdi aramızdan ayrılıp ahirete gidiyorsun. Eğer orada, bu dünyanın ahvalini sana sorarlarsa, Bekri Mustafa imam oldu dersin. Onlar durumu anlar…”

İHSAN ŞENOCAK YİNE VAZİYET ALMIŞ

İhsan Şenocak...

Daha geniş yazayım; Fıkıh Doktoru İhsan Şenocak hocaefendi (Böyle daha havalı oldu. Ayrıca sıradan bir Dr değil, benim diyen profesörlere taş çıkartacak kadar derya deniz bir kişi ), fıkıh doktoru ve hocaefendi olduğu için mecburen popüler gündem konularında konuşuyor. Tabi bütün konularla ilgili değil.

Bir parça sosyal medyada gündem olmayı da seviyor gibi.

Kesin sevdiği şey ise o da "ayar vermek".

Bu defa İstanbul Bebek sahilinde cinsel ilişkiye giren çift gündemi üzerine;
"Çıplaklık, çağdaşlık, fuhuş özgürlük oldu(!) İnsanlığın fıtratıyla oynandı. Kimse Allah’tan (cc) merhametli olamaz. Milletin gözü önünde zina yapanı, toplumu ifsat suçundan idam etmekten başka çare yoktur. Namussuzu zindanda besleyen değil, darağacında sallandıran bir nizama muhtacız" demiş.

İslam'da zina suçunun cezası dar ağacında sallandırmak olmasa da Şenocak sanırım günümüzde bu uygulanabilir diye infaz biçimini bu biçimde belirlemiş.

Peki ama Erzurum’daki Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Hacı Bahattin Evgi Kuran kursunda
çocuklara cinsel istismarda bulunan kişi de idam edilsin mi?

Çocukları cinsel istismara uğrayan anneler, Diyanet’in davalarını geri çekmeleri için baskı kurduğunu söylüyor. Bir anne Diyanet Başkanı'na, "Erbaş kendinden utanmalı” diyor.

Bu "ve benzeri pek çok olay" içinde söyleyecekleriniz var mı?

YAŞASIN AK PARTİ'NİN OYLARI DÜŞMÜŞ!

KONDA’nın son seçim anketine göre ankete katılanların yüzde 28,7'si AK Parti'ye oy vereceğini belirtmişler. Bu oran AK Parti için son 15 yılın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçmiş.

AK Parti'nin en düşük seviyedeki oy oranı, CHP'nin rüyalarını süsleyen oran. Özellikle son 20 yıldır.

CHP'nin birinci parti olma ihtimalini bir oran vererek söyleyemem ama şunu rahatlıkla söylerim; CHP tek başına seçime girerse kesin kazanır.

Tarih şahittir!

SEVDİM BU ÇİFTİ



Amerikalı rapçi ASAP Rocky, pop yıldızı sevgilisi Rihanna'yla ayrımcılık yapan değil açık fikirli çocuklar yetiştirmek istediğini söylemiş.

Başka ne demiş?

"Çocuklarıma yetişkin olduklarında bile ne olursa olsun hayal güçlerini asla kaybetmemelerini her zaman hatırlatacağım."

"Çocuğumu başkalarına saygılı olacak şekilde yetiştireceğim."

İşte budur!

Sevdim bu çifti.

"BİZİM CANAN" BOŞU BOŞUNA MI ATATÜRK DEMEK ZORUNDA KALDI?



Atatürk Havalimanı'nın yeni adı "Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi" olarak tescillenmiş.

Atatürk Havalimanı kısmen faaliyetlerine devam edecekmiş.

Cumhurbaşkanlığı yurt içi ve yurt dışı seyahatlerinde Atatürk Havalimanı'nı kullanıyormuş.

Havalimanı içindeki Acil Durum Hastanesi'ne yapılan uçuşlar da buradaki pistten gerçekleşiyormuş.

Peki ama Atatürk'e Atatürk demeyen Canan Kaftancıoğlu yaptığı eylemde ismi Atatürk Havalimanı olduğu için mecburen Atatürk demek zorunda kalmıştı.

"Bizim Canan" boşuna mı girdi şimdi bu sıkıntıya?

Hay aksi!