Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

FATİH ALTAYLI, İHSAN ŞENOCAK’I NASIL AÇIĞA DÜŞÜRDÜ?

Esat Selışık

Önce olayı kısaca hatırlayalım.

Diyanet İşleri Başkanlığı, gelen bir soru üzerine evlat edinilen depremzede bir çocukla sonrasında ( büyüdüğünde) evlenilebileceği fetvasını veriyor.

Fatih Altaylı da bunu sapkın bir düşünce olarak tanımlayarak eleştiri sınırlarını çok aşacak biçimde sözler sarf ediyor.

Popüler olmanın şehvetine kapıldığı kanaati taşıdığım İhsan Şenocak da Altaylı’ya, “İslam’ın çocuğu olamazsın! Kilisenin de aile hukuku var. O halde kilise çocuğu da olamazsın. Öyleyse söyle, sen kimin çocuğusun?” dediği bir çıkışta bulundu. (Şenocak videoyu güzel çekmişti. Bile isteye bu “repliği” kullandı. Final duruşu da sinematografikti.



Popüler kültür nefsini teslim almıştı… Şeytanına yenildi…

Bu ülkede kime… Ama kime sorarsanız sorun “Sen kimin çocuğusun?” ifadesinden aynı şeyi anlar. Söylenmek istenen aleni ortada.

İslam’da sövmenin hükmü nedir konusuna girmeyeceğim. Açık ve net biçimde Müslüman “sövemez”. Hele hele “Sen kimin çocuğusun?” şeklinde bir ifadeyi zinhar diline değdiremez. Haramdır. Günahtır.

Temel İslami bilgiye sahip herkes bunun İslam’a uygun olmadığını bilir ya da onaylanmayacağını akıl eder.

Peki (bu arada Şenocak sever bu “peki” ifadesini) İhsan Şenocak bu sözü için Altaylı’dan af diler, helallik alır mı?

Bunu asla yapmaz!

Pekiiiiii (o da bu biçimde uzatmayı seviyor) “Sen kimin çocuğusun?” derken, "Senin kıymetline bir dil oyunu üzerinden ağır hakaret ettim" der mi?

Bunu asla demez!

Dini bilgim ve İslam’ın Şenocak gibileri tanımlama biçimi bana bunu yapmayacağını söylüyor.

“Allah’tan daha doğru sözlü kim olabilir?” Buna inanıyorum.

Fatih Altaylı elbette İhsan Şenocak’ın böyle darmadağın olacağını hesap etmemişti.

Altaylı, öyle bir şeye vesile oldu ki Şenocak’ı kendi cemaati içinde bile sorgulanacak hale getirdi. Zira Şenocak’ın yaptığı dine uygun değil. Daha beteri, mahkemede ne diyecek?

"Sen kimin çocuğusun?" derken "Aslında herkesin anladığı şeyi değil, bambaşka bir şeyi kastettim" mi diyecek? Kim inanacak? Öyle derse cemaatindeki kişilerin aklına bu duruma ait nice ayetler, nice hadisler gelmeyecek mi? Sözleri artık şüphe gölgesi altında dinlenmeyecek mi?






ALLAH MI, TANRI MI? HAK MI? ÇALAP MI?


Girmeyim şu konulara diyorum.

Ama... Ama işte...

Şarkıcı Kıraç, deprem felaketinin yürek parçalayan günleri için de “Merhamet ey yüce Tanrım” diye bir tweet atmış.

Sen misin bu tweeti atan! Sen nasıl olur da Allah değil de Tanrı dersin?

Sanatçı yürek yangını ile söylediği bu söze gelen tepkiler üzerine aşağıdaki tweeti atmış:




Sanatçının dediği gibi sahiden bunu mu tartışacaksınız “bunca acının içinde...”

En baştan söylüyorum. Tanrı kelimesi Allah kelimesini kapsar. İçine alır. Çünkü Tanrı kelimesi Türkçe “Tengri” kelimesinden gelir ve Arapçadaki karşılığı “ilah”tır.

Allah ki, O’ndan başka İlâh (Tanrı) yoktur. En güzel isimler, O’nundur. Ta-Ha Suresi (20): 8. Ayet

Sizin İlâhınız (Tanrınız) sadece Allah’tır ki, O’ndan başka İlâh (Tanrı) yoktur. Ta-Ha Suresi (20): 98. Ayet

Allah ilahlardan biridir. Fakat sadece O gerçektir. İlah diye tapınılan “diğerleri” gerçek değildir.

Ne diyoruz; La ilahe illallah .

Yani “Allah'tan başka ilah yoktur.”

Ancak Allah sözcüğünün kökü de ilahtır. Bununla birlikte Araplar Allah'ı “gerçek ilah, gerçek Tanrı” anlamında kullanırlar.

Arap toplumu Allah ismi ile hiçbir ilahı anmazlar. Allah birdir, tektir. Allah “özel isimdir”.

Allah ismi İslamiyet'ten önce de var olduğu halde Araplar, İslam ile birlikte Allah ismini dillerinde bu biçimde yapılandırmışlardır.

Aslında Türklerde de durum farklı değildir. Örneğin “Allahverdi” ismi ile birlikte aynı eş değerde “Hüdaverdi” ismini de kullanırız. Oysa Hüda'nın da çoğulu “Hüdayan”dır ve “Tanrılar, ilahlar” anlamına gelir.

Tanrı kelimesi de Türklerde tek bir yaratıcıyı ifade eder. “Tanrı, Allah'ın adaşı değildir”.

Yunus Emre'nin şiirlerinde Allah anlamında kullandığı Çalap kelimesi de böyledir.

Gönül Çalap'ın tahtı

Çalap gönüle baktı

İki cihan bedbahtı

Kim gönül yıkar ise

Sanırım konu anlaşıldı. Biz Türklerin kullandığı “Tanrı, Hak, Çalap” kelimeleri asla Allah'ın adaşı değildir. Kültürümüzde, dilimizde Allah ile eş anlamlıdır.

Ayrıca Kıraç'ın dediği gibi bunları mı tartışacağız “bunca acı içinde...”






BİR SÖZ