Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789

HESAP ZAMANI

Türk Silahlı Kuvvetleri, yıllardır Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'de YPG, PKK ve IŞİD terör örgütüne karşı çok sayıda büyük çaplı askeri operasyon gerçekleştirdi. Bunlar; Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'de; Çekiç Operasyonu, Şafak Operasyonu, Güneş Operasyonu, Şah Fırat Harekâtı, Fırat Kalkanı Harekâtı, Zeytin Dalı Harekâtı, Pençe Harekâtı, Barış Pınarı Harekâtı ve Pençe Kılıç Harekatı’dır. Kronolojik olarak bize en yakın tarihte olanları ise Barış Pınarı ve Pençe Kılıç Harekâtı'dır. Barış Pınarı Harekâtı 9-23 Ekim 2019 tarihleri arasında Suriye’de SDG’yi püskürterek mültecileri yerleştirmek için 30 km derinliğinde güvenli bir alan açmak için icra edildi. İstanbul’da 13 Kasım’da altı kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırının hesabını sormak, intikamını almak için 19 Kasım Cumartesi gecesi terör örgütü PKK’ya karşı Pençe Kılıç Harekâtı düzenlendi. Pençe Kılıç Harekâtı ile Suriye’nin yanı sıra Kuzey Irak'ta düzinelerce hedef vuruldu. Kuzey Irak'ın 140 kilometre, Kuzey Suriye'nin ise 20 kilometre içine giren, 70 uçak ve insansız hava aracı ile gerçekleştirilen harekât; Suriye’nin Telafer bölgesinden Irak’ın İran sınırındaki Asos kasabasına kadar uzanan doğu-batı ekseninde yaklaşık 1000 kilometrelik bir hat üzerinde yapıldı. 89 terör hedefi hava unsurları ve topçu atışları ile yok edildi. Toplam 184 terörist imha edildi. Ulusal medyada birçok gazeteci hava operasyonunu kara harekâtının habercisi olarak yorumladı. 

Herhangi bir ülkenin BM'nin 51. maddesine dayandırılarak yaptığı sınır ötesi bir operasyonda, BM'ye ve bölgedeki ilgili ülkelere 'bilgi' verilmesi zorunluluğu bazı medya organlarında yanlış yorumlandı. Bu yorumun sonucu olarak, hava harekâtının pazar gecesi planlandığı fakat Amerikalıların operasyonu deşifre etmesi sonucu operasyonun bir gün öncesine alındığı yazıldı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Dünya Kupası’nın açılışından dönerken gazetecilere verdiği demeçte dile getirdiği; "Bu harekâtın sadece hava harekâtı ile sınırlı kalmayacağına şüphe yok" sözleri kara harekâtının sinyali olarak algılandı. Erdoğan’ın operasyon konusunda ne ABD Başkanı Joe Biden ne de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile "hiç görüşmediğini" söylemesi, harekâtın ABD ve Rusya tarafından onaylandığı anlamına geliyor. Putin, Suriye hava sahasını açarak Türkiye-Rusya dostluğunu PKK’nın dostluğuna tercih ettiğini gösterdi. PKK ve YPG için Suriye’nin artık güvenli bir liman olmadığı açık. Suriye’de kendini yalnız hisseden terör örgütü, uluslararası alanda dikkatleri üzerine çekmeye çalışıyor. Terör örgütünün basın organı AFP'ye konuşan 58 yaşındaki Şaban adlı bir terörist, "Dünyayı ve büyük güçleri Türkiye’yi durdurmaya çağırıyoruz" dedi. Terör örgütü yöneticisi Mustafa Bali sosyal medya hesabında; ABD’nin, PKK ve YPG’yi sırtından bıçakladığını tasvir eden bir resim paylaştı. Benzer açıklamalar Twitter'da bolca yer buldu. PKK’nın haber ajansı Fırat Haber Ajansı (ANF), Türkiye'nin Kobani (Aynel Arap) kentine düzenlediği hava operasyonunu canlı olarak aktardı. Terör örgütünün yardım çağrılarına ilk cevap Almanya’dan geldi. Almanya Dışişleri Bakanlığı Türkiye'yi "orantılı tepki vermeye ve uluslararası hukuka saygı göstermeye" çağırdı ve "sivillerin her zaman korunması gerektiğini" açıkladı. Benzer açıklamalar birçok Avrupa ülkesi tarafından yapıldı. Terör örgütlerini korumaya çalışan uluslararası güçlere karşı Milli Savunma Bakanlığı yazılı açıklamada bulundu. Kuzey Irak’ta Pençe serisi ile başlayan terörle mücadele serüveni yaklaşık üç yıldır devam ediyor. Irak’ta başlayan harekât Suriye’yi de içine alacak şekilde genişledi. Harekâtın iki farklı ülke topraklarında aynı anda icra ediliyor olması, TSK’nın imkân ve kabiliyetlerini göstermesi açısından son derece önemlidir. Pençe serisi için harcanan zaman ve emek dikkate alındığında terörle mücadelenin uzun soluklu ve dinamik bir şekilde devam ettiği söyleyebilir. Pençe Kılıç Operasyonu, Fırat’ın batısında Rusya’ya, doğusunda ABD’ye, Halep’te ise rejimi arkasına alan terör örgütü mensuplarına sahip oldukları güvenlik duvarının çöktüğünü göstermiş oldu. Rus hava sahasının ilk defa Türk savaş uçaklarına açılmış olması bölgede jeopolitik dengenin değiştiğinin en önemli göstergesidir. Rusya Ukrayna Savaşı ile Rus askerlerinin Suriye’den çekilmeye başlaması terör örgütünü hayal kırıklığına uğrattı. İlerleyen süreçte Erdoğan-Putin dostluğu sonucunda Rusya’nın Suriye’de boşalttığı alanları Türk Silahlı Kuvvetleri direkt ve endirekt olarak dolduracaktır. Türkiye’nin Rusya-Ukrayna arasındaki savaş ve Putin’in Erdoğan’a olan mecburiyeti, Suriye’de hava sahasının açılmasını sağladı. Bu diplomatik başarı gecikmiş olsa TSK tarafından büyük bir kazanıma dönüştürülecektir. Terör örgütü uluslararası alanda dikkatleri üzerine çekmek için sivilleri hedef alan terör saldırılarını arttırabilir. Rusya’nın hava savunma sistemlerinin birçoğunu Ukrayna’daki savaş bölgesine kaydırması sonucu oluşan hava savunma boşluğu hava kuvvetlerimiz için alan açmaktadır.

ABD’nin; PKK ve YPG ile kurduğu ortaklığın başladığı yer olan Kobani terörden arındırılmadan Fırat Kalkanı ile Barış Pınarı bölgesindeki güçler birleştirilemez. Kobani terörden arındırılırsa ilerleyen süreçte Tel Rıfat bölgesinin güvenlik ve denetimi Türkiye’ye bırakılabilir. Türkiye’nin son askeri harekâtı uluslararası alanda çok ses getirdi. Batı tarafından Erdoğan-Putin ve Esad iş birliği olarak yorumlandı. Pençe Kılıç Harekâtı, IŞİD, PKK ve YPG’ye destek veren Amerika ile Türkiye arasında sorun yaratabilir.

Suriye; Rusya Ukrayna Savaşı nedeniyle gündemden düşmeye başladı. Rusya ve Türkiye aktif olarak angaje olmaya devam etse de ABD ve Batı’nın ilgisi azaldı. Bu durum yerel ve küresel güçlerin vekâlet savaşı verdiği Suriye açısından dramatik bir durum. Moskova savaş nedeniyle Esad ve Suriye halkına zaman ayırmakta zorlanıyor. Kremlin’in bundan sonraki Esad üzerindeki etkisi devam eder mi? Biden tekrar oyuna girecek mi? Belirsizliğini koruyor. IŞİD; Suriye’de artık herhangi bir toprak üzerinde kontrol sahibi değil. Fakat terör saldırılarına yönelecek önemli sayıda savaşçı ve sempatizanı var. Bu nedenle Türkiye PKK kadar IŞİD’e karşı mücadelede etkin olmak zorundadır. Amerika ve Batılı aktörler Suriye’deki kazanımlarını tek tek kaybettiler ve kaybetmeye devam ediyorlar. On yılı aşkın süredir çeşitli aktörleri kendine çeken Suriye iç savaşının galibinin Esad olduğu bilinen bir gerçek. 

Sonuç olarak; Ege ve Suriye'deki gelişmeler, Türkiye’nin dış politikada iki buçuk savaş stratejisine geri döndüğünü gösteriyor. Dışarda Yunanistan ve Suriye, içeride ise PKK’yı merkeze alan bir ulusal güvenlik stratejisi Pençe Kılıç Operasyonu ile artık pratiğe dökülmüş oldu. Bu pratik Türkiye’nin Suriye'ye karşı kara operasyonu ile sınanabilir. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı harekâtları ile terör örgütüne büyük darbe vuran Türk Silahlı Kuvvetleri, Pençe Kılıç Hava Harekâtı’nı izleyen süreçte diplomasinin alacağı sonuçlara bağlı olarak yeni seçenekleri masaya yatırmalıdır. Türkiye kaybeden Batı yerine Beşer Esad ile diplomasi alanında iş birliğini geliştirmenin yolunu aramalıdır. Silahlı kuvvetler kas gücüne benzer. Fakat zekâdan yoksun bir kaba güç, fitness salonunda aynanın karşısında kas şişiren adama benzer.