Harita üzerinde devlet kurulmaz

14 Mayıs 1948'de Filistin halkı büyük felakete uyandı. İsrail devletinin kurulması ile Filistinler sınır dışı edilmeye başlandı. 15 bin Filistinli katledildi, 75 binden fazla insan yerinden edildi, 500'den fazla köy haritadan silindi. Bu olay tarihin kara sayfalarına büyük felaket olarak geçti. Bu felaketin adı NAKBA'dır.

14 Mayıs'ta başlayan Filistin direnişi 2007 yılında siyasi ve silahlı bir grup olan Hamas'ın Gazze'yi ele geçirmesi ile başka bir noktaya evrildi. ABD tarafından terör örgütü olarak tanınan Hamas, Mısır ve İsrail tarafından uygulanan abluka nedeniyle 15 yıldır dar bir alanda kuşatma altında yaşıyor. Kuşatma altında yaşayan 2 milyon Gazzeli, bu nedenle önemli derecede yaşam kalitesini yitirdi. Yoksulluk ve işsizlik oranları yüzde 60'lara çıktı. Gazze halkı için gıda ve sağlık hizmetlerine erişim son derece zorlaştı. Bu yaşananlara bakacak olursak büyük felaketin Gazze halkı için devam ettiğini söyleyebiliriz.

Hamas, İsrail ve Mısır tarafından uygulanan abluka nedeniyle bölge halkının ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalıyor. Bu yetersizlik Hamas'ın Gazze'deki popülerliğini kaybettiğini gösteriyor.

İsmail Haniye; geçen hafta başlattığı Aksa Tufanı adını verdiği füze saldırısı ile bütün dünyanın dikkatlerini üzerine çekerek kaybettiği popülerliği kazanmış benziyor. İsmail Haniye kazanırken Gazze halkı büyük bir felakete sürükleniyor.

İsrail ile Filistin arasında şimdiye kadar yaşanan çatışmalar her zaman asimetrik olmuştur. Netenyahu'nun açıklamaları ve televizyonlardan canlı izlediğimiz görüntüler Gazze halkının büyük felakete yaklaştığını gösteriyor.

Gazze Şeridi'nde sıkışmış olan Hamas militanlarının kaçacak yerleri olmadığı için İsrail saldırı sonucunda daha fazla sivilin hayatını kaybedeceğini ön görebiliriz. 

Netanyahu'nun kullandığı dile bakacak olursak Gazze'nin yeni bir Halep ya da Mariopol'e dönüşeceğini söyleyebiliriz.

BM ve AB'nin maksimum itidal çağrılarına rağmen ABD'nin savaş gemisini İsrail'e destek vermek için Akdeniz'e göndermesi İsrail'e istediğini yapma özgürlüğünü veriyor.

Peki ama Aksa Tufanı adı verilen İsrail'e bu saldırı, topyekun bir savaşı sürdürebilecek olan nükleer bir güç olan İsrail'e karşi neden yapıldı?

Bu soruya kısacası söyle cevap verebiliriz.

İsrail'de yapılan son seçimler, bize İsrail'in siyaseten ve demografik olarak parçalandığını gösteriyor. İsmail Haniye ise Gazze halkının gözünden düşmüş durumda. Netenyahu ve İsmail Haniye'nin siyasi kariyer planı Gazze halkını ve Orta Doğu'yu büyük bir felakete sürüklüyor.

Umarım BM ve AB sesini yükseltir, bir daha NAKBA yaşanmaz. Aksi taktirde uluslararası siyasetin siklet merkezi kayacak, Ukrayna Rusya Savaşı gündemdeki yerini kaybedecektir. AB açısından bu istenen bir durum olmasa gerek. Bu nedenle AB artık ateşkes terminolojisi konuşmalıdır.

Türkiye açısından ise Körfez sermayesine olan ihtiyaç ve Doğu Akdeniz'deki dengeler,  İsmail Haniye'nin kariyer planlarına kurban edilemez.

Orta Doğu siyasetinde bir söz vardır. Mısır olmadan savaş, Suriye olmadan ise barış olmaz denir. Peki ama Mısır ve Suriye'de savaş ve barış masalarına oturacak güç var mı?

Biz bu soruların cevabını ararken umalım Gazze halkı Sina Yarımadası'na sürülmez. Umarım bir daha NAKBA yaşanmaz. Harita üzerine harita kurulmaz.