Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789

Muhammed Ali

17 Ocak 1942'de ABD, Kentucky Louisville'de doğdu. Bir ablası ve dört erkek kardeşi vardı. Babası bir reklam panosu ressamıydı ve annesi bir evde yardımcı olarak çalışıyordu.

Büyük büyük anne ve babası köle olarak çalıştırılmak üzere Afrika’dan Kuzey Amerika’ya getirilmişlerdi.

Dolayısıyla, muhafazakâr beyaz egemenliğindeki ırkçı bir toplumda ve ırk ayrımcılığına maruz kalarak büyüdü. 

Çocukluğunda gördüğü fakirliği, yaşadığı ayrımcılığı ve çevresinde Afrikalı Amerikalı toplumun maruz bırakıldığı olumsuzlukları hiçbir zaman unutamadı.

Yaşamını kökten değiştirecek olaylar zinciri, bisikletinin çalınmasıyla başladı. 

Polis ismini sorduğunda özgüvenli bir şekilde cevapladı:

“Cassius Marcellus Clay Jr.”

Kendisiyle ilgilenen polis memurunun yönlendirmesiyle boks eğitim almaya karar verdi.

*

İlk boks maçına 1954'te yerel düzeyde amatör boksör Ronnie O'Keefe'ye karşı çıktı. Altı Kentucky Altın Eldiven şampiyonluğu, iki ulusal Altın Eldiven şampiyonluğu, bir Amatör Atletizm Birliği ulusal unvanı ve Roma'daki 1960 Yaz Olimpiyatları'nda hafif ağır sıklet klasmanında altın madalya kazandı.

Fakat, ne kadar başarılı ve iyi olursa olsun Afrika kökenliydi. 

Gittiği bir restorana siyah olduğu için alınmadı. O kadar öfkelendi ki kazandığı altın madalyayı Ohio Nehri'ne fırlattı.

1960’ta başlayan profesyonel boks yaşamının ilk üç yılında çıktığı 19 maçın 15'ini nakavtla kazandı ve spor camiasının dikkatini çekti.

25 Şubat 1964’te o zamanının ağır sıklet boks şampiyonu olan Sonny Liston’u mağlup ederek şampiyonluk unvanını kazandı. 

Kimsenin beklemediği bir zaferdi bu. Maçtan önce iddia ettiği gibi, "kelebek gibi uçup arı gibi soktu."

“Kelebek gibi uçarım, arı gibi sokarım” sözü tarihe geçti.

Şampiyon olduğunda henüz 22 yaşındaydı.

1965’te Liston ile tekrar unvan maçına çıktı. Maç iki dakika sürdü ve Liston’a attığı yumruk o kadar hızlı ve sertti ki “hayalet yumruk” olarak literatüre girdi.

1964’te Liston ile yaptığı maçtan sonra Müslümanlığı seçti.

İsmini önce Cassius X sonra da Muhammed Ali olarak değiştirdi.

Ve efsane böyle doğdu.

*

Malcolm X ve Martin Luther King ile olan yakın ilişkisi, Vietnam Savaşı sürecinde takındığı savaş karşıtı tutumu ile özgürlük hareketlerine ilham kaynağı oldu.

1966’da savaşa gitmesi için çağrıldığında, Vietnamlılar ile arasında bir husumet olmadığını, onlardan kötülük görmediğini söyleyerek savaşmayı reddetti.

Bu tutumu nedeniyle beş yıl hapis ve para cezası ile cezalandırıldı, pasaportu iptal edildi ve 3 yılı aşkın bir süre bokstan men edildi. Mahkemeler devam ederken maddi ve manevi olarak yıprandı fakat sonunda 1971’te üst mahkemede cezası iptal edildi.

1971’de Joe Frazer ile yaptığı boks maçında ilk defa kaybetti. Aynı yıl tekrar karşılaştığı Frazer’ı yenerek unvanını geri aldı. 

1978’de boksu şampiyon olarak bıraktı. Geride 37'si nakavtla kazanılmış 56 galibiyet, 5 mağlubiyet ve 3 ağır sıklet şampiyonluğu gibi inanılmaz bir başarı istatistiği bıraktı.

1984’te Parkinson hastalığına yakalanan efsane boksör, 3 Haziran 2016'da Arizona Phoenix’te tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.

*

Muhammed Ali denilince sadece güçlü bir boksör, sağlam bir sporcu akla gelmemeli. 

Muhammed Ali, ırkçı politikaların uygulandığı, siyahlara karşı nefret söyleminin ve fiziksel şiddetin makul görüldüğü bir dönemde, siyasi ve toplumsal koşulları görmezden gelemeyen, insan hakları, özgürlük ve eşitlik mücadelesinde safını açıkça belli eden bir kanaat önderi.

Afro-Amerikan halkların özgür ve eşit muamele görmesi için yorulmadan çalışan ve aynı zamanda, yoksulluk çeken ülkelerin dış borçlarının silinmesine yönelik girişimlerde bulunan, küresel olarak barış ve eşitliği teşvik etmek için mücadele eden bir iyi niyet elçisi. 

'En Büyük', 'Yılın Dövüşçüsü', 'Yılın Sporcusu', 'Yüzyılın Sporcusu' gibi birçok unvanla onurlandırılmasına, Cumhurbaşkanlığı Özgürlük Madalyası (2005) ve Başkanlık Vatandaşları Madalyası (2009) almasına karşın tarzından ve tavrından ödün vermeyen, muhalif kimliğinden zerre geri adım atmayan bir entelektüel aynı zamanda.

Martin Luther King her zaman Ali'yi ve eylemlerini açıkça destekledi. Bir basın toplantısında yaptığı açıklamada, "Yaptıklarını vicdan temelinde yapıyor. Kesinlikle samimi. Eylemlerini şiddetle destekliyorum” demişti.

King, kendi cemaatine de Ali'den bahsederken, "Muhammed Ali'nin dini hakkında ne düşünürseniz düşünün, cesaretine kesinlikle hayran olmalısınız" demiştir.

Muhammed Ali, dini değil insani değerleri merkeze alan biriydi.

*

Muhammed Ali’nin yaşamı bir yazıya sığmayacak denli derin, katmanlı ve kendine has detayları olan bir serüven.

Hakkında yazılmış onlarca biyografi kitabı, belgesel ve kurgu film var. 

Onun yaşam öyküsü, en zor ekonomik, siyasal ve toplumsal koşullar altında bile imkânsızı başarmak için mücadele etmenin değerini anlatır.

Onun yaşamına göz attığımızda her şey kötü giderken bile mücadeleden yılmamanın ve daha iyi bir yaşam için çaba harcamanın sonuç verebildiğini görürüz.

Nüktedan, delişmen, çalışkan, arzulu ve inatçı…

Agresif çehresinin ardında gizlediği muzip kişiliği ile tarihe geçen bu genç adamdan öğrenilecek çok şey var.

Muhammed Ali der ki:

“Eğer aklım onu kavrayabiliyorsa ve kalbim buna inanabiliyorsa, o zaman başarabilirim.” 

“Rüyalarınızı gerçekleştirmenin en iyi yolu uyanmaktır.” 

“İmkânsız geçicidir. Hiçbir şey imkânsız değildir.”

*

Muhammed Ali hakkında yapılmış belki de en iyi filmlerden birini önererek yazıyı bitirelim: “Ali”.

2001 yapımı filmin yönetmeni Michael Mann. Başrollerde Will Smith, Jamie Foxx, Mario Van Peebles, Jon Voight, Jeffrey Wright gibi ünlü Amerikalı oyuncular var.

Will Smith, Muhammed Ali’yi hakkıyla oynamış. Zaten bu rolüyle de 2002 Oscar ödüllerinde en iyi erkek oyuncu ödülüne aday gösterilmiş.

Tekrar da olsa izlenilesi bir film.