Umut Akyürek, kızı Melek Bal Ertuğrul ile
Umut Akyürek, kızı Melek Bal Ertuğrul ile
Küçük Prens Haliç Kongre Merkezi'ne geliyor
Küçük Prens Haliç Kongre Merkezi'ne geliyor
Ferdi Tayfur'un oğlu yıllar sonra ortaya çıktı
Ferdi Tayfur'un oğlu yıllar sonra ortaya çıktı
Mehmet Ali Erbil kumarbaz
Mehmet Ali Erbil kumarbaz
123456789
Umut Akyürek, kızı Melek Bal Ertuğrul ile
Umut Akyürek, kızı Melek Bal Ertuğrul ile
Küçük Prens Haliç Kongre Merkezi'ne geliyor
Küçük Prens Haliç Kongre Merkezi'ne geliyor
Ferdi Tayfur'un oğlu yıllar sonra ortaya çıktı
Ferdi Tayfur'un oğlu yıllar sonra ortaya çıktı
Mehmet Ali Erbil kumarbaz
Mehmet Ali Erbil kumarbaz
123456789

NEVRUZ BAYRAMI

Nevruz Bayramı, farklı kültürlerde çeşitli ritüellerle 20 asra yakın zamandır kutlanır.

21 Mart ile birlikte havalar ısınmaya, karlar erimeye, toprak uyanmaya, doğa canlanmaya başlar. Gün- tün eşitlenir, göçmen kuşlar kuzey yarımküreye yönelir, güneş koç burcuna girer ve bahar müjdelenir...

Doğanın uyanışı, yeni yılın habercisi, baharın başlangıcı olarak kabul edilen Nevruz, kelime kökeni olarak Yeni (nev) Gün (ruz) anlamına gelir.

Orta Asya'dan Balkanlara geniş bir coğrafyada, yerel renk ve inanışlarla kutlanan Nevruz, ulusların kendi kültür değerleriyle özdeşleşerek köklü ve zengin varlığını korumaktadır.

Nevruz'un kökeni, milattan önce 3. yüzyılda Hunların bahar aylarında düzenlediği şenliklere atıfla bazı kaynaklarda o yıllara kadar dayandırılır. Kuzey yarımkürede başta Türkler olmak üzere bir çok halk ve topluluk tarafından yılbaşı olarak kutlanır.

Gece ve gündüzün eşit olduğu 21 Mart, Rumî 9 Mart gününe rastlamaktadır. Mart Dokuzu, Nevruz-i Sultani, Sultan Nevruz, Sultan Navrız, Navrız, Saban Toy, Ulusun Ulu Günü, Cılgayak gibi adlarla da anılır.

Oniki Hayvanlı Türk Takvimine göre çok eskiden beri kutlanan Nevruz, rivayete göre Türklerin Ergenekon'dan çıkış günüdür. Orta Asya'daki Türk topluluklarından Azeri, Kazak, Kırgız, Türkmen, Özbek, Tatar, Uygur Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğini sürdürmektedir.

1980’li yıllardan itibaren Türk cumhuriyetlerinde resmî bayram olarak kutlanan bu gün, 2010 yılında Afganistan, Arnavutluk, Hindistan, İran, Kazakistan, Türkmenistan ve Türkiye'nin talebiyle Birleşmiş Milletler tarafından resmi olarak “Uluslararası Nevruz Günü” kabul edilmiştir.


Nevruz'un Kaynağı ve Ritüeller

Doğanın uyanışı, baharın başlangıcı, tarımın canlanışı ile ilişkilendirilen Nevruz geleneği, ölü kişilerin ruhlarına (fereveşîler) dair inanışlar taşır ve buna yönelik ritüelleri de vardır. Bu inanışa göre eski ruhların 20 Mart'ta yeryüzünde başlayan seyri 21 Mart'ta sonlanır.

Ecdatla evladın buluşması olarak görüldüğünden Nevruz'da kabir ziyaretleri yapılır. Günahlardan arınmak, kötülükleri kovmak; aydınlanma ve iyiliğe niyet etmek adına ateş ya da su üzerinden atlanır. Bu bağlamda Nevruz geçmiş yıla ait kötülüklerin, uğursuzlukların ve kıtlığın sonlandığı, iyiliğin, sevincin ve bereketin çağırıldığı gün olarak umut taşır.

Köklü kültür mirasıyla Nevruz, kutlandığı tüm topraklarda toplumsal birliği, dayanışmayı, yardımlaşmayı, paylaşmayı öngören felsefesiyle bolluk, bereket, huzur, esenlik ve birlik için çağrıdır. “Kötü söz orucu”, “çevre temizliği ve alav alav”, “ölü bayramı”, “yaşlı ve hastaları ziyaret”, “çocuk günü”, “gençlik günü” ve “yeddi levin” gibi aşamaları vardır. Yeni yılın, Nevruz'a girildiği gibi geçeceğine inanıldığından, Nevruz'da türlü olumlamalar yapılır.

Nevruz kutlamalarında 7 sayısı “Haft Sin” masası...

Nevruz kutlamalarında 7 sayısıyla ilgili bazı gelenekler öne çıkar. Eski İran geleneklerinde yedi saksıya yedi çeşit tohum ekilmesi, kutlamaların başlangıcında kralın önüne yedi çeşit tahıl, yedi ağaçtan dallar, yedi gümüş para dizilmesi ve Nevruz dekorasyonunda yedi nesneye ağırlık verilmesi bundandır. Günümüzde bu gelenek Nevruz sofralarında yaşatılır.

Nevruz sofrası, yılın bolluk ve bereketle geçmesi dileğiyle olabildiğince zengin kurulur. Her biri ayrı anlamlar taşıyan ve S harfiyle başlayan 7 besin maddesinin sofrada yer alması şart tutulur. Örneğin Farsçada sarımsak anlamına gelen “sir” hastalıklardan ve kötülükten korunmayı temsil ederken, sirke (serkeh) uzun ömrü ve sabrı niteler.

Bugüne özel kurulan ve 7 çeşit yemeğin bulunduğu "nevruz sofrası"na toplu halde oturulur. Yılın bolluk ve bereketle geçmesi için kurulan zengin sofrada, herkes her yemekten yiyerek, senenin o rahatlıkta geçmesini dileğinde bulunur.


Toprağın uyanışını anlatan ve “yaşam otu” diye anılan semeni tepsileri hazırlanır. Semeni geleneğinde, tarımda bereketli bir yıl dileğiyle, Nevruz öncesinde kaplarda çimlendirilen arpa, buğday, nohut gibi bitkiler renkli kurdelelerle süslenerek sofralara konur. Kimi zaman sofralarda kişilerin kendi dilekleri doğrultusunda farklı objeler de olur.

Farklı kültürlerde ve nedenlerle, yılın çeşitli dönemlerinde şenliklerde görmeye alıştığımız yumurta renklendirme geleneği Nevruz'un da esaslarındandır. Üreme ve doğumu temsil eden yumurtalar, bereket için rengarenk boyanır ve güç birliği içinde yaşama, dayanışma temennisiyle tokuşturulur.

Nevruz Bayramı süresince çeşitli yarışmalar düzenlenmesi ve oyunlar oynanması gibi âdetler de yaygındır.

Sözlü ve yazılı kültür için önemli bir kaynak niteliği taşıyan Nevruz, Fars edebiyatı başta olmak üzere İslami pek çok esere de konu olmuştur. Firdevsî 'den Ömer Hayyam'a, Nâsır'ı Hüsrev'den Mevlana Celaleddin-i Rumi'ye pek çok büyük şairin divan ve eserlerinde Nevruz yerini almıştır.