Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

DEVLET BAHÇELİ'NİN KOLTUĞUNU BIRAKACAĞI İSİM: İSMAİL FARUK AKSU

Esat Selışık

Sayın Devlet Bahçeli sonrası MHP Genel Başkanı'nın kim olacağına dair pek çok isim gündeme geldi.

Şöyle bir bakacak olursak gündeme gelen isimlerden bazıları şunlar:

Süleyman Sazak, Dr. Selim Kaptanoğlu, Sinan Oğan, İzzet Ulvi Yönter, Suat Başaran, Hüseyin Sözlü.

Bu isimlere şimdilerde Oktay Vural'ın da eklendiğini duydum.

Saydığım isimlerin ortak noktası "Hepsinin Sayın Bahçeli'ye rağmen, ona karşı aday olmaları."

Buradaki ince nokta şu: Tüm bu isimlerin MHP Genel Başkanı olmak istemeleri ya da çevrelerinin kendilerini bu makama yakıştırmaları son derece doğal.

Peki ama Sayın Bahçeli, kendisinden sonra MHP Genel Başkanlığı koltuğunda kimi görmek istiyor?

Gölgelerden gelen fısıltılar Sayın İsmail Faruk Aksu'yu işaret ediyor.




Bu ismi bir yere not edin ( Pozisyon almak isteyenler de bu ismi gündemlerine alabilirler).

Ben Sayın Aksu'yu tanımam. Kendisini uzaktan dahi görmedim. Ancak sürpriz isim olmaya son derece uygun bir profili var. İtiraz edilecek siyasi bir bagaja da sahip değil.

Biyografisi şöyle:

1 Eylül 1963'te Ünye'de doğdu. Baba adı Ziya, anne adı Saniye'dir.

İktisatçı; Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü'nü bitirdi. Yüksek lisansını Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü'nde tamamladı.

Kamu kurumlarında uzman yardımcılığı, uzman şube müdürlüğü, daire başkanlığı, bakanlık müşavirliği, müsteşar yardımcılığı, müsteşarlık ve çeşitli kurul üyelikleri görevlerinde bulundu. Sivil toplum kuruluşu yöneticiliği yaptı.

25'inci, 26'ncı ve 27'nci Dönem İstanbul Milletvekili seçildi. 25'inci ve 26'ncı Dönem TBMM Adalet Komisyonu Üyesi oldu.

İngilizce bilen Aksu, evli ve 2 çocuk babası.






HAYRET, BİZİMKİLER MISIR'I ÖRNEK ALMADILAR

Bir süre bekledim ama aynı uygulamayı yapmadılar.

Mısır'ı örnek alarak "başka ülkeler de aynı uygulamayı yapıyor" diyebilirlerdi.

Mısır Medya Düzenleme Konseyi'nin 7 Eylül'de açıkladığı Netflix ve Disney+ gibi yayın platformları için yeni bir dizi düzenleme ve lisans çıkarma kararından söz ediyorum.





Konsey , "Mısır'da hem Netflix hem de Disney+ abonelerin sayısının artmasının, bu platformların içeriğinin daha fazla düzenlenmesini gerektiriyor" gerekçesi ile şu açıklamayı yapmıştı:
 
"Lisanslar ve düzenlemeler, bu platformların devletin toplumsal norm ve değerlerine uymasını zorunlu kılmak ve toplumun değerleriyle çelişen yayın materyalleri olması durumunda gerekli önlemleri almaktır."

Ara not: Konseyin duyurusu, Suudi Arabistan Görsel-İşitsel Medya Genel Komisyonu ve Körfez İşbirliği Konseyi'ndeki Elektronik Medya Yetkilileri Komitesi'nin ortak bir bildiriyle Netflix'i "İslami ve toplumsal değerler ve ilkelerle açıkça çelişen" içeriği kaldırmaya çağırmasından bir gün sonra gelmişti.

Bu "duyarlılık ya da hassasiyetlerden kaynaklı sansür" uygulaması neden bizde de olmasın ki?

Nasıl gözden kaçtı, hayret doğrusu!





SAĞLIK ÇALIŞANLARI KİRALARINI, ENERJİ FATURALARINI ÖDEYEMEMEKTEN KORKUYORLAR

Amsterdam OLVG'nin yöneticisi Maurice van den Bosch, hastane yöneticilerinden ve tıp uzmanlarından, sağlık personeli için acil durum fonuna her bir sağlık çalışanı için 5 bin euro koymalarını istemiş.

Bosch'un şu ifadeleri özellikle Avrupa ülkeleri için sorunların benzeştiğini/aynılaştığı gösteriyor: "İş yerindeki konuşmaların son iki yılda olduğu gibi artık korona ile ilgili olmadığını bir süredir görüyoruz. Şimdi enerji faturası ile ilgililer. Endişeler burada keskin olsa da hükümet bunu bir süre daha düşünüyor. Nöroloji bölümünden yeni çıktım. Oradaki hemşirelerle konuştuğumda büyük endişeler duyuyorum: Ay sonunda kiramı nasıl öderim, elektrik faturamı nasıl finanse ederim?"






HER ÜLKENİN BİR GÜZİN ABLA'YA İHTİYACI VAR

The Sun gazetesinde, bizdeki "Güzin Abla" gibi bir bölüm var.

Sorunlar da bizdekilere benzer sorunlar. Hatta "bu kadar mı benzer" türünden.

Vay Arkadaş!

Ne demek istediğimi bir örneği buradan paylaşarak göstereyim:





"SEVGİLİ DEIDRE, karım bana pislik muamelesi yaptığı için kendi evimde tutuklu gibiyim.

Aslında bu onun suçu değil. Akıl sağlığı sorunları var. Onun için üzülüyorum. Onu terk edebileceğimi de sanmıyorum.

O 41 ve ben 45 yaşındayım.

Bir yıl önce bir düğünde biriyle tanıştım ve bu, içimde daha önce hiç hissetmediğim duyguları uyandırdı. Adını öğrenip gizlice mesaj attım.

35 yaşında ve bekar. Ona hayran olduğumu söyledim. O da karşılık verdi. Haftalarca her gün WhatsApp üzerinden konuştuk. Ama ben karımla yaşarken beni görmeyeceğini söyledi.

Daha önce karımı terk etmekle tehdit ettiğimde, bir şeyler fırlatıp bana vurmuştu.

Bunu tekrar denersem tepki verir.

Onu sevmiyorum. Başka biriyle aşkta ikinci bir şans istiyorum."