Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789

Yol Haritası Halen Belli Değil ise “Vah” Halimize

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sn Fatih Dönmez TBMM’de Bütçe Komisyonu'nda yaptığı konuşmada "Gaz merkezinin yol haritası yıl sonu hazır, doğal gazda rekabet edilen bir yapıyı ülkemize kazandıracağız" demiş ve "Farklı kaynaklardan istediğimiz zamanda ve miktarda doğal gaz temin etme esnekliğine sahip olduğumuzdan arz güvenliği noktasında bu kışı sıkıntı yaşamadan geçirmeyi hedefliyoruz" diye devam etmiş.
Önce Trakya’da kurulması planlanan doğal gaz ticaret merkezinde izlenecek yol haritası nasıl olmalı? Halen yol haritasına vakıf değil isek, bir yol haritamız yoksa durum gerçekten çok kötüdür. Zaten yıllardır da böyle olmadı mı? Daha önceki Enerji Bakanları'nın da yıllardır kafa karışıklığı ile transit ülke olacağız, hub olacağız, koridor olacağız, enerji merkezi olacağız diye verdikleri demeçlerde hep bunu gördük. Halen bakan ve bakanlık yol haritasını belirleyememiş.
Ticaret merkezi olmak için hukuki, ticari ve teknik engellerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Gaz Ticaret Merkezleri, alıcı(lar) ile satıcı(ların) herhangi bir kısıt olmadan bir araya gelip burada emtiamız olan doğal gazın spot yani gün öncesi, vadeli ticaretinin yapıldığı yerdir. Bunun için lokasyondan önce başka şartların da oluşmuş olması gerekmektedir. Ülkemizde kâğıt üstünde kısmen de olsa liberalmiş gibi görünen, doğal gaz piyasasında bir oyuncu olan BOTAŞ’ın halihazırda yoğun bir fiyat sübvansiyonu vardır. Sübvansiyonlar sürdüğü müddetçe ticari olarak bir pazaryeri, ticaret merkezinden söz etmemiz imkansızdır.
Avrupa’da bugün olağanüstü dönemlerin yaşandığı doğal gaz piyasasında bile fiyat üzerinden sübvansiyon yapılmamakta, fiyatlara müdahale olmamaktadır. Doğal gaz destekleri doğrudan yapılmaktadır. Yani kısaca ilk yapılması gereken şey sübvansiyonların ortadan kaldırılmasıdır. Rekabetin hiçbir oyuncu lehine veya aleyhine olmayacak şekilde koşulsuz sağlanması gerekmektedir. Çoklu tedarikçilerin gaz arzını farklı esnekliklerdeki kontratlarla sağlaması gerekmektedir. Bir tek Rus Gazprom’un tek başına sabit bir tedarik esnekliğinde sağladığı doğal gaz ile ticaret merkezi ve fiyat oluşumu olmaz. Alıcıların sayısı engelsiz şekilde arttırılmalı, sadece fiziki olarak tüketiciler değil, finansal oyuncuların vadeli işlemler yapabilmesinin sağlanması gerekir. Bunun için 4646 Sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu'nun tadiline ve revizyonuna ihtiyaç bulunmaktadır. Üçüncü olarak da fiziki taşıma kısıtlarının hem gaz girişleri noktasında hem de gaz çıkış noktalarında arttırılması ve Avrupa ile çift taraflı çalışan boru hattı kapasitelerinin yaratılması gerekmektedir.
Aslında bizim BOTAŞ’ın iletim sistemi bir havuzdur. Bu havuzda ticarete konu edilen gazın Trakya’da ya da Güneydoğu’da ya da Ege’de olması bir sorun değildir. Dolayısıyla Trakya kelimesini kullananlar daha baştan ya konuyu bilmeden ya da Rusların önerisini tam anlamadan konuya yaklaşmaktadır.
Rusların yaptığı öneri ile bizim tarafın anladığı arasında çok büyük farklılık bulunmaktadır. Aslında Ruslar Türk Akım 3 ve 4’ü inşa edip yine Türk Akım 2 felsefesinde bu gazı Trakya üzerinden transit geçirmeyi planlamaktadır. Bu zaten Rus Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak tarafından açıkça dile getirilmiştir. Bizim yapmamız gereken ise MUTLAKA yeni yapılacak Türk Akım 3 ve 4’ün Türk Akım 1 gibi (TÜRK AKIM 2 GİBİ DEĞİL. BURASI ÇOK ÖNEMLİ) BOTAŞ’ın iletim sistemine bağlanmasını sağlamamızdır. Bunun için Gazprom’a ısrarcı olmamız gerekiyor. Bunu sağladıktan sonra Trakya’daki kapasite kısıtlarını kaldıracak iletim hatları inşaatlarının ve kompresör istasyonlarını yapmamız gerekiyor. Türkiye ile Yunanistan arasında BOTAŞ ile DEFSA arasındaki iletim hattının bağlantısı, Türkiye tarafına yapılacak kompresör istasyonu yatırımı ile 11,5 milyar m3’e kolayca çıkarılabilir. Bunun da yapılması gerekmektedir. TANAP’ın Trakya ve Eskişehir çıkışlarının giriş noktası olarak da tanımlanması için TANAP yönetimi ile görüşüp TANAP’taki atıl kapasitenin “use-it-or-loose-it” prensibi çerçevesinde Avrupa’ya doğru kullanılmasının sağlanması gerekmektedir. Bulgaristan tarafında boru hattı yatırımlarına ihtiyaç var ki en önemli hukuki darboğaz da şu anda Rusya-Ukrayna krizinden dolayı bu noktada oluşmaktadır. Türk Akım 2 ile gelen gaz daha önce Trans Balkan denilen hattan tersine çalıştırılarak Avrupa’ya günde 45 milyon m3 gaz taşınmaktadır. Aslında bu kapasite Türk Akım 1’in devreye girip Türkiye’nin ihtiyacının oradan karşılanması sonucu Balkanlar'da boşa çıkmış bir kapasitedir. Ruslar bu kapasiteyi kullanarak Avrupa’ya yılda 15 milyar m3 gazı halihazırda taşımaktadır. Şimdi ilave gelecek Rus gazının Avrupa’ya taşınması hususunu bu dönemde çözmek siyasi olarak kolay olmayacaktır.
Doğal gaz piyasasının derinliğini sağlamak için ise;
  • Sübvansiyon kaldırılmalı,
  • Rekabete aykırı hususlar engellenmelidir. Özellikle de BOTAŞ ticareti.
  • Gaz Kanunu ve Lisans Yönetmeliği değiştirilerek tüketicilerin dışındaki finansal oyuncuların da ticarete katılımı sağlanmalıdır.
  • Tüketicilerin de gazın yeniden satışının önündeki engeller kaldırılmalıdır.
Arzın çeşitlendirilmesi için sadece Rus gazı değil gelen ve gelecek her gaz kaynağına engelsiz açık olunmalıdır. Türkiye’nin iletim hattı havuzuna yani BOTAŞ’ın iletim sistemine her gaz akabilmeli ve buradan da Avrupa’ya ya da yeniden yüklenerek LNG ile dünyaya gidebilmelidir. Türk Akım 3 ve 4 mutlaka BOTAŞ’ın iletim sistemine bağlanmalıdır. TANAP’tan, BOTAŞ iletim sistemine çift taraflı çalışacak yeni kapasiteler yaratılmalıdır. Saroz FSRU olmak üzere tüm LNG terminallerinde yeniden yükleme imkanı sağlanmalıdır. Türkiye arz çeşitliliğinde teorik olarak şanslıdır. Pazardaki engeller kaldırılsa zaten mevcut giriş kapasiteleri ile arz çeşitliliği kendiliğinden artar.
Gelelim bu kış doğal gazda sorun olup olmayacağına. Eğer 24 Ocak 2022, yani İran’dan yine soğuklar nedeni ile gaz arzında bir sıkıntı olursa bu kış da gaz kesilir. Buna ne yeraltı deposu ne de LNG giriş noktalarının arttırılması çözüm değildir. Ayrıca bu kış spot LNG kargosu temini de yaşanan Rusya-Ukrayna krizi nedeni ile çok zordur. LNG kargoları kapanın elinde kalmaktadır.