Rusya savaş stratejisini mi değiştiriyor?

Gazete Durum Günce

Moskova Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev’in, “Eğer Kırım’a saldıracak olurlarsa onlar için kıyamet günü gelmiş olur” sözleri hafızalarda tazeliğini korurken, Kırım Köprüsü'nde yaşanan patlamanın ardından Medvedev'den sert bir açıklama daha geldi. 

Medvedev, “Köprüye yapılan saldırıdan sorumlu olan teröristlerin öldürmesi gerekiyor ve Rusya bu suça ancak dünyanın başka yerlerinde olduğu gibi teröristleri öldürerek yanıt verebilir. Rus vatandaşlarının beklentisi budur" dedi. 

Kırım’ın işgalinin en büyük simgesinde meydana gelen patlama sonucu çizilen karizmasını düzeltmek isteyen Rusya, Kiev'i uzun menzilli füzelerle vurdu. Ukrayna’nın çeşitli bölgelerine düşen füzeler ile ilgili açıklama yapan Ukrayna Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujniy, Rusya'nın 75 roket fırlattığını, 41'inin hava savunma sistemi tarafından etkisiz hale getirildiğini bildirdi. Zalujniy, bu açıklamaları yaparken, bütün dünya BBC canlı yayınında Kiev'in vurulduğu anlara tanıklık etti.

Kırım Köprüsü’ndeki patlamaya misilleme olarak Ukrayna’nın başkenti Kiev, Lviv, Ternopil ve Dnipro şehirleri şiddetli füze saldırılarıyla vuruldu. Ukrayna İçişleri Bakanlığı, Kiev’e yapılan saldırılarda 8 kişinin öldüğünü, 24 kişinin yaralandığını açıkladı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski, “Savaşın 229. gününde bizi yok etmeye, yeryüzünden silmeye çalışıyorlar. Zaporijya'da evlerinde uyuyanları, Kiev'de işe gidenleri öldürdüler. Maalesef ölü ve yaralılarımız var. Lütfen sığınaklardan ayrılmayın" diye halka seslendi.

Ukrayna İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kiev'e atılan roketlerden biri güvenlik servislerinin bulunduğu sokağa düştü.” 

Ofisinin yakınına düşen füzenin ardından Zelenski, Avrupalı dostlarına hava savunma sistemlerine ve çoklu füze rampalarına ihtiyaçları olduğunu duyurdu.

Zelenski, Avrupa'dan daha fazla silah talep ederken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Ukrayna'nın TürkAkım Gaz Boru Hattı'na yönelik sabotaj girişiminde bulunacağını iddia etmesi, Rusya’nın Anglosaksonlarla çatışmayı uzatmak ve Kiev’e karşı Rusya’nın eylemlerini haklı çıkarmak istemesi olarak okunabilir. 

Öte yandan Putin, Avrupa hegemonyasını yıkmak için müttefiklerinin tarafsız duruşunu değiştirmek amacıyla artık Asya’da güvenlik sorunlarının yaşanacağını vurguluyor.

Moskova Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev, Zelenski’nin Batı’nın beklentilerini karşılayamadığını ifade eden açıklamaları ile Avrupa ve Ukrayna halkı üzerindeki baskıyı biraz daha artırıyor. 

Ukrayna’nın enerji alt yapısını hedef alarak halk üzerinde panik yaratmaya çalışan Putin, savaşın ilerleyen zamanlarında Rus ordusunun heybetini göstermek için benzer eylemler yapacağının sinyallerini vermiş oldu. 

Zelenski’nin ofisinin bulunduğu bölgenin seyir füzelerinin hedef tahtasında olması Zelenski’nin konfor alanından itilmesi olarak değerlendirilebilir. Haziran ayından beri Kiev’e ilk defa saldırı düzenleyen Rusya, Zelenski’yi iktidardan düşürmeye yönelik strateji değişikliğine gittiğini hissettirmeye başladı. 

Putin’in, Ukrayna’yı Neo-Naziler’den arındırma argümanı ile başlattığı harekat, terminolojisindeki anlamını değiştirerek yerini tam kapsamlı bir savaşa bıraktı. 

Bu terminoloji değişikliği, yapılan referandumlar sonrası kendini göstermeye başladı. Ruslar açısından Novorossiya Konfederasyonu (Luhansk- Doneksk Cuhuriyetleri) özgürleştiğinde artık Putin için geriye tek düşman Anglosaksonlar kalacak. 

Rusya’nın yaptığı bu stratejik değişiklik ile Kiev’e ekonomik ve askeri desteğini artıran Batı, Rusya ekonomisi karşısında zayıf duruma düşecektir. Bu nedenle Putin, Kiev’e saldırarak aslında Batı'yı ekonomik olarak yormak istiyor olabilir.

Kendini Batı'yı koruyan kale surları olarak gösteren Zelenski’nin, her geçen gün artan istekleri başkente yapılan saldırıların ardından giderek artacaktır. 

Ukrayna’nın istekleri Avrupa için pahalıya mal olmaya başladı. NATO, savaşı sadece Rusya-Ukrayna arasında gibi göstermeyi tercih etse de savaş ekonomisi Avrupa Merkez Bankası tarafından finanse ediliyor. 

Putin’in planı savaşı bir yıl daha uzatarak barış masasına Kiev yerine Brüksel ile oturmak olabilir. Biden ile Putin arasında kalan Avrupa, Amerikan gazını Rus gazına göre dört kat daha pahalıya satın alıyor. Bu durum Amerikalı müttefiklerinden bekledikleri dostluğun Putin lehine değişebileceğini göstermesi açısından dikkate değer.

Amerika ile barış masasından istediğini alamayacağını düşünen Putin için Brüksel ile masaya oturmak daha kolay bir seçenek olabilir. Bu durum Avrupa’yı savaş ekonomisinin yarattığı enflasyonist ortamdan çıkartacak tek çıkış yolu olarak görülebilir. Sonuç olarak Zelenski iktidarına yapılacak baskı Avrupa'yı, Putin'in istediği çizgiye getirebilir. Bu nedenle Zelenski'nin, savaş meydanında yaşanan olayların barış masasında alınan kararları değiştirebileceğini bilmesi gerekir.