Peker bugün Demirören'le ilgili ne açıklayacak?

Eren Cesur

ANKARA- Sedat Peker, Türkiye'de siyasi gündemi belirlemeye devam ediyor. Kendisine ilişkin yaptığı bir yorum nedeniyle Gazeteci Uğur Dündar'a dava açılmasının ardından Peker, sosyal medyadan "Uğur ağabey, lütfen kendini üzme. Yarın (bugün) size Demirören dosyasını açacağım" açıklamasında bulundu. Dündar'ın, Peker'e ilişkin attığı bir tweet ile yaptığı bir konuşmadan dolayı 2 yıl hapsi istenmişti.

Siyaset bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, Peker'in paylaşımlarını GAZETE DURUM'a değerlendirdi. Tosun, muhalefetin Peker'in iddiaları üzerine yaptırım ya da denetleme gücünün olmadığına dikkat çekerek, "İktidar değiştiği takdirde bütün bu gelişmeleri ve iddiaları incelemek için gerekli adımları atacaklardır" dedi.

"90'lı yıllarda devletle mafya örgütleri arasındaki ilişkiler"

Peker'in paylaştığı bilgi ve belgelerin gündemi oluşturmasının sebebini iletişim teknolojilerindeki gelişmelere bağlayan Tosun, "Türkiye'de 90'lı yıllarda devletle mafya örgütleri arasındaki ilişkiler özellikle Susurluk'taki kaza sonrası deşifre olmuştu. İnternet teknolojilerindeki gelişmeler ve sosyal medya araçlarının çok yaygın kullanılması, doğaldır ki ifşaların içeriğinden bağımsız olarak bu ilişkilerin bir şekilde görünür hale gelmesine sebep oluyor" diye konuştu.

"Amacı sansür yüzünden gerçekleri anlatamayan medyanın yerini almak değil"

Prof. Dr. Tosun, yaptığı paylaşımlarla siyasetçileri, gazetecileri ve suç örgütlerinin kirli ilişkilerini ortaya döken Peker'in, bu paylaşımlarla aslında neyi amaçladığını şöyle anlattı: "Peker'in ifşaları, siyasal iktidarla geçmişte kurduğu ilişkinin bugün kopma noktasına gelmesine bireysel bir tepki. Medyanın durumu ortada, medya üstünde hem açık hem de gizli sansür olduğu da ortada hatta dezenformasyon yasasıyla bunun çok daha güçlendirilmek istendiği de açık. Ama Peker'in paylaşımları, gerçekleri dile getiremeyen medyanın boşluğunu doldurmaktan ziyade bireysel bir tepki. Yine de bu tür ifşalar aracılığıyla isteyerek ya da istemeden medyanın işlevlerini de yerine getirmiş oluyor."

Siyasal iktidarın paylaşımlara karşı takındığı tutumun, olayları takip etmeyen kitlelerin bile dikkatini bu paylaşımlara yöneltmesine sebep olduğunu belirten Tosun, "Demokratik bir rejimde, yurttaşla sistem arasında iletişim kanalların tamamen açık olduğu bir sistemde, bu tür paylaşımların engellenmesinden ziyade kamuoyunun önünde görünür olması ve kararı ondan sonra kamuoyunun vermesi gerek. Çok katı önlemlerle bu haberlerin yayılması bir miktar engellenebilir ama son tahlilde siyasal iktidarlara karşı soru işaretleri oluşur" şeklinde konuştu.

"Muhalefetin gücü iddiaları doğrulamaya yetmiyor"

Tosun, Peker'in paylaşımlarının muhalefetin gündeminde yer bulması hakkında ise şöyle konuştu: "Muhalefet kamuoyuna, açıklamalar sonrasında bu olayların üzerine gidilmesi gerektiğini ilan ediyor fakat onun ötesinde tabii herhangi bir yaptırım, denetleme ve iddiaların doğruluğunu araştırma gücü yok. Parlamentonun gündemine bazı iddiaları taşısalar da muhalefetin yasama organı içindeki gücünün sınırı nedeniyle herhangi bir sonuç almaları bu aşamada mümkün değil. Ancak iktidar değiştiği takdirde muhtemelen bütün bu gelişmeleri bir şekilde iddiaları incelemek için gerekli adımları atacaklardır."