Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Terör saldırılarına psikolojik bakış

Terör saldırıları ve salgın hastalıklar toplumdaki kaygı, korku ve endişeyi artırıyor. Psikolog Metin Günaydın, en son İstanbul İstiklal Caddesi'nde gerçekleşen terör saldırısının ardından insanlardaki güven bunalımının üst seviyelere çıktığını vurguladı.

İleyda Özmen

ANKARA- Terör saldırıları ve salgın hastalıklar toplumdaki kaygı, korku ve endişeyi artırıyor. En son İstanbul İstiklal Caddesi'nde gerçekleşen terör saldırısının ardından insanlardaki güven bunalımının üst seviyelere çıktığını belirten Psikolog Metin Günaydın, “Bu durum çamaşır makinasında beyaz renkli kıyafetleri yıkarken araya karışan renkli bir kıyafetin tüm kıyafetleri boyamasına benzer. Bu tür büyük kitleleri travmatize edecek terör, salgın hastalık gibi toplumsal olaylar insanların birbiriyle olan ilişkilerine büyük zarar verir. İnsanlarda içe kapanıklık ve yüksek güvenlik önlemleri içinde yaşama eğilimi git gide artacak” dedi.

Beyoğlu ilçesindeki Taksim İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım'da meydana gelen bombalı terör saldırısında 6 vatandaşımız yaşamını yitirmiş, 81 kişi de yaralanmıştı. Pandeminin ardından yaşanan bu terör eyleminin toplumun psikolojisini ciddi derecede olumsuz etkilediğini ifade eden Psikolog Günaydın, GAZETE DURUM'un sorularını şöyle yanıtladı:

Yaşanan patlamadan sonra toplumda kalabalık korkusu baş gösterdi. İnsanlar havaalanlarında, alışveriş merkezlerinde birbirine eşyalarını emanet etmekten daha çok çekinir hale geldi. Sosyal medyada “İki dakika şuna göz kulak olur musunuz? Tuvalete gidip geliyorum. Çantamı size bırakabilir miyim? Ufak bir işim var hemen geliyorum. Aracımı park eder misiniz? gibi tanımadığınız kişilerden gelen istekleri reddedin” mesajları yayılmaya başladı. Siz bu yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz?

İnsanın en temel ihtiyacı fiziksel güvenliğidir. Maslow'un ihtiyaçlar üçgenindeki en birincil olan ihtiyaç güvenlik ihtiyacıdır. Bu tür terör eylemleriyle insanların bu en temel ihtiyacı konusunda ciddi bir kaygı ve endişe oluşur. Bu da insanların güven duygusunu alt üst edeceği için insanlar sadece emanet eşyalarını birbirine bırakmaktan da öte dışarıya çıkma, kalabalıkta bulunma, hatta sosyalleşmede bile ciddi sıkıntılar yaşar hale gelebilirler. Dolaylı olarak insanların birbiriyle olan ilişkileri olumsuz etkilenebilir. İnsanlar tanımadıkları insanlara yabancılaşabilirler, aralarında kaynaşmak ve yardımlaşmak konusunda daha temkinli davranabilirler. Giderek toplumda yabancılaşma meydana gelebilir. Bu nedenle büyük sorunlar oluşabilir. Bu durum çamaşır makinasında beyaz renkli kıyafetleri yıkarken araya karışan renkli bir kıyafetin tüm kıyafetleri boyamasına benzer. Bu tür büyük kitleleri travmatize edecek terör, salgın hastalık gibi toplumsal olaylar insanların birbiriyle olan ilişkilerine büyük zarar verir. 

Toplum bu olayları psikolojik olarak nasıl atlatabilir?

İnsanlar istese de bu durumu değiştiremez. Kaçınılmaz bir sonuç. Bu tür eylemler toplumsal kitlelerin psikolojik anlamda sağlığını bozacak olaylardır. Bu tür olayların kaçınılmaz sonuçlarından biri de insanların birbirine güvenmemesi, sosyalleşmekten kaçınması. İnsanlarda içe kapanıklık ve yüksek güvenlik önlemleri içinde yaşama eğilimi git gide artacaktır.