"Sağlık Bakanlığı tüm kadroları gözden geçirmeli"

İleyda Özmen

ANKARA- Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde sahte doktorluk yaptığı gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Ayşe Özkiraz’ın ifadesi ortaya çıktı. Özkiraz'ın hastalara ameliyattan sonra dikiş attığı öğrenildi. Konu üzerine Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Vedat Bulut, Sağlık Bakanlığı'nın elindeki tüm kadroları gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı.

Sahte doktorluk yaptığı gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Özkiraz’ın ifadesi ortaya çıktı. Hastanede ameliyat masasında çekilen fotoğraflarına da ulaşılan Özkiraz’ın, savcılıktaki sorgusunda yaşı da dahil olmak üzere birçok konuda ailesi ve çevresindekilere yalanlar söylediği anlaşıldı. Doktorlara 25 yaşında olduğunu, Çapa Tıp Fakültesi’nden birincilikle mezun olduğunu ve TUS’tan 81 aldığını söyleyen Özkiraz'ın gerçek yaşının 20 olduğu saptandı. TTB Genel Sekreteri Bulut, Sağlık Bakanlığı'nın denetimsizliğine dikkat çekerek olayı GAZETE DURUM'a şöyle değerlendirdi:

Sistem son derece denetimsiz: Bu durum Sağlık Bakanlığı'nın mevcut düzenlemelerinin ne kadar yanlış olduğunu gösteriyor. Türkiye'de yüzlerce genç hekim, gerçek diploması olan gerçek doktorlar, atanma kuyruğunda bekliyor. Atamaları Sağlık Bakanlığı'nda bir komisyonun insafına terk edilmiş. Çeşitli nedenlerle bu öğrencilerin ataması yapılmıyor. Bu durum yaşanırken sahte diplomayla hastanede bu kişinin çalışıyor olması Sağlık Bakanlığı'nın önemli bir sorunu. Kişi elbette ki suç işliyor. Ama Sağlık Bakanlığı'nın gözünden böyle bir durumun kaçması sistemin son derece denetimsiz olduğunu gösteriyor. Asıl sorumlu Sağlık Bakanlığı'dır. Bütün kayıtların, diplomaların kontrolleri gerekir. Hastanedeki hekimlerin dikkatleri sayesinde ortaya çıkıyor. Çünkü çelişkili ifadeleri var. Bu yüzden şikâyetçi oluyorlar. Bu çok önemli bir durum. Sağlık Bakanlığı'nın elindeki tüm kadroları gözden geçirmesi gerekir. 

TTB'ye üye olma devam etseydi böyle bir hata olmazdı: Oradaki doktorlar bu durumu denetleyemez ki. Burada TTB'ye ne kadar ihtiyaç duyulduğu da ortaya çıkıyor. Çünkü 12 Eylül öncesinde bütün hekimlerin TTB'ye üye olması gerekiyordu. 12 Eylül Yasası'yla birlikte tüm hekimlerin üye olması kaldırıldı. Kamuda çalışanlara serbestiyet getirildi. TTB'ye üye olma devam etseydi böyle bir hata olmazdı. Çünkü sonuçta oradaki yetkililer TTB üyeliğini isterdi. Örneğin Amerikan Tabipleri Birliği ya da İngiliz Tabipleri Birliği'nin çalışma sistemleri şöyle: Bir hekim mezun olduğunda diplomasını birliğine onaylatır. Böylece sahte doktor kaçışı olmaz. Ama bizde bu denetim olmadığı için sahte doktorlarla karşılaşıyoruz. Gönüllü olarak bir hastanede çalışmak istiyor ve çalışıyor. Denetim olmazsa bu olaylarla karşılamaya devam ederiz.