Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
123456789
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
123456789

“Koşar adım hukuk devleti olmaktan uzaklaşıyoruz”

Kocaeli Barosu Başkanı Bahar Gültekin Candemir, Türkiye'de yaşanan hukuksuzlukların endişe verici olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye Cumhuriyeti, Anayasa'sı gereğince bir hukuk devletidir. Fakat artık koşar adım hukuk devleti olmaktan uzaklaştığımızı izliyoruz” dedi.

Burcu Yıldırım

ANKARA- Kocaeli Barosu Başkanı Bahar Gültekin Candemir, yeni adli yıl açılışına savunmanın içinde bulunduğu sorun sarmalı ile girdiklerini ifade etti. Avukatların ekonomik, psikolojik, fiziksel şiddetle karşı karşıya olduğunu belirten Candemir, “Türkiye'de yaşanan hukuksuzlukları sadece biz değil, tüm dünya endişe içinde izliyor. Türkiye Cumhuriyeti, Anayasası gereğince bir hukuk devletidir. Fakat artık koşar adım hukuk devleti olmaktan uzaklaştığımızı izliyoruz. Bugün bizi yönetenleri, devletimizin Anayasasına devletimizin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelere uygun davranmaya davet etmek gerekiyor” diye konuştu.

“Savunma sorun sarmalı içinde”

Yeni adli yılı gittikçe artan sorunlarla karşıladıklarını anlatan Candemir, “Savunmanın içinde bulunduğu sorun sarmalı, Türkiye'deki yargı sisteminin de içinde bulunduğu koşulları da apaçık ortaya seriyor. Biz gittikçe artan sorunlarımızın karşısında adli yılı karşıladık. Bir tarafta bölünmüş adliyeler arasında mekik dokuyarak duruşma salonlarının kapısında bir türlü gelmeyen duruşma sıraları beklerken diğer yandan adliyelerin hukukun evrensel ilkelerine uygun tecelli etmiş adaletten uzaklaştığına şahit olduk” dedi.

“Yargı dirayetli bir tavır sergilemeli”

Avukatların ekonomik, psikolojik ve fiziksel şiddete maruz bırakıldığına dikkat çeken Candemir, “Tüm temennimiz yetkililerin mesleğimizin sorunlarını çözme noktasında Türkiye Barolar Birliği ve Baroları müzakere sürecine dahil ederek mesleğin sorunlarını ve dolayısıyla yargının sorunlarını çözme noktasında dirayetli bir tavır sergilemesidir. Çünkü savunma makamının sorunları olması demek, savunma makamının görevini ifa edememesi anlamına gelir. Bu ülkede yaşayan tüm yurttaşlarımız için hukuki güvencelerinin tehlike altında olması anlamını doğurur” dedi.

Ancak bağımsız savunma olabilirse hukuk devletinden ve kişilerin hukuki güvenliğinden bahsedilebileceğini söyleyen Candemir, şöyle devam etti: “Temel hak ve özgürlükler, savunmanın teminatıdır. Biz yargının sorunlarının ve dolayısıyla mesleğimizin sorunlarının çözümlendiği bir adli yıl beklentisi içerisinde yeni adli yılı açtık.” 


“Hukuk devleti ilkesi yaşam geçirilmek zorunda”

Avukat Candemir, Anayasa'da yer alan hukuk devleti ilkesinin yaşama geçirilmek zorunda olduğunun altını çizerken, “Çünkü hukuk devleti ilkesi yaşama geçerse tüm temel hak ve özgürlükler de teminat altına alınmış olur. Her ne kadar Anayasa'mızda, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalarda temel hak ve özgürlükleri teminat altına alma noktasında devletimizin taahhüdü varsa da son zamanlarda olumsuz örneklerle karşılaşıyoruz. Öğretmenler, hekimler, toplumun değişik sosyal kesimlerinde hak arayan vatandaşlarımız, köyündeki termik santrale karşı çıkan ya da ürününe, arazisine sahip çıkan köylüler, hal ihlalleri ile karşılaşıyor. Baskı araçlarıyla demokratik hak arayışını imkansız kılmak yönündeki zor kullanımları endişe ile izliyoruz” değerlendirmesini bulundu.

“Tüm dünya endişe içinde izliyor”

Geçtiğimiz yıllarda baroların bölünmemesi için mücadele eden baro başkanlarına ve avukatlara da aynı baskı araçlarının dayatıldığına dikkat çeken Candemir, şunları kaydetti: “Türkiye'de yaşanan hukuksuzlukları sadece biz değil, tüm dünya endişe içinde izliyor. Türkiye Cumhuriyeti, Anayasası gereğince bir hukuk devletidir. Dolayısıyla hukuk devletinin hayata geçirilmesi gerekiyor ki demokratik haklarımız teminat altına alınabilsin. Fakat artık koşar adım hukuk devleti olmaktan uzaklaştığımızı izliyoruz. Bugünlerin sona ermesi tek dileğimizdir. Bugün bizi yönetenleri, devletimizin Anayasasına devletimizin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelere uygun davranmaya davet etmek gerekiyor.”