Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789

Barışın anahtarı Mudanya Mütarekesi 100 yaşında

Türk milleti, Atatürk liderliğinde dünya savaş tarihinin en haklı ve en ahlaklı meşru müdafaa savaşını kurduğu Meclis'le, hukuk temelinde zafere ulaştırdığı için savaş da zafer de mütareke de barış da dün kazanılmış gibi heyecan yaratmaya devam ediyor. Atatürk Araştırma Merkezi, Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde 11-13 Ekim 2022 tarihleri arasında “Mudanya Mütarekesi’nin 100.Yılı Uluslararası Sempozyumu” düzenlendi. Sempozyum katılımcısı olarak, 11 Ekim 2022’de Mudanya’da olmanın heyecanını yaşadık.

Mondros’tan Mudanya’ya

Mudanya Mütarekesi'ni hazırlayan askerî ve siyasî gelişmeler, Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasıyla başladı. Türkleri işgal ettikleri vatanlarında teslim alarak yok etmeyi amaçlayan Mondros (30 Ekim 1918) ve Türklerin zaferi ile var olmasını sağlayarak barışın önünü açan Mudanya (11 Ekim 1922), Türkler için dönüm noktası olan iki önemli mütarekedir. Mütareke, öncelikle savaşan tarafların askerlerini, bulundukları yerde durdurmayı ve silahlarını susturmayı, böylelikle de barışa giden yolu açmayı hedeflemesi açısından önemlidir. Şüphesiz Mondros Mütarekesi de savaşı durdurmak ve barışa giden yolu açmak için imzalanmıştı. Ancak İtilaf Devletleri, mütareke hukuku ve ruhuna aykırı olarak Osmanlı ordusunu terhis edip, silah ve cephanelerine el koymak suretiyle I. Dünya Savaşı’nda ele geçiremedikleri Türk topraklarını işgal etmenin ve Türk milletinin kendi vatanında esir etmenin hukukî kılıfını hazırladılar. Mütarekeye bağlı olarak işgaller devam ederken de Türk’ün idam fermanı olan Sevr’i imzalattılar.

Millî Mücadele'nin kesin zaferle sonuçlanmasından sonra Türk topraklarında imzalanan Mudanya Mütarekesi, zaferin askerî kazanımlarını tasdik ettirmenin yanında, Mondros ve Sevr teslimiyet zihniyetiyle hesaplaşıp onun hukukunu da geçersiz kılarak siyasî sonuçlar doğurdu. Bu bakımdan Mudanya Mütarekesi, Türkler için yüz yıllardır hazırlanan sinsi plan ve engelleri kaldırarak barışın yolunu açtı. Bu durum, “Ben, bir işte nasıl başarılı olacağımı düşünmem; o işe neler engel olur diye düşünürüm. Engelleri kaldırdım mı, iş kendi kendine yürür” diyen Atatürk’ün stratejisinin başarıya ulaşan bir örneğidir.

Barışın önündeki engel: Şark meselesi, Lloyd George ve Yunanistan

Avrupalı devletlerin yüzyıllardır sürdürdükleri Şark meselesinin temelinde Türkleri Avrupa’dan ve Anadolu’dan atmak üzerine kurulu bir plan vardı. Türklere çekildiği son coğrafyada da yaşam hakkı tanınmayacağını çok iyi analiz eden Atatürk, zafer sonrası 18 numaralı not defterine*, Lloyd George ve şark meselesi ile ilgili görüşlerini yazarak adeta onlarla hesaplaştı. Atatürk’e göre, şarkta azınlıkları koruma bahanesiyle şark çoğunluğunu esaret altına almaktan ibaret olan Şark meselesini Yunanistan’a uygulatan kişi, Türk düşmanlığı ile de bilinen ve Atatürk’ün “Britanya binasını yıkacak en usta mimar” olarak tanımladığı İngiltere Başbakanı Lloyd George idi. Atatürk, İngilizlerin üç buçuk yıl Türkleri, Yunanlara teslim ederek boğazlanmasını seyrettiği bilgisini not defterine kaydetti. Sonra da İngiltere’nin Türkiye’yi Yunanistan’a işgal ettirme politikasını “gülünç” bir teşebbüs olarak nitelendirerek bu durumu “siyasî ve askerî bir gaflet numunesi” olarak değerlendirdi. En sonunda “Ölmez bu vatan. Batar Yunanistan. Lloyt George” ifadelerini kullandı. Türk zaferinin kesinleşmesinden sonra Yunan Kralı Konstantin, Mudanya Konferansı'nı bile beklemeden tahtını ve tacını bırakmak zorunda kalmıştı. Mütarekeden sonra da L. George, Başbakanlık makamını bırakarak siyasî kariyerini sonlandırdığı için Şark meselesiyle birlikte Yunanistan’ın Küçük Asya rüyaları da ortadan kalkmış oldu.

Lloyd George’u iktidara getiren ve iktidardan götüren deha!

Mustafa Kemal Paşa, Çanakkale’de askerî dehasıyla tarih sahnesine çıkarak İngilizleri durdurduğunda İngiltere’de, Asquith hükûmeti düşürülerek 1916’da Lloyd George hükûmeti kuruldu. Zaferden sonra muzaffer Türk ordusunu, Misak-ı Millî hedefleri doğrultusunda İtilaf Devletleri'nin denetimi altındaki Boğazlar ile İstanbul’u ve Yunan işgali altındaki Trakya’yı kurtarmak için harekete geçiren Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, uyguladığı “kontrollü askerî baskı politikasıyla” İtilaf Devletleri'ni Mudanya’da masaya oturtmaya mecbur etti. Mudanya Mütarekesi ile Türklerin bir tek kurşun atmadan Doğu Trakya’yı Misak-ı Millî sınırlarına katması ve Avrupa’ya geri dönmesi üzerine, İngiltere Başbakanı L. George istifa etmek zorunda kaldı. Çanakkale Savaşı'nda Atatürk’ün askerî dehasının sonucunda İngiltere’de Başbakan olan L. George, Çanakkale önlerindeki boğazlar krizinde, Atatürk’ün diplomasi dehasının sonucunda istifa etmek zorunda kaldı.

Barışın önündeki engel: Saltanat

Mütarekenin imzalanmasından sonra, toplanacak konferansa İtilaf Devletleri, İstanbul hükûmetini de davet etti. Zafer, Millî Mücadele'nin karşısında yer alarak iç isyanlar çıkaran İstanbul hükûmetine karşı da milletin azim, inanç gücü ve orduların süngüsü ile kazanılmıştı. Zaferi kazanan ve Mudanya Mütarekesi'ni imzalayan TBMM Hükûmeti, Lozan Barış görüşmelerinde Türk milletinin tek ve gerçek temsilcisi olarak katılabilmesinin önündeki engel olan saltanatı da kaldırdı. Böylece de İstanbul’un işgali ile fiilen sona erdiği kabul edilen Osmanlı Devleti, saltanatın kaldırılmasıyla hukuken de son buldu.

Mudanya’dan cumhuriyete

Türk zaferi ve mütarekesi, Yunanistan Kralı'nı tahtından ve tacından, İngiltere Başbakanı'nı koltuğundan, Osmanlı Padişahı'nı saltanat makamından bir daha geri dönmemek üzere ayırdığı için, Türk barışının karşısındaki önemli siyasî engeller ortadan kalktı. Mütarekede İstanbul’un barış anlaşmasıyla Türklere verilmesi kararlaştırıldı. Mütareke, Batı Cephesi Kumandanı İsmet Paşa’yı diplomatlığa taşıdığı gibi bu tarihten önce, Türkler savaş meydanlarında kazanır ancak masa başında kaybeder algısını da yıktı. Başkomutan, Meclis ile birlikte Millî Mücadele'yi zafere ulaştırdığı gibi Meclis'te müzakere ederek Mudanya Konferansı'nı Mütareke'ye taşıdı. Mütareke, Lozan Barış Konferansı'nın anahtarı oldu. Lozan Barış Antlaşması da Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasını sağladı.

Mütarekenin heyecanını yaşar ve yazarken, Bartın-Amasra’daki maden kazasının kara haberi geldi. Yüz yıl önce zaferi, mütarekeyi ve barışı, liyakatli kadrolarla cumhuriyetle taçlandırmış olan Türk milletinin temsilcilerinin, yüz yıl sonra madenlerindeki kazaları önleyecek yeterli tedbirleri alamadığı gerçeği ile karşı karşıyayız. Bu kazanın son olması umuduyla, Türk milletinin başı sağ olsun!


* Ali Mithat İnan, Atatürk’ün Not Defterleri, Gündoğan Yayınları, Ankara, 1998, s.80-85.