Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

UNHCR'NİN SURİYELİ MÜLTECİLER RAPORU

Esat Selışık


Yukarıdaki tabloyu Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü'nün (UNHCR) haziran ayında yayınladığı raporundan aldım.

"Önümüzdeki 12 ay içinde Suriye'ye dönmeyi düşünüyor musunuz?" sorusuna Mısır, Lübnan, Ürdün ve Irak'ta yaşayan Suriyeli mültecilerin yüzde 92,8'i hayır, yüzde 1,7'si evet derken yüzde 5,6'sı da bilmiyorum cevabını veriyor.

Suriye'ye geri dönmeyi düşünmeyenlerin yüzde 77'si halen bulundukları ülkede kalacaklarını söylerken, yüzde 16'sı başka bir ülkeye gitmek istediklerini, yüzde 6'sı kararsız olduklarını, yüzde 1'i ise bir cevaplarının olmadığını belirtiyor.

Mısır, Lübnan, Ürdün ve Irak için birinci iyi haber şu ki Suriye'ye 5 yıl içinde dönmeyi umanlar yüzde 29 oranında. İkinci iyi haber şu ki Suriye'ye günün birinde, er ya da geç dönmeyi umanlar yüzde 58 oranında.

Mısır, Lübnan, Ürdün ve Irak için kötü haber ise şu; Suriye'ye günün birinde, er ya da geç dönmeyi ummayanlar yüzde 30 ve bir fikri olmadığını söyleyenler ise yüzde 12.

Suriyelilerin yaşadıkları bu ülkelere dair de şikayetleri var. Konut ve gıda fiyatlarının yüksekliği gibi.

UNHCR'nin raporu her ne kadar Mısır, Lübnan, Ürdün ve Irak'ı kapsıyor olsa da Türkiye için de benzer sonuçlar çıkacağına eminim.

Raporun detaylarına baktığımda Suriyelilerin bulundukları ülkeden dönmemelerinin en önemli nedeni, Suriye'nin dönülecek gibi olmaması.

Güvenlik kaygıları büyük.

Görünen o ki sadece Türkiye için değil bölge ülkeleri için de çözüm, Suriye'de barış ve istikrarın sağlanması.

Türkiye'nin NATO, Amerika ve Rusya üzerindeki artan etkisi, bölgedeki terörü sonlandırma kararlığı Suriye'ye barış ve istikrar kazandırılmasında önemli rol oynayacak.

Orta Doğu ve dünya için mutlak çözüme kavuşturulması gereken Suriyeli mülteci sorununu çözecek kilit ülke Türkiye.

Bu konuda dünyadan ciddi destek göreceğinin işaretlerini Cumhurbaşkanımız'ın NATO'da tartışılmaz başarısında gördük. 




VEGANLARDAN ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR VAR




Hollanda'nın Maastricht şehrindeki bir otel okulu, mezuniyetleri sonrasında yemek servisi endüstrisinde çalışacak, restoranlarda menüler hazırlayacak olan öğrencilerine et yemeklerine ikame alternatifler olduğunu görmeleri için vegan menüler hazırlatmış.

Okulun restoranında ucuz vegan yemekler ve pahalı et yemekleri sunan pilot uygulama yapmışlar.

Öğrenciler ucuz olan vegan yemekler yerine, daha pahalı olan et yemeklerini tercih etmiş. Buna rağmen vejetaryen ürünlerin satışları pilot uygulama öncesi yüzde 10'dan yüzde 25'e yükselmiş.

Burada gözden kaçırılmaması gereken detay ise şu; vejetaryen menüler, et menülerinden daha pahalı olmasına rağmen okul yönetimi ve destekçi kuruluş tarafından sübvanse edilmiş.

Oysa etin maliyeti vegan ürünlerin maliyetinden daha yüksek.

Burada sözü edilen ise etin üretim maliyeti değil, sosyal maliyeti. Et tüketiminden kaynaklı sağlık sorunları, et üretiminin doğaya ve atmosfere verdiği zararlar ile ticari maliyet dikkate alındığında, etin sosyal maliyetinin çok yüksek olduğu söyleniyor.

Yakın gelecekte et üreticilerine, et tüketimi sonrası yarattıkları olumsuzlukların maliyetlerinin vergilendirilerek ödetileceğini düşünüyorum.

Bu pilot uygulama, beslenme alışkanlıklarının değişmesinin güç ama imkânsız olmadığını göstererek, vegan beslenme kültürünün gelişeceğine işaret ediyor.

Vegan beslenmeye geçişin en önemli aşamasının ise insanın kendisinden önce bütün hayatı, doğayı ve tüm canlıların hayatını önceleyen yüksek bilinç derecesine geçmesi olduğunu anlıyoruz.

Ben kendi adıma vejetaryen ve vegan beslenme kültürünü seçmiş insanları takdir ile karşılıyorum.

Onlardan öğrenecek çok şeyimiz var. 




SERİ FOTOĞRAFLARI ARTIK PAYLAŞAMAYACAK




Fotoğraflardaki kişi Riaan Naude.

Hayvan avcısı bir başka hayvan.

Vurduğu "vahşi" diye adlandırılan hayvanlarla düzenli olarak fotoğraflarını paylaşan "vahşi."

Ne büyük meziyet bir zürafayı o güçlü silahı ile öldürebilmek!

Ne büyük beceri bir filin o kocaman gövdesine nişan alabilmek!

Ne büyük bir ustalık bir arslana ateş edebilmek!

55 yaşındaki Riaan Naude de aslında o hayvanlar gibi besin zincirinin bir parçası. Onu da oradaki canlılardan biri öldürebilirdi. Tabii habitatlarına girip onların hayatlarını tehdit ettiğinde.

Onu, onun gibi bir insan da öldürebilirdi.

Öyle de olmuş.

Onun kadar vahşi, onun kadar acımasız bir katil, Riaan Naude'yi öldürmüş.

İddiaya göre, Güney Afrika, Limpopo, Marken Road'da arabasının yanında ölü bulunmuş. Polis, soğukkanlı bir infaz olduğunu söylemiş.

Garip bir duygu içindeyim... O hayvanlara üzüldüğüm gibi üzülmedim Naude'ye.

Belki de onu öldüren katilin Naude'nin başında çektirdiği bir fotoğrafını görmediğim içindir.

Garip bir duygu içindeyim... Bir tür huzurlu hal. Artık bu seri hayvan katliamı fotoğraflarını görmeyeceğim için.




إله AKIL FİKİR VERSİN 




LC Waikiki, Arapça yazılı bebek tişörtünü Türkiye’deki sitesinde satışa sunmuş.

Türkiye’deki sosyal medya kullanıcıları buna tepki gösterince, şirket ürünün internet sitesine yanlışlıkla konulduğunu söyleyerek tişörtü sistemsel bir hata savunmasıyla satıştan çekmiş.

Bu defa da Arap sosyal medya kullanıcıları "Irkçılık yapıyorsunuz" diye tepki göstermişler.

Haklılar mı?

Yerden göğe kadar haklılar.

Türkiye'de üzerinde Arapça yazı yazan tişörte tepki gösterenler hayatlarında en az birkaç tane üzerinde İngilizce bir şeyler yazan tişört giymiştir.

İlla ki bir "cafe"ye gitmiştir.

İngilizce isme sahip pek çok ama pek çok yerden alışveriş yapmıştır.

Pek çok yabancı markayı gururla kullanmış, üzerinde taşımıştır.

Bu tepkinin temelinde Suriyeli göçmenler konusundaki kırgınlık, kızgınlık ve endişe duyguları var. Bunu anlıyorum ama... Yani bir ırka, bir kültüre tepki anlaşılır gibi değil.