"Enginyurt, Şimşek'in bulunduğu odaya koştu"

Yelda Gökdağ

ANKARA- Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt'un katıldığı canlı yayında, gazeteci Latif Şimşek'e yapılan saldırının yankıları sürerken olayın en yakın tanığı, sunucu Pınar Işık Ardor, yaşananları GAZETE DURUM'a anlattı. Yayının kesilmesinin ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın aradığını söyleyen Ardor, kameraların kaydetmediği anlarda Enginyurt'un Şimşek'i darbetmeye devam etmek için odasına koştuğunu söyledi. Ardor, Enginyurt'un kendisine de "Car car ne bağırıyorsun" diyerek kendisini susturmak istediğini belirtti.

GAZETE DURUM'a konuşan Ardor, şunları kaydetti:

Car car bağırma dedi: Cemal Enginyurt yaşananlar için iftira diyor. Kamera görüntüleri ortada. Ben yayın arasında "Siz hangi had ile böyle davranıyorsunuz" diye bağırdım. Bağırınca "Car car bağırma" dedi. "Ben de istemezdim saldırmasını" dedi. Ben de "Siz niye saldırıyorsunuz" dedim.

Şimşek'in odasına doğru koştu: Sonra yeniden Latif Şimşek'in olduğu odaya doğru koştu. Kollarımı açtım. "Önce beni aşacaksınız" dedim. Sonra polis çağırdım. Emniyet müdürleri geldi kanala. Zaten saldıran Enginyurt'un koruması hemen kaçtı. 

Soylu ve Bozdağ aradı: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ aradı. Soylu, Barış Yarkadaş'a "Ne oluyor orada?" diye sordu. Adalet Bakanı da beni aradı. "Olaya müdahiliz geçmiş olsun, savcılığa verilecek olay" dediler. AK Parti cenahından telefonlar geldi. Metin Külünk, Mücahit Birinci aradı. 

Ben hayatımda böyle küfür duymadım: Ben hayatımda böyle küfür duymadım. Lâtif Şimşek'e olayın ardından su verdik. Hemen İlçe Emniyet Müdürü geldi o sırada. Latif Şimşek'i alıp darp raporu için hastaneye oradan da Emniyet'e götürdüler. Sonra da Ankara'ya geri döndü.

İyi ki ses kaydı yoktu: O görüntüler servis edildi ama eğer ses kaydı olsaydı çok daha infial yaratırdı. Cemal Enginyurt durmaksızın küfür etti ama ben böyle küfürleri ömrüm boyunca duymadım. Üstelik Enginyurt, küfür etmeden önce "Yayında mıyız?" diye sordu. "Hayır, tabii ki değiliz kestik yayını" deyince küfretmeye başladı. Yayında olup olmadığımıza göre davrandı.