Özel Haber
Kardelen Eda Demirkıran
ANKARA- Tarihin en eski dolandırıcılık yöntemlerinden olan ponzi sistemi ve saadet zinciri, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hayal satmaya devam ediyor. Ponzi sisteminin ilk uygulayıcısı ve kurucusu olan Charles Ponzi’den adını alan sistematik dolandırıcılık, günümüzde daha çok yeraltına çekilmiş vaziyette etkin olarak işliyor. Ne yazık ki saadet zinciri gibi sistemler, yıllardır toplum tarafından acı şekilde tecrübe edilmesine rağmen "kısa vadede zengin olma, çalışmadan para kazanma" dürtüsü nedeniyle cazip bir yöntem olarak kullanılıyor. Hem dünya da hem ülkemizde oldukça yaygın olan bu dolandırıcılık yöntemiyle ilgili ülkemizde yaşanan örnekleri sizler için derledik.
Görsel: Charles Ponzi
Adını Charles Ponzi'den alıyor
Ponzi sistemi veya ponzi şeması, yüksek kâr getiren bir üretim varmış gibi gösterilerek yatırımcıları sisteme katmayı amaçlayan bir dolandırıcılık yöntemidir. İlk yatırım yapanlara ödeme, sisteme sonradan girenlerin parasıyla yapılır. Ponzi şemasına katılım bittiğinde ortada kâr getiren bir üretim olmadığından yeni yatırım yapanlara ödeme yapılamaz. Böylece sistem çöker ve ponzi şeması sonlanır. Tarihte bilinen ilk ponzi şeması, bu sisteme adını veren Charles Ponzi tarafından 1920 yılında gerçekleştirilmiştir. Ponzi, bu sistemle kısa sürece 10 bin yatırımcıyı posta pullarını kullanarak bir arbitraj kârı elde ettiğine inandırmış; ancak gerçekte olmayan bu kârlar nedeniyle sistem daha fazla sürdürülememiş ve kısa sürede çökmüştür.
Liberalleşmeyle birlikte saadet zinciri
Türkiye'de 80’li yıllarda yaşanan piyasaların ani liberalleşmesi sonrası saadet zinciri sistemi de yaşamımıza girmeye başladı. Piramit sistemi, piramit şeması veya halk arasında bilinen adıyla saadet zinciri, sisteme katılan bir üyenin başka bir üyeyi sisteme dahil ederek para kazanmasıyla işliyor. Saadet zinciri, ponziden ürün satmasıyla ayrışıyor. Sisteme alınacak sonsuz sayıda insan olmaması, sisteme önceden katılanların hep daha çok kazanması ve sisteme sonradan katılanların çoğu kez mağdur olması sebebiyle piramit sistemi birçok ülkede yasa dışı. Ancak buna rağmen hem ülkemiz de hem dünyada oldukça yaygın.
Türkiye "Titan" ile birlikte tanıştı
Türkiye, 1997 yılında Kenan Şeranoğlu'nun kurduğu "Titan" aracılığıyla "saadet zinciri" ile tanıştı. 1990’lı yılların ortalarında saadet zincirlerinin mantığı da değişmeye başladı. Artık ortada bir ürün yoktu fakat insanlar paradan para kazanmak için bu zincirlere dahil olmaya fazlasıyla ilgi göstermeye başladı. Bu saadet zincirinin en bilinen örneği Kenan Şeranoğlu’nun kurduğu "Titan Saadet Zinciri" oldu. Sisteme giriş 2 bin 400 Alman markıydı ve kısa süre içinde 35 bin üyeye ulaştı.
Görsel: Titan Saadet Zinciri kurucusu Kenan Şeranoğlu
Kenan Şeranoğlu ve gösterişli medya imajı
Titan Saadet Zinciri, kamuoyunun hafızasında sistemin kurucularından Kenan Şeranoğlu’nun İzmir Hilton Oteli’nde verdiği şatafatlı 31. yaş günü partisiyle yer aldı. Şeranoğlu'nun medya imajı, gösterişli yaşam tarzı ve aşırı lüks harcamaları medyada çok haber oldu. Bu sistem tıkanıp, ödemeler aksamaya başlayınca, üyelerinin şikayeti üzerine devlet tarafından tamamen yasaklandı. Titan Saadet Zincirini kuran Kenan Şeranoğlu ve Ahmet Hakan Baz tutuklanarak hapis cezasına çarptırıldı. Cezasını tamamlayan Şeranoğlu 2008 yılında hapisten çıktı.
2011- Flexkom: Tanju Çolak’ın da olduğu 40 bine yakın kişi dolandırıldı
Aylık 30-40 bin liralık kazanç vaadiyle, aralarında Tanju Çolak’ın da olduğu 40 bine yakın kişi dolandırıldı. "Üye getir, para kazan" yöntemiyle binlerce kişiden 30 milyon liraya yakın para toplayan sistemin kurucuları 2016'da "Wee Conomy" ismi ile piyasaya girdi. Kariyer basamakları hedefi konulan sistemde, 20 bin TL ödeyen kişinin ömür boyu "süper emeklilik" hakkı kazanacağı belirtildi. Flexkom bayiliği alan çok sayıda kişi, satın aldıkları onlarca pos cihazı ile başbaşa kalırken, yüzlerce insan da işini kaybetti. Çin’de 60 dolara alınan pos cihazları Türkiye’de bin 650 liraya satıldı. Zengin olma hayaliyle pos cihazı alanlar dolandırıldıklarını anlayınca soluğu karakolda aldı. Flexkom mağduru onlarca ailede birlik bozuldu, eşler ayrıldı.
2012- Nilfa Kobi AŞ: 6 ayda 40 milyon toplandı
Gaziantep'te kurulan Nilfa KOBİ isimli titan yapılanması 81 ilde örgütlendi. "4 ayda % 45 getiri" vaadiyle 6 ayda 40 milyon TL toplandı. Adeta kaçak bir borsa gibi faaliyet gösteren holdingin Sermaye Piyasası Kurulu ve Borsa İstanbul gibi kurumlarda hiçbir kaydı yoktu. Buna rağmen, halktan hisse senedi vaadiyle para toplandı. Ayda yüzde 12, 4 ayda ana para hariç yüzde 45 kâr payı verileceği belirtildi. Somut hiçbir yatırımı olmayan titan zincirine, piramit Ponzi sistemi ile yeni üyelikler yapıldı. Bu yolla 6 ayda 40 milyon Tl. Toplandı. Sözde holdingin üye sayısı 3 bini aştı. Vaadedilen kar payı verilmeyince dolandırıldıklarını anlayanlar soluğu karakolda aldı.
2014- Kairos Planet: Evlerini, arabalarını, altınlarını sattılar
Bilgisayar üzerinden faaliyette bulunan bu saadet zincirinde, bilgisayarın 10 saat açık tutulması halinde binlerce dolar kazanılacağı vaat edildi. 10 ay içinde Türkiye’de 50 bin üyeye ulaşan bu sistemde, 25 milyon dolar para toplandı. Kairos’un Türkiye’de kurulu bir şirketi olmamasına rağmen Hikmet G., Hakan S., Barış Ö., Atilla S., Tayfun U. gibi isimlerin "lider" olarak tanıtımı yapıldı. 50 bin üyeden toplanan paranın tutarı ise 25 milyon dolar olarak hesaplandı. Çeşitli illerde yapılan otel toplantıları ile üye kazandırılan Kairos’a, daha fazla kazanç elde etmek için, kimileri evini, arabasını, altınlarını satarak dahil oldu. Bu zincire katılanlar da daha öncekiler gibi dolandırıldıklarını anladılar ama iş işten geçmişti.
2014- Tanker Bank: Giresun, İstanbul ve ABD üçgeni
"Hayali tanker" alıp hisse sahipleri adına çalıştıran Mustafa Ç. topladığı 70 milyon lira parayla kayıplara karıştı. Giresun’un Yağlıdere ilçesinde başlayan ve İstanbul ile Amerika Birleşik Devletleri'ni (ABD) de kapsayan Tanker Bank olayının mağdurlarından H.E’nin iddiasına göre, ‘"tanker işletmeciliği" işi adı altında para toplayan ve işi yürüten Mustafa Ç. her ay düzenli olarak hisse sahiplerine güven sağlamak için anlaşma yaptıkları kadar parayı elden kurye vasıtasıyla ödedi.
2015- MMM Rus Titan: 1 milyon 200 bin TL vurgun
Rusya'da matematik dehası Sergey Mavrodi tarafından kurulan Türkiye'de de TurkeyMMM adı altında faaliyet yürüten Rus saadet zincirine yönelik operasyonda, Türkiye'deki sistemi yöneten Leyla kod adlı Elvir Egorova'nın da arasında bulunduğu 30 kişi yakalandı. Rus saadet zincirinin 1 milyon 200 bin TL vurgun yaptığı belirlendi. Çiftlik Bank skandalının baş aktörü Mehmet Aydın'ın da bu sistemden etkilenerek vurgun sistemini kurduğu ortaya çıktı.
2015- Coinspace: Dijital paralarla yatırım vaadi
Olay, Bitcoin ile yıldızı parlayan dijital paralar üzerinden gerçekleşti. Coinspace isimli şirket, "S-Coin", "FirstCoin" isimli kripto para ürettiklerini söyleyerek bunların gelecekte çok değerleneceği ve Bitcoin gibi yatırım yapanlara çok yüksek tutarlarda kazançlar sağlayacağı vaadinde bulunarak 50 bin kişiden, 300 milyon euro toplandı.
Görsel: Çiftlik Bank oyunu
2016- Çiftlik Bank: FarmVille'den esinlendi
Sosyal medya oyunu olan FarmVille'den esinlenilen Çiftlik Bank'ta, oyuncular farklı altın değerlerine sahip çeşitli çiftlik hayvanları satın alabiliyordu. Ömürleri 365 gün olan hayvanlar için yem ve depo masrafı da yapmak gerekiyordu. Bu masrafları karşılamak ve yetiştirilen hayvanlar karşılığında para kazanmak için dijital ödeme sistemleri kullanılıyordu. Mart 2018'de şirketin saadet zinciri prensibiyle çalıştığı ve suç örgütü olduğu iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında şirketin malvarlığına el kondu ve yetkilileri tutuklandı. Şirketin kurucusu Mehmet Aydın'ın topladığı yaklaşık 511 milyon liralık para ile birlikte Uruguay'a kaçtığı öne sürüldü. Aydın hakkında, Türkiye Cumhuriyeti tarafından birçok ülkede kırmızı bültenle yakalama kararı çıkarıldı. Aydın, 1 Temmuz 2021 tarihinde Sao Paulo'da Türkiye Büyükelçiliği'ne teslim oldu. 3 Temmuz 2021 tarihinde Brezilya'da tutuklanmak istemeyen Mehmet Aydın'ın talebi kabul edilerek Türkiye'ye sevk edildi.
Görsel: Çiftlik Bank kurucusu Mehmet Aydın
2017- Anadolu Farm: 3 bin 900 yıl hapis cezası istendi
Çiftlik Bank gibi sanal yatırım üzerine kurulan sistemle kullanıcılar, Anadolu Farm hesaplarına para aktararak sanal çiftlikler kurarak sanal hayvanlar ve ürünler satın alıyordu. İnternet üzerinden faaliyet yürüten ve Çiftlik Bank benzeri sistemle üyelerinden para topladığı gerekçesiyle faaliyetleri hakkında soruşturma yürütülen Kayseri merkezli Anadolu Farm firmasının topladığı yaklaşık 35 milyon lira kayboldu. Anadolu Farm kurucusu İsa Karademir hakkında 1560 ile 3 bin 900 yıl arasında değişen hapis cezası talep edildi. Karademir, cezaevinde kaldığı süre dikkate alınarak yurt dışı çıkış yasağı tedbiriyle tahliye edildi.
2017- Epitelyum: 30 bin vatandaştan 10 milyon lira
"Epitelyum internet reklamcılığı" olarak bilinen saadet zinciri oluşumunda yüksek kâr payı vaadiyle Türkiye genelinde yaklaşık 30 bin vatandaştan 10 milyon liranın üzerinde para topladı. Toplanan milyonlarca lira şirket yöneticilerinin hesabına aktarıldı. Şirketin sahibi Facebook hesabında “Can güvenliğim yok, saklanmak zorundayım” dedi.
2017- Detay Maxinet: "Online" kalana kazanç vaadi
Detay Maxinet sistemine üye olacak kişilere, sisteme dahil olunması ve satın almış oldukları paketler çerçevesinde bilgisayarların, tanımlanan süreler içerisinde online kalması halinde günlük gelir elde edebilecekleri ve sisteme yeni kullanıcıların tavsiye edilerek kazandırılması halinde ayrıca tavsiye kazancı elde edilebileceği vaat edildi. Söz konusu yapıya 6 Ocak 2017-16 Şubat 2018 tarihleri arasında toplam 18 bin 352 kişi üye oldu ve toplam 16.3 milyon dolar toplandı.
2017- SAS Enerji: 17 koli içinde 58.5 milyon lira
Saadet zinciri yöntemi ile 13 bin 105 kişiden 639 milyon lira para toplanan SAS Holding'de iddiaya göre, şirketin sahibi Süleyman Aydın’ın intihar ettiği binadan 17 koli içinde 58.5 milyon lira para çıkarıldı.
2017- AVA İşyerim: 81 ilde 36 bin kadın dolandırıldı iddiası
AVA İşyerim adlı limited şirket, sosyal medyada kadınlara yönelik ilanlar vererek, yüksek kar marjıyla Türkiye genelinde iş ortaklığı adı altında para topladı. Kısa sürede 81 ilde faaliyet göstermeye başlayan ve Kuşadası sahil bandı üzerinde de "AVA Elektronik" ismiyle ofis açan şirket ortakları, özellikle kadınlardan bayilik adı altında, iddiaya göre 150 TL ile 10 bin TL arasında para topladı. Şirket tarafından 81 ilde 36 bin kadının dolandırıldığı iddia edildi.
2018- Hipper AŞ: 10 ayda piyasadan 500 milyon TL toplandı
Muhammed Satıroğlu ve Sadun Kaya tarafından 1 milyon TL sermaye ile Hipper AŞ adlı bir şirket kuruldu. Muhammed Satıroğlu’nun yüzde 51, Sadun Kaya’nın yüzde 49 hissedar olduğu şirket, yerli kripto para olarak lanse edilen Turcoin ile gündeme geldi. Ancak, şirket hiçbir zaman BDDK tarafından lisans verilen elektronik para ve ödeme kuruluşlarının arasında yer almadı. Şirkete ilişkin yapılan tanıtım ve sunumlarda, Kocaeli’nde dev bir coin tesisi kurulduğu yönünde paylaşımlarda bulunuldu. Bin 500 TL'lik yatırıma aylık 250 TL kazanç vaat edildi. Yıllık kazanç olarak da 2 bin 920 - 3 bin 285 TL arasında bir kazanç verileceği belirtildi.10 ayda piyasadan 500 milyon TL toplandı.