Mehmet Akif Ersoy ölüm yıl dönümünde anılıyor
Mehmet Akif Ersoy ölüm yıl dönümünde anılıyor
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni
Papa Francis Kutsal Kapı'yı açtı
Papa Francis Kutsal Kapı'yı açtı
Geleneksel Gağan kutlaması
Geleneksel Gağan kutlaması
123456789
Mehmet Akif Ersoy ölüm yıl dönümünde anılıyor
Mehmet Akif Ersoy ölüm yıl dönümünde anılıyor
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni
Papa Francis Kutsal Kapı'yı açtı
Papa Francis Kutsal Kapı'yı açtı
Geleneksel Gağan kutlaması
Geleneksel Gağan kutlaması
123456789

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni

Erdoğan: Her alanda olduğu gibi kültür ve sanatta da kimsenin dünya görüşüne, yaşam tarzına, siyasi tutumuna bakmıyoruz.

Haber Merkezi

ANKARA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Her alanda olduğu gibi kültür ve sanatta da kimsenin dünya görüşüne, yaşam tarzına, siyasi tutumuna bakmıyor, bu ülkeye, bu millete, bu topraklara aidiyet duyan herkesi baş tacı etmeye özen gösteriyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni'nde bu yılki Zanaatkar Ödülü'nün Salih Balakbabalar'a takdim edildiğini, hat, tezyinat, ahşap oyma ve sedef işçiliği gibi geleneksel sanatları kendi üslubuyla harmanlayıp, özgün ve modern bir çizgiye taşıyan Salih Hocanın birçok eserinin yurt içi ve yurt dışındaki müze, koleksiyonlarda sergilendiğini belirtti.

Erdoğan, "Altın, gümüş, sedef, ahşap, Fildişi ve pirinç gibi malzemelerle hat sanatı ve Türk tezyinatının en nadide eserlerini hayat veren kıymetli sedefkarımızı yürekten tebrik ediyor, geleneksel sanatlarımıza yaptığı eşsiz katkılar için kendisine teşekkür ediyorum." diye konuştu.

Bu yılki Vefa Ödülü'nün sahibinin Türk sinemasının usta ismi Halit Refiğ olduğunu dile getiren Erdoğan, 1958'den ebediyete irtihal ettiği 2009'a kadar sinema çalışmalarını sürdüren Halit Refiğ'in yarım asırlık sanat hayatında danışman, senarist, yapımcı ve yönetmen olarak Türk sinemasına kıymetli eserler kazandırdığını söyledi. Halit Refiğ'in öncüsü olduğu ulusal sinema hareketiyle Türk sinemasının yerli ve milli değerler üzerine bina edilmesinde ses getiren, adeta çığır açan işlere imza attığını anlatan Erdoğan, batıyı esas alan sinema anlayışını yalnızca filmleriyle değil kitaplarıyla da eleştiren Halit Refiğ'in Türk sinemasının merkezine Türkiye'nin tarihinin, öz değerlerinin yerleştirilmesi gerektiğini savunduğu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Halk kültürümüzü, tarihi birikimimizi ve bizi biz yapan hasletleri, ustalıklı ve gerçekçi bir şekilde beyaz perdeye taşımıştır. 'Ben Halit Refiğ, Türkiye ve Türk halkı üzerine bugün ne biliyorsam mesleğim ve Türk sinemasına ilgim sayesinde öğrendim. Türkiye'de halktan gelen ve halka dönecek olan ilk gerçek halk sanatının öncülerinden biri olmaktan heyecan ve gurur duyuyorum.' Kendisini bu sözlerle tanımlayan Halit Refiğ'e Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Vefa Ödülü ile kendisine olan minnet borcumuzu inşallah ifa etmişizdir diye ümit ve temenni ediyorum. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülünü kazanan sanatçılarımızı, hocalarımızı, zanaat erbabımızı bir kez daha tebrik ediyor, her birine şahsım ve milletim adına şükranlarımızı ifade ediyorum. Geçmişte bu ödüllere layık görülen ve bugün aramızda olmayan kültür ve sanat insanlarımızı da bu vesileyle minnetle yad ediyorum""Kalıcı olan yarınlara akıl, ruh, moral ve köklerden mesaj ileten sadece ve sadece kültür sanat eserleridir. Atalarımız şu veciz cümleyi, ilim, fikir ve sanat dünyamıza adeta hediye etmiştir, 'Kem alatla kemalat olmaz.'" diyen Erdoğan, siyasette, iş hayatında, eğitimde, aile ve sosyal yaşantısında rehber edilmesi gereken bu sözün kültür ve sanat faaliyetlerinde kılavuz olarak belirlemenin önem arz ettiğini söyledi.Vasat malzemeden kaliteli işin asla çıkmayacağını, Türkiye'nin bu açıdan nasipli bir millet olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Yalnızca ülkemizin değil gönül coğrafyamızın her bir köşesi Türk ve İslam medeniyetinden neşet eden, kültür hazinesiyle mümtaz eserlerle, önder şahsiyetlerle dolu. Müzikte, mimaride, edebiyatta, bilim, kültür ve sanatın pek çok branşında asırlar boyunca ortaya koyduğumuz eserlerle, bünyemizden çıkardığımız ilim ve kültür insanlarıyla güçlü bir medeniyetin devamıyız. Bugünkü gençlerimizin asla unutmaması gereken hususlardan biri de işte bu medeniyetin daha 3 asır öncesine kadar ilim ve sanatta diğer milletlere ilham veren örnek işlere imza atmış olmasıdır." diye konuştu.Bilim ve kültürel erbaplarının çalışmalarıyla bu mirası ihya etmenin, zenginleştirmenin ve geleceği çok güçlü bir şekilde kucaklamak zorunda olduklarını dile getiren Erdoğan, bu noktada herkese önemli vazifeler düştüğünü belirtti.İçine sirayet ettiği her bünyeyi tek tipleştiren neoliberal kültür akımlarının ve dijitalleşmenin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de etkisini arttırdığını gördüklerini anlatan Erdoğan, bunun için tarihten süzülüp gelenekli sanatları muhafaza etmeli, ilmi ve kültürel çalışmaları günün sunduğu imkanlarla çok daha ileri noktalara taşımak gerektiğini ifade etti."Marifet iltifata tabidir" düsturuyla düzenledikleri Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerini bu amaç doğrultusunda geçmişten aldıkları ışıkla geleceği aydınlatmak üzere icra ettiklerini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:"Her alanda olduğu gibi kültür ve sanatta da kimsenin dünya görüşüne, yaşam tarzına, siyasi tutumuna bakmıyor, bu ülkeye, bu millete, bu topraklara aidiyet duyan herkesi baş tacı etmeye özen gösteriyoruz. Taklit ve takip eden değil, ilhamını kendi kültüründen, toplumundan, geçmişinden ve köklerinden alan her sanatçı bizim başımızı tacıdır. Devraldığımız mirası zenginleştirmek için ömrünü vakfeden her sanatçı, ilim ve düşünce insanı bizim gönlümüzde ayrı bir yere sahiptir. Kim olursa olsun sanatını aşkla icra eden, bu milletin derdiyle dertlenen, bu millete tepeden bakmayan herkese devlet olarak elimizden gelen desteği sağlıyoruz. Sanatçılarımız, hani 'büyük adam' derler ya bizim nazarımızda işte o büyük insandır.Merhum Nurettin Topçu 'büyük adam'ı tanımlarken şöyle demişti, 'Büyük adam eserleriyle hayatını birleştiren adamdır. Biz onda şu vasıfları arıyoruz, önce bütün ömründe, aynı kanaatin, aynı imanın sahibi olan adamlardır. Devirlere, zaruretlere, cemiyetlere göre değişmez. Muhitine uymaz, muhiti kendine uydurur, uydurmazsa çarpışır. Cemiyetten daha kuvvetlidir, cemiyeti sürükleyicidir.' Topluma mihmandarlık yapan siz kıymetli kültür, sanat, ilim insanlarımıza inşallah bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da destek olmaya devam edeceğiz." dedi.

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni'nde, ilk olarak ödülü almaya hak kazanan sanatçıların biyografileri izlendi.

Bilim-Kültür alanında Gönül Tekin ve Günay Kut, edebiyat alanında Fatma Karabıyık Barbarosoğlu, müzik alanında Ahmet Özhan, tiyatro alanında Turan Oflazoğlu, kütüphanecilik alanında Ramazan Minder, zanaatlar alanında Salih Balakbabalar ödüle layık görüldü. Vefa ödülü ise merhum yönetmen Halit Refiğ'e verildi.Cumhurbaşkanı Erdoğan törende hazır bulunan Tekin, Kat, Özhan ve Minder'e ödüllerini verdi. Erdoğan, vefa ödüllerine layık görülen yönetmen Refiğ'in ödülünü eşi Gülper Refiğ'e, Oflazoğlu'nun ödülünü kızı Gizem Oflazoğlu Akar'a, Balakbabalar'ın ödülünü oğlu Baki Enis Balakbabalar'a takdim etti.