Türkiye’nin gizli hazinesi
Türkiye’nin gizli hazinesi
Uçakta kabin memuruna saldırdı
Uçakta kabin memuruna saldırdı
Barış Boyun'a 349 yıl hapis talebi
Barış Boyun'a 349 yıl hapis talebi
İzmir'de markette cinayet
İzmir'de markette cinayet
123456789
Türkiye’nin gizli hazinesi
Türkiye’nin gizli hazinesi
Uçakta kabin memuruna saldırdı
Uçakta kabin memuruna saldırdı
Barış Boyun'a 349 yıl hapis talebi
Barış Boyun'a 349 yıl hapis talebi
İzmir'de markette cinayet
İzmir'de markette cinayet
123456789

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Türkçe ezan çıkışı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı'nda konuştu.

Haber Merkezi

ANKARA- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı ile Uluslararası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'nde açıklamalarda bulundu. Türkçe ezanla ilgili konuşan Erdoğan, "Bir zamanlar birileri bizim ezanımızı aslından değiştirerek Türkçeleştirerek o şekilde söylemediler mi? Ama daha sonra aslına döndü ve bugünkü haliyle nidalar yükselmeye başladı. Zannettiler ki, durduracağız, susturacağız. Ne durdurabildiler, ne susturabildiler. Bu millet ezanına sahip çıktı" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Türkçe ezan tepkisi: Peygamber Efendimiz'e duyduğumuz derin muhabbet, kültürümüzde, sanatımızda, edebiyatımızda derin bir şekilde etkisini gösterir. Bir zamanlar birileri bizim ezanımızı aslından değiştirerek Türkçeleştirerek o şekilde söylemediler mi? Ama daha sonra aslına döndü ve bugünkü haliyle nidalar yükselmeye başladı. Zannettiler ki, durduracağız, susturacağız. Ne durdurabildiler, ne susturabildiler. Bu millet ezanına sahip çıktı.

Dünya Müslümanları'na mesaj: Bir kez daha söylemek isteriz ki istiklalimiz de istikbalimiz sevgisiz, vatansız, bayraksız, ezansız olmayacaktır. Yüreklerimiz öylesine genişlemiştir ki onu seven herkes kalbimizde yerini bulur. Nerede bir Müslüman varsa gönlümüz ve aklımız oradadır. Bosnalı, Afganistanlı, Azerbaycanlı kardeşimizin sevgisi ile seviniriz. Filistinli çocuğun gözyaşı Afrikalı ananın feryadı bizi yaralar. Biz Müslümanları bir bedenin azaları olarak görürüz. Dünyadaki tüm mazlumlarla aramızda hiçbir bıçağın kesemeyeceği, hiçbir ateşin yakamayacağı, hiçbir tuzağın yıkamayacağı bir bağ vardır.

"Dinin istismarı olmaz": Cenab-ı Hak kendi sevgisine nail olmanın yolunun, Hazreti Peygamber Efendimiz'i sevmekten geçtiğini haber vermiştir. Bu yüzden millet olarak İslam'la müşerref olduğumuzdan beri Resulü Ekrem Efendimiz'i her şeyden fazla sever, ona herkesten fazla hürmet ederiz fakat bunun istismarı olmaz, burada tam teslimiyet gerekir. İstismarla bu iş olmaz. Onun için de bizler istismarcı olarak değil tam teslimiyet içerisinde sevgililer sevgilisinin izinden giden bir ümmet olmanın adayları olacağız.

Yunanistan-ABD ilişkisi: Hemen her gün insanlık olarak yeni bir krize ve gerilime uyanıyoruz. İki komşumuz arasında patlak veren savaşın acı sonuçlarını tecrübe ediyoruz. Yunan feribotlarının masum insanları Ege'ye, Akdeniz'e nasıl gömdüğünü izliyoruz. Dünyadan ses çıkıyor mu? Yunanistan'ın başbakanı çıkmış ABD'den yardım istiyor. Ne için istiyor, Türkiye'ye karşı. Ne yaparsan yap. Biz gereği ne ise her zaman yapacağız yapmaya da hazırız.

"Gençlerimiz ciddi sorunlarla boğuşuyor": Toplumun temel yapı taşı olan aile müessesi tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar saldırı altında. Bizim aile yapımızı şu anda tehdit etmeye çalışıyorlar. Milletleri millet yapan güçlü ailedir. Aile yapımızı sarsmak isteyenlere en güzel cevabı bu mübarek gecede veriyoruz. Genç nesiller, tüm kötülüklerin anası olan içkiden uyuşturucuya ekran bağımlılığından nihilizme kadar çok ciddi sorunlarla boğuşuyor. Yaratılış gayesinin farkına varmadığı için bunalımdan kurtulamıyor.

"FETÖ'nün Daeş'ten farkı yoktur": Zahirde ayrı gözükse de FETÖ'nün DAEŞ'tan hiçbir farkı yoktur. Biri diğerinin ruh ikizdir. Bu örgütler tıpkı PKK gibi İslam düşmanı çevrelerin piyonudur. Biz bu katil sürülerinin yularını kimlerin tuttuğunu unutmuyoruz. Biz 15 Temmuz'u unutmuyoruz.

Sosyal medyada dini istismar edenlere tepki: Son dönemde sosyal medya başta olmak üzere kimi mecralarda peyda olan şahıslar güya İslam'ı anlatırken Nebevi metodu yerine öfkenin, gazabın, korkunun diline başvurduklarına. Hatta dolandırıcılıklara kılıf yapıldıklarına şahit oluyoruz. İnsanların kalplerini Allah'ın dinine ısındırmak yerine ondan uzaklaştıran yöntemlerin giderek arttığını görüyoruz. Hangi mecrada olursa olsun İslam'ı anlatan kişilerin özenli bir dil kullanması şarttır. Eline geçirdiği mühürle insanları yaftalayan, nerede ilim tahsil ettiği belli olmayan bu bezirganlara milletimiz kesinlikle itibar etmemelidir. Gerekirse bu konuda tıpkı daha önceki çağlarda olduğu gibi yapılar üstü bir denetim mekanizmasının kurulması da değerlendirilmelidir.