Lisedeki istismara tutuksuz yargılama aileleri isyan ettirdi

DHA -

ANKARA - Denizli’de özel bir lisede 17 yaşındaki iki kız öğrenciyi filmde oynatacağını söyleyerek kandırdığı, daha sonra görüntülerini çektiği, şantajla birlikte olduğu ileri sürülen fizik öğretmeni M.G.’nin yargılamasında karar çıktı. 4 ayrı suçtan 100 yıl ceza istenen sanığa 16,5 yıl hapis cezası verildi. Mahkeme sanığı ceza kesinleşene kadar tahliye etti. Aileler karara tepki gösterdi.

Olay iddialara göre önceki yıl Eylül ayında başladı ve üç ay süreyle devam etti. İstismara uğradıklarını belirten 17 yaşındaki iki kız öğrenci aynı yıl Kasım ayı ortasında rehber öğretmenlerine, fizik öğretmenleri M.G. ile aralarında geçenleri anlattı ve olay ortaya çıktı.

4 AYRI SUÇTAN CEZALANDIRILMASI İSTENDİ

Ailelerin şikâyeti üzerine Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında M.G. tutuklanırken görev yaptığı okulda da işine son verildiği kaydedildi. Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen yargılamada savcılık sanığın ‘Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı', ‘Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma' ‘Şantaj' ve ‘Müstehcen Yayınların Üretiminde Çocukları Kullanmak' suçlamalarıyla toplam 100 yıl hapis ile cezalandırılmasını ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasını istedi.

"NETFLİX'E FİLM ÇEKİYORUM DEMİŞ"

Yargılama sırasında iki kız öğrencinin yaşadıkları da ortaya çıktı. Şüpheli öğretmenin, film çekeceğini söylediği, bunun için senaryo yazdığını, iki öğrencisini de bu filmde oynatabileceğini söyleyerek kandırdığı iddianamede yer aldı.

Şüpheli öğretmen M.G.'nin iki öğrencisine ünlü olarak hayatlarını kurtarabileceklerini söylediği, üniversite barajını geçemeyeceklerini, istediklerini yaparsa iyi yerlere gelmelerini sağlayacağı vaadinde bulunduğu ve bu yolla öğrencilerini kandırdığı iddianamede kaydedildi.

"KARAKTERLERİNİ DE BELİRLEMİŞ"

Mağdur genç kızlardan birine ‘Kardelen' diğerine ise ‘Parasite' karakterlerini oynama rolü verdiği ileri sürülen M.G.'nin öğrencilerini kendi evine götürerek istismar ettiği, ilişki sırasında video ve fotoğraflar çektiği suçlaması yöneltildi. M.G'nin ayrıca elinde görüntü olduğunu belirterek kendisine karşı çıkan öğrencilerini cinsel ilişkiye girmeye ve istediklerini yapmaya zorladığı iddianamede yer aldı.

Yaklaşık bir yıl tutuklu kalan sanık savunmasında suçlamaları kabul etmedi. Yargılama sonunda mahkeme ‘reşit olmayanla cinsel ilişki' ve ‘şantaj' suçlarından sanığa toplam 16,5 yıl hapis cezası verdi ve hükümle birlikte tahliye etti. Şüpheli öğretmen M.G. istinaf ve Yargıtay süreçlerinden sonra dava kesinleşene kadar tutuksuz yargılanacak.

"NİTELİKLİ CİNSEL İSTİSMARDAN CEZA ALMALIYDI"

Mağdur avukatı Banu Demirci SÖZCÜ'ye yaptığı açıklamada karara ve sanığın tahliyesine tepki gösterdi. Sanığın daha fazla ceza alması gerektiğini belirten Demirci; “Ne yazık ki ülkemizde son zamanlarda kadın cinayetleri ve istismar olayları oldukça artmıştır. Haberlere konu olduğu üzere müvekkile ve arkadaşına gittikleri özel okulda fizik öğretmeni olarak görev yapan sanık, cinsel istismarda bulunmuştur. Verilen cezanın azlığı ve tahliye kararı ailesini ve kamuoyunu derinden üzmüştür. Her ne kadar davanın başından beri haricen haberdar isek de dosya karara çıktıktan sonra mağdurun ve ailesinin bize ulaşmasıyla dosyaya vekâletimizi sunduk” ifadelerini kullandı.

Karara itiraz edeceklerini belirten Demirci şu ifadeleri kullandı:

“Cumhuriyet Savcısı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, müstehcen yayınların üretiminde çocukları kullanmak, şantaj, çocuğun nitelikli cinsel istismarı sevk maddeleriyle sanık hakkında iddianame düzenlemiştir. Yargılama esnasında birçok delille de sanığın bu suçları işlediği ispatlanmıştır.

Ancak ne yazık ki mahkeme sanığa ek savunma hakkı vererek sanığın nitelikli cinsel istismar yerine daha az cezayı gerektiren reşit olmayanla cinsel ilişki suçu ve şantaj suçu yönünden cezalandırılmasına karar vermiştir. Mahkeme iki ayrı mağdurun, sanığın farklı zamanlardaki zorlamalarına maruz kaldığı olayda yalnızca iki suçtan ceza verip tahliye etmiştir.

Kanaatimizce verilen ceza miktarı, verilmesi gereken cezanın çok altında olup tahliye kararı da yersizdir. Ayrıca mahkemenin şantaj suçunun oluştuğunu kabul etmesine rağmen ilişkilerin rıza dâhilinde gerçekleştiğine dair kabulü de son derece çelişkilidir.

Bu yönleriyle dosyayı istinaf mahkemesine taşıyacağız. Sanığın tahliye edilmesiyle müvekkil ve ailesi büyük ölçüde tehlike altına girmiştir. Sanık tutukluyken dahi mağdur müvekkille defalarca iletişim kurmaya çalışmıştır. Bu nedenle sanığa karşı uzaklaştırma kararı alınmıştır. Öte yandan müvekkilin bu menfur olayın yaşandığı özel okula karşı açtığı manevi tazminat davası da devam etmektedir.”