Altınkum Plajı'nın kaderini bilirkişi belirleyecek

Semra İğtaç

İZMİR- İzmir Çeşme’nin en güzel kumsallarından olan Altınkum'daki kaçak Beach Club inşaatı son hızla devam ediyor. Çevreciler ve halkın şikayeti üzerine Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi, bölgede bilirkişi incelemesi yaptırdı. Bilirkişi heyetinin mahkemeye vereceği rapor, bölgenin kaderini belirleyecek.

Rapor, kira sözleşmesi ve işletme ruhsatının iptali için kullanılacak

Yeşilköylü Atık Yönetimi Madencilik Şirketi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü'nden Çiftlikköy Altınkum'da bin 348 metrekare hazine arazisini kiraladı. Şirketin, doğal sit alanı olan koyda yaptığı doğa tahribatı, ruhsatsız ve kaçak yapılaşmayla ilgili Çeşme Adliyesi Mahkeme kararı ile çevre, ziraat, inşaat ve harita mühendislerinden oluşan bilirkişi heyeti inceleme yaptı. Çevrecilerin avukatı Seher Gacar’ın verdiği bilgiye göre, heyetin düzenleyeceği rapor, ilerleyen süreçte işletmenin kira sözleşmesinin ve işletme ruhsatının iptali, ayrıca görevini yapmayan belediye ve diğer kamu personeli hakkında savcılığa şikayet için kullanılacak.

Ne olmuştu?

Çeşme Altınkum Plajı'nda kumsal tahrip edilerek kaçak inşa edilen “Paralia Beach Club”, tüm itirazlara rağmen işletme ruhsatını aldı. Ocak 2022’den beri devam eden inşaat, halkın ve çevre duyarlılarının resmi makamlara ilettikleri şikâyete rağmen durdurulamadı. Paralia Beach'in, önümüzdeki günlerde hizmete açılması bekleniyor.

Ardıç ağaçlarını yok ettiler

Adana merkezli Yeşilköylü Atık Yönetimi Madencilik Şirketi'nin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan alınmış sadece 6 metrekare portatif büfe, 21 metrekare teras, 4 metrekare de cankurtaran kabini olmak üzere, bin 377 metrekare boş alan kira kontratı bulunuyor. Yıllık kira bedeli sadece 360 bin TL olan kiralama sözleşmesine rağmen şirket, büyük iş makinalarıyla 20 bin metrekareye yakın bir alandaki tüm doğal bitkileri, ardıç ağaçlarını, yasal koruma altındaki binlerce kum zambağını, kum tepeciklerini tamamen yok etti. Deniz içine de binalar yapan şirket, bununla yetinmedi. Bölgeye onlarca ev konteynırı getirildi, denize akan plastik foseptik kuyuları kuruldu. Halkın deniz kıyısına girememesi için de alanın etrafı çitlerle kapatılarak giriş yasağı konuldu.

İzinsiz su kuyusu DSİ tarafından mühürlendi

Madencilik firması, kendilerine verilen 6 metrekare portatif büfe izninin haricinde takriben 600 metrekarelik bir alanı kapattı, mutfak, oturma alanları, personel yatakhanesi gibi yapılar inşa etti, deniz içine iğreti yapılar kondurdu, balık yumurtlama alanlarını tahrip etti. İzinsiz bir su kuyusu sondajı da açıldı, ancak şikayet üzerine kuyu, DSİ tarafından mühürlendi.

Çevreciler ve bölge sakinlerinin Ocak 2022’den bu yana resmi makamlara yaptıkları itirazlar sonuç vermedi. Onlarca tutanak tutup ihlal durum tespiti yapmalarına rağmen hiç kimse kaçak inşaatı durduramadı. Bilirkişi heyetinin inceleme yaptığı 24 Haziran'da bile alanda iş makinalarının çalışmaya devam ettiği, deniz kenarından alınan kumla teraslama yapıldığı görüldü. Bilirkişinin uyarısı ile inşaat çalışmaları geçici olarak durduruldu ancak ertesi gün 4 iş makinası ile inşaata yeniden devam edildi.

Çeşme Belediyesi zabıta ekipleri, Ocak 2022’de kaçak inşaat ve çevre tahribatı hakkında zabıt tutup ihlali İzmir Valiliği'ne bildirdi. Ancak belediye kanununa göre kaçak yapıya “işletme ruhsatı” verilmesi yasak olmasına rağmen, Çeşme Belediyesi, kaçak inşaata “işletme ruhsatı” verdi. Çevreciler, “işletme ruhsatının” iptali için belediye ve CİMER’e müracaat etti.

İşgalin fiili olarak durdurulması talep ediliyor

Çeşme Çevre Platformu ve bölge sakinleri, kaçak inşaatı defalarca resmi makamlara şikâyet ettiklerini anlattı. Çeşme Belediyesi'nin kaçak inşaata işletme ruhsatı vermeyeceği beklentisi içinde olduklarını, ancak hayal kırıklığına uğradıklarını belirttiler. Resmî makamların "Süreci takip ediyoruz, tutanak tutuyoruz" açıklamalarını yeterli bulmayan bölge halkı, tahribatın ve işgalin bir an önce fiili olarak durdurulmasını talep ediyor.