Soylu'ya hakaret' davasından beraat

AZE Haber Ajansı

İZMİR - İzmir’de yaşayan 65 yaşındaki emekli Mehmet Oğuz Kakıcı hakkında sosyal medyadaki ifadeleri nedeniyle eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya hakaret ettiği iddiasıyla dava açıldı. Kakıcı’nın “kamu görevlisine sesli yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret” ettiği ileri sürüldü.

Basit yargılama usulü ile dosya üzerinden yapılan yargılamada Kakıcı beraat etti. Kakıcı’ya verilen beraat kararının ardından eski İçişleri Bakanı Soylu, avukatı Uğur Kızılca aracılığıyla karara itiraz etti.

Kabul edilen itirazın ardından 13 Eylül’de Çeşme 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanık Kakıcı ve avukatı Tacettin Çolak hazır bulundu. Duruşmada Kakıcı, “Yazdıklarımın hakaret oluşturduğunu düşünmüyorum” dedi ve beraatini talep etti.

Alınan savunma ve beyanların ardından kararını açıklayan mahkeme, sanık Kakıcı’nın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatine hükmetti.

Konuya ilişkin konuşan avukat Çolak, “Hakaret suçlamalarıyla bugüne kadar kendim dahil onlarca müvekkilime davalar açılmıştır. TCK’nin 125’inci maddesi ve 299’uncu maddesi iktidarın yanlış ekonomik-siyasal uygulamalarını eleştiren vatandaşlarımızı korkutmanın ve susturmanın aracı olarak kullanılmaktadır” dedi.

“Siyasi makamlarda görev alan kişilerin ağır eleştiriler dahil her türlü eleştiriye katlanmaları gerekir” diyen Çolak, “Hiçbir şekilde suç oluşturmayacak paylaşımlardan ‘hakaret’ suçu çıkartan savcıların hukuk bilgisinden şüphe ederim. Örneğin, Çeşme’deki yargılamada yaşadığımız gibi müvekkilimizin öznesiz bir ifade ile ‘Bunlara müdahale etmeyen şerefsizdir’ şeklindeki paylaşımını Soylu’ya hakaret olarak yorumlanması inanılır gibi değil. Yine basit yargılama usulündeki beraat kararına itiraz etmekle de haksız kazanç elde etmenin yollarının zorlandığı görülmektedir” ifadelerini kullandı.

Siyasilere yapılan eleştirilerin ‘hakaret’ suçu kapsamında değerlendirilemeyeceğine dair sayısız AİHM kararı bulunduğunu belirten Çolak, “Verilen karar usul ve yasaya uygundur. Çeşme’de hakimlerin olduğunu görmüş olduk” dedi.