Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

CHP'li Özgür Özel: Erdoğan tek adam rejimi meraklısı

CHP'li Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın demokrasi yaklaşımını eleştirdi.

AZE Haber Ajansı

ANKARA- CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un, Kurtuluş Savaşı'ndan sonraki kuruluş mücadelesinin karşısında yer alan siyasi akımın bugünkü devamı diyerek eleştiride bulundu. Özel, "Ben, bunu Meclis’te yüzlerine de söylüyorum. Bu lafı etikten sonra söylersin. Etmeyip takiyeye devam etseler, o zaman bir şey diyemiyorsun. Tayyip Erdoğan, 200 yıl öncesinden beri tek adam rejiminin meraklısı, demokrasinin tam olarak karşısında” dedi.

Özgür Özel, Sosyal Demokrasi Derneği’nin bugün İzmir’de düzenlediği ‘2. Yüzyılında Cumhuriyet ve Değerleri’ söyleşisine katıldı. Özel’in konuşmasından satır başları şöyle:

“Birinci yüzyılında Cumhuriyet deyince biz, bir süredir yüzyılları yaşıyoruz, 19 Mayıs 2019’da Samsun’a çıkışın 100. yılında İlkadım Belediyesi’nde CHP’nin bütün milletvekilleri oradaydık ve dedik ki ‘Bundan sonra çok yüzyıllar, yüzüncü yıllar olacak’. 4 Eylül günü bu sefer Sivas’taydık ve Sivas Kongresi’nin 100. yılında oradaydık. Yüzüncü yıllar devam edegeldi. 29 Ekim 2023’e doğru devam ediyor. Türkiye’nin demokrasi yürüyüşü 100 yıllık değil.

"Onun dediği ülkeyi padişah paşa paşa yönetiyordu, neden yetkilerini tartışsın?"

Bir gün, AKP’nin grup toplantısını izliyorum, 2009’da Erdoğan, ‘Bu millete 200 yıllık istikamet dayatıyorlar. Bu millet 200 yıldır dayatılan istikametten, bu boyunduruktan kurtaracak kendini’ dedi. Yaklaşmakta olan 12 Eylül 2010 referandumuna atıf yapıyor. Ne var 200 yıl geride?

1808’de Sened-i İttifak var. Bu topraklardaki ilk batılılaşma -demokrasi anlamında söylüyorum- çağdaşlaşma, demokratikleşme belgesi. Sonuç verip vermediği tartışılıyor. İlk yazılı belge olması açısından son derece kıymetli bir belge. Tabii sonra Tanzimat Fermanları, Meşrutiyetler, 2. Meşrutiyetler, kapanan, açılan meclisler… Ama ülkeyi yöneten kişi diyor ki ‘200 yıldır bize istikamet dayatıyorlar. Bundan kurtulacağız’. Onun dediği ülkeyi padişah paşa paşa yönetiyordu, neden yetkilerini tartışsın? ‘O günden başladı’ diyor. ‘Şimdi demokrasi diye bir şey var, başımıza dert’ diyor.

Numan Kurtulmuş, AKP Üsküdar İlçe Kongresi’nde diyor ki ‘Türkiye’de iki farklı siyaset yolu var. Bunlardan biri Genç Türkler, İttihat ve Terakki, Cumhuriyet Halk Fırkası ile bugünkü CHP’ye kadar gelmiş siyasi çizgi. Milletten kopuk, tepeden inmeci, jakoben bir anlayış. Diğer yol ise bizim yolumuz.’ Bundan 60 sene evvelki tartışma da hatta 150 sene evvelki tartışmalar da aynı tartışmaydı. Adam diyor ki ‘Biz 150 yıldır karşı karşıyayız’. Yani ‘150 yıldır bir yandan onlar, bir yandan biz’ dediği mesele; bir yanda 2. Meşrutiyet için canını ortaya koyanlar, öbür yanda Damat Ferit hükümeti mesela.

"Tayyip Erdoğan, 200 yıl öncesinden beri tek adam rejiminin meraklısı"

Teorik olarak değil, pratik olarak da 150 yıldır Numan Kurtulmuş, bütün demokratikleşme çabalarının, daha sonra da Kurtuluş Savaşı’nın ve Kurtuluş Savaşı’ndan sonraki kuruluş mücadelesinin karşısında yer alan siyasi akımın bugünkü devamı. Ben, bunu Meclis’te yüzlerine de söylüyorum. Bu lafı etikten sonra söylersin. Etmeyip takiyeye devam etseler, o zaman bir şey diyemiyorsun.

Tayyip Erdoğan, 200 yıl öncesinden beri tek adam rejiminin meraklısı. Demokrasinin tam olarak karşısında. Şimdi ikinci yüzyıla geldik. Birinci yüzyıldaki kadar zor değil işimiz. Birinci yüzyılda, Anadolu’daki imkansızlıkları, ekonomik imkansızlıkları, salgın hastalıkları, eğitimsizliği, Cumhuriyet’in bütün imkansızlıklarını ayrı ayrı anlatmayayım.