Cinsel istismar nedeniyle gözaltı
Cinsel istismar nedeniyle gözaltı
Yılmaz Erdoğan ve Cemre Ebüzziya
Yılmaz Erdoğan ve Cemre Ebüzziya
Sertab Erener: Sağlık sorunlarıyla boğuşuyordum
Sertab Erener: Sağlık sorunlarıyla boğuşuyordum
"Çağ dışı bir ahlak anlayışı"
123456789
Cinsel istismar nedeniyle gözaltı
Cinsel istismar nedeniyle gözaltı
Yılmaz Erdoğan ve Cemre Ebüzziya
Yılmaz Erdoğan ve Cemre Ebüzziya
Sertab Erener: Sağlık sorunlarıyla boğuşuyordum
Sertab Erener: Sağlık sorunlarıyla boğuşuyordum
"Çağ dışı bir ahlak anlayışı"
123456789

Hamileliği sonlandıralım

Rüyamda gördüm, bu çocuk doğacak, ileride önemli biri olacak diyerek hayatını riske attı.

AZE Haber Ajansı

Üçüncü çocuğunun doğumundan sonra kalp kapağı yetmezliği teşhisi alan annesi, dördüncü çocuğuna hamile kaldığında doktorlar, "Bu doğum gerçekleşemez, ikinizin de hayati riski var, hamileliği sonlandırmamız lazım" şeklinde uyarıda bulundu.

Anne, "Rüyamda gördüm, bu çocuk doğacak, ileride büyük bir doktor olacak, o beni iyileştirir" diyerek hayatını riske atıp 1968'de onu dünyaya getirdi. O çocuk büyüdü, gerçekten de tıp fakültesini kazandı. Daha yeni mezunken annesi iki kez üst üste kalp ameliyatı olmak zorunda kaldı. Anneye yapay kalp kapağı takıldı ama enfeksiyon nedeniyle ameliyattan birkaç gün sonra, henüz 58 yaşındayken yaşamını yitirdi. O çocuk büyüdü, kendisini dünyaya getirmek uğruna yaşamını riske atan annesine vefa borcunu ise kalp kapağı tamir yöntemleri üzerinde çalışarak ödemeye çalıştı.

Yapay kapağa gerek kalmadan, hastanın kendi dokusuyla kalp kapağını tamir etme tekniği olan 'triküspit kapak mitralizasyonu' yöntemiyle geçtiğimiz yıl dünya tıp literatürüne de giren Prof. Dr. Köksal, çocuklukta geçirilen bademcik enfeksiyonu nedeniyle hiç belirti vermeden ilerleyen ve özellikle kadınlarda hamilelik sırasında birdenbire ağır bir şekilde ortaya çıkabilen, yani kendi annesini de ondan koparan mitral kapak yetmezliğine karşı, çok önemli uyarılarda bulundu.

Mitral kapak problemlerinin, özellikle hamilelerde ortaya çıkan mitral kapak yetmezliğinin mesleki hayatında çok özel bir yeri olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Köksal, şunları söyledi: "Özellikle bu alanla ilgileniyorum çünkü ben, ailenin 4'üncü çocuğuyum. Annem de bana hamile kalmadan önce, üçüncü doğumunda yani abimin doğumunda, kalp hastalığı saptanmış. Bana hamileyken hastalığı biliniyor. Doktorlar 'Bu çocuğu doğuramazsın, çünkü 9 ay karnında bekletemezsin, kalbin yükü gittikçe artar. Biz bu hamileliği sonlandıralım, aksi hem bebek hem senin için çok riskli' diyor. Ama annem buna şiddetle itiraz ediyor. Çünkü rüyasında görmüş, 'Hayır diyor bu çocuk büyüyecek, doktor olacak ve bana bakacak' diyor. Sonunda ben doğuyorum ve mitral kapaklarla ilgilenen bir doktor oluyorum."

Annesinin onu dünyaya getirebilmek için ömrünü belki 10 yıl daha geriye çektiğini düşünen Prof. Dr. Köksal, normalde 70'li 80'li yaşlarda ameliyat zorunluluğu çıkan bu hastalıktan dolayı annesinin henüz 58 yaşında iki kez ameliyat olmak zorunda kaldığına değindi ve şunları anlattı:

Bu acı tecrübenin onu hep bir çözüm üretmeye ittiğini de anlatan Prof. Dr. Köksal, "Acaba mitral kapak problemi olan hastaların kalp kapağını değiştirmek yerine tamir etsek, enfeksiyondan daha iyi koruyabilir miyiz? İnsanın başına gelince gerçekten iz bırakıyor ve bunu çözmeye yöneliyorsunuz. Romatizmal kapak hastalarında kapağı değiştirmeden kalıcı bir tamir nasıl yapabiliriz, bunun çabasıyla kendi tekniğimizi geliştirdik. Türkiye'de herhalde 2-3 cerrahın kapak tamiri ile ilgili kendi adıyla tanımlanmış tekniği vardır. Biz de kapak tamirinde özellikle ateşli romatizmaya bağlı kalp kapağı problemi yaşayan hastalar için literatüre bir tamir yöntemi kazandırdık. Ne mutluyuz ki yurt dışında da kullanıldığını görüyoruz. Belki ben vefa borcumu böyle ödeyebilirdim" diye konuştu.