Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Tanrı'nın cezasının özgün uyarlaması: İlk Günah ve Cennetten Kovuluş

İtalyan Rönesans döneminin en ünlü ressamlarından Michelangelo'nun 1510 yılında Sistina Şapeli tavanına resmettiği 9 freskten biri olan kompozisyon "İlk Günah ve Cennetten Kovuluş" (Özgün adı: Peccato originale e cacciata dal Paradiso terrestre), geleneksel dini motifin özgün üslupla işlenişinin ünlü örneklerindendir.

Gülara Subaşı


Sistina Şapeli tavanının 9 temel freskinden 6'ıncısı olan eser, Adem ve Havva'nın yaratılışlarını resmeden eserlerin hemen ardına yerleştirilir. Eserin temel konusu, yaratılış mitlerinden insanlığın ilk günahını işlemesi ve masumiyetini yitirip cennetten kovulmasıdır.

Birçok dinin temel mitlerinden olan "İlk Günah"ı Hıristiyanlıktaki haliyle özetlersek; Bilgi Ağacı'nın (Tree of the knowledge of good and evil) meyvesinin yasak olduğu, Cennet Bahçesi'nde (Garden of Eden: Aden Bahçesi) tasa, keder ve ölümden uzak yaşayan Adem ve Havva'ya Tanrı tarafından bildirilir. Bu ağacın meyvelerinde yemeleri halinde ölecekleri konusunda Tanrı tarafından uyarılan Adem ve Havva, konuşan bir yılana (Şeytan) kanar. Yılan, onlara tüm bilgileri öğreteceğine dair söz verip önce Havva'ya, sonra da onun aracılığıyla Adem'e ağacı meyvesinden yedirir. Tanrı bu günahın cezası olarak Adem ve Havva'yı Cennet Bahçesi'nden kovarak onları ölümlü kılar.


Adem ve Havva'nın cennetten kovuluşu İncil'de şöyle anlatılır:

RAB Tanrı’nın yarattığı yabanıl hayvanların en kurnazı yılandı. Yılan kadına, “Tanrı gerçekten, 'Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini yemeyin' dedi mi?” diye sordu. Kadın, "Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz" diye yanıtladı. “Ama Tanrı, 'Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona dokunmayın; yoksa ölürsünüz' dedi" diye ekledi. Yılan, “Kesinlikle ölmezsiniz” dedi, “Çünkü Tanrı biliyor ki o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız." Kadın ağacın güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik kazanmak için çekici olduğunu gördü. Meyveyi koparıp yedi. Yanındaki kocasına verdi, o da yedi. O zaman ikisinin de gözleri açıldı, ikisi de çıplaklıklarını gördüler. İncir yapraklarını birbirine dikerek önlerini örttüler.” (Yaratılış 3: 1-7)

Michelangelo, İncil'de anlatılanla resmini örtüştürmek gibi bir çabaya girmez. Dolayısıyla freskin belirli noktalarında kendi inisiyatifini kullanarak değişiklikler yaptığını gözlemleyebiliriz.

Resmin tam ortasında konumlandırılan bir incir ağacı üzerinden tasvir edilen Bilgi Ağacı, resmi eşit büyüklükte fakat zıt karakterde iki parçaya böler. Michelangelo, Vulgate İncil'inde popüler hale getirilen ünlü elma ağacını tasvir etmez ve yasak meyvenin ağacını incir ağacı olarak kullanır. Huzurlu Cennet Bahçesi'nin simgelendiği ilk parçada manzara daha canlı ve renklidir. Basit şekilli kayalara, yarım ağaç gövdesine ve geri plandaki boşluğa bakıldığında Michelangelo'nun geri plan ve manzara üzerine çalışma konusunda pek hevesli olmadığını görünür. Çünkü onun amacı, mümkün olan en güzel formla insanı yansıtmaktır, manzara gibi "ayrıntı"lara takılmaz.


Adem ve Havva, resmin sol kısmında sağlıklı, güçlü ve dönemin estetik anlayışına uyan "güzelliğe" sahip bedenleriyle konumlanırlar. Ağaca dolanmış olarak resmin merkezinde kendini gösteren yılan, turuncu-sarı-yeşil karması parlak rengiyle çekici bir gövdeye sahiptir. Yılanın üst kısmı, Eski ve Orta Çağ inanışındaki kadının şeytani özelliğinin bir vurgusu olarak kadın olarak betimlenir. Yılanın kadın oluşu, toplum tarafından kadın olmaya atanan "çekiciliğini kullanarak kandırma tutumu" rolüne de dayanır. Başka bir okumaya göre, bu kadın, İbrani mitlerinde geçen ve Adem’in ilk karısı olarak bahsedilen Lilith’i de simgeler. Yılan, Havva'yı kandırarak ona yasak meyveden uzatır. Tabloda, İncil'de anlatılanın tersine Adem, Havva'nın onu ikna etmesi sonucu meyveyi Havva'dan almaz. Michelangelo, Adem'i yasak meyveyi doğrudan ağaçtan kendisi alırken resmeder.


Resmin sağ tarafı dengelerin değiştiği, olumsuzluğun etkisinin hissedildiği, yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğu anlaşılan sol tarafın tamamen zıttı bir durumu yansıtır. Sol taraftaki yeşilliklerin ve iç açıcı manzaranın yerini, bu kısımda bitki örtüsünden yoksun sarı-açık yeşil renkli savanlar alır. Freskin sağında insanlık ilk günahını işlemesinin ardından Cennet Bahçesi'nden kovulmaktadır.


Pişmanlık ve utanç içindeki Adem ve Havva'nın bedenlerindeki olumsuz yönlü değişim çarpıcıdır. Sol tarafta canlı, güçlü ve sağlıklı görünen bedenleri bu kısımda biçimsiz ve yıpranmış görünür. Yüzlerinde ölümlü insana ait yaşlanmanın ilk belirtileri görülürken, onları etkileyen üzüntü ve utançtan çarpık ve kırışmıştır.

İncil'de anlatılana göre Cennet Bahçesi'ndeki çıplaklıklarıyla rahat olan Adem ve Havva, ilk günah sonrası çıplaklıklarının farkına varıp utanç duyar, aceleyle incir ağacının yapraklarıyla örtünmeye çalışırlar. Bu iş için Eski Ahit’i defalarca okuduğu söylenen Michelangelo, bu ayrıntıyı vurgulamaya da gerek duymaz. Bunun yerine Havva'yı mahcubiyetinden yüzünü kapatırken; Adem'i ise onu kovan eli kılıçlı meleğe yalvarır bir tavırla resmeder. Tablonun sağ tarafında aydınlık ve renkli olan tek figür bu melektir.


Eserin künyesi:

Orijinal adı: Peccato originale e cacciata dal Paradiso terrestre

Ressam: Michelangelo di Lodovico Buonarroti Simoni

Konum: Sistina Şapeli, Vatikan

Tarih: 1510

Dönem: Rönesans

Alt grup: Yüksek Rönesans

280 cm × 570 cm, fresk