Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Dünya Şairi Nazım Hikmet Anılıyor

Eserleri dilden dile çevirilen dünya şairi Nazım Hikmet, ölümünün 61. yılında anılıyor.

AZE Haber Ajansı

ANKARA - 15 Ocak 1902'de Selanik'te dünyaya gelen ve 3 Haziran 1963'te çok sevdiği yurduna hasret olarak Moskova'da hayata veda eden usta şair Türkiye genelinde etkinliklerle anılıyor.

Nazım Hikmet Ran kimdir?

15 Ocak 1902'de Selanik'te dünyaya geldi. İlkokul eğitimini Göztepe Taş Mektebinde tamamlayan Ran, ortaokulu Galatasaray Lisesi'nde okudu ve 1917'de Nişantaşı Lisesi'nden mezun oldu.

Çocukluk yıllarında dedesi Nazım Paşa'nın etkisiyle şiirle ilgilenmeye başlayan Nazım Hikmet, ilk şiiri "Feryad-ı Vatan"ı 11 yaşında kaleme aldı.

Denizciler için yazdığı "Bir Bahriyelinin Ağzından" şiirinden etkilenen Bahriye Nazırı Cemal Paşa'nın desteğiyle liseden sonra Heybeliada Bahriye Mektebi'ne girdi. Bahriye Mektebi'ni 1919'da bitiren Ran, Hamidiye kruvazörüne stajyer güverte subayı olarak atandı. 1921 yılında, çeşitli nedenlere bağlı olarak orduyla ilişiği kesildi.

Milli Mücadele'ye katılmak üzere 1920'de ailesinden habersiz Anadolu'ya geçen Ran, daha sonra Batum üzerinden Moskova'ya giderek Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi'nde iktisat ve siyasal bilimler eğitimi aldı.

Yurda dönüşünün ardından Aydınlık dergisinde çalışmaya başlayan ünlü şair, yazı ve şiirlerinden dolayı 15 yıllık mahkumiyet cezası aldı. Kararın ardından Sovyetler Birliği'ne giden Nazım Hikmet, 1928'de Af Kanunu'ndan yararlanarak Türkiye'ye döndü. 1938 yılında 28 yıl hapis cezasına çarptırılan ve 12 sene tutuklu kalan Nazım Hikmet, Barışseverler Cemiyeti'nin kuruluşunda yer alarak, 1950'de yeniden Sovyetler Birliği'ne gitti.

Nazım Hikmet Ran'ın hayata vedası

Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi olan ve hakkında açılan 11 davadan yargılanan Nazım Hikmet Ran, 1951'de Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkarıldı. Usta şair, hayatının geri kalanını Sofya, Varşova ve Moskova'da geçirdi.

Hayatı boyunca sayısız esere imza atan büyük şair, 3 Haziran 1963'te kalp krizi sonucu yaşama veda ederek, Moskova'da toprağa verildi. Nazım Hikmet Ran, 5 Ocak 2009'da Bakanlar Kurulu kararıyla yeniden Türk vatandaşlığına kabul edildi.

Yazın hayatı

Nazım Hikmet'in, hece vezniyle yazdığı ilk şiirleri "Yeni Mecmua", "İnci", "Birinci Kitap", "İkinci Kitap" gibi dergilerde yayımlandı. Yazdığı şiirleri, Bahriye Mektebi'nde öğretmeni olan Yahya Kemal Beyatlı'ya gösterip eleştirilerini alan Ran, 1920'de Alemdar Gazetesi'nin düzenlediği yarışmada "Bir Dakika" adlı şiiriyle birincilik kazandı.

"Aydınlık", "Resimli Ay", "Hareket", "Resimli Her şey" ve "Her Ay" adlı dergilerde çok sayıda yazıya imza atan Ran'ın eserleri 50'den fazla dile çevrildi.

Sovyetler Birliği'nde yaşadığı yıllarda hece ölçüsünden ayrılan Ran, şiirlerinde serbest ölçüyü benimseyerek, Mayakovski ve fütürizm taraftarı genç Sovyet şairlerden etkilendi.

Cezaevine girdiği yıllarda yazıları yayınlanmayan şairin bazı şiirleri, 1940'lı yıllarda çeşitli dergilerde İbrahim Sabri, Mazhar Lütfi takma adlarıyla imzasız olarak okuyucuyla buluştu. 1949 yılında cezaevindeyken Ahmet Oğuz Saruhan takma adıyla "La Fontaine'den Masallar" isimli kitabını çıkartan Nazım Hikmet'in eserleri, kendi ülkesinde 29 yıl boyunca basılmamıştı.

Nazım Hikmet Ran'ın, "Kurtuluş Savaşı Destanı", "Rubailer", "Memleketimden İnsan Manzaraları", "Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar", "Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar", "Kuvayi Milliye", "Sevdalı Bulut", "Nazım ile Piraye", "Hikayeler", "Piraye'ye Mektuplar", "Henüz Vakit Varken Gülüm"ün de aralarında bulunduğu çok sayıda eseri vefatından sonra yayımlandı.

Nazım Hikmet'in imzasını taşıyan "Bir Ölü Evi", "Unutulan Adam" ve "Ferhat İle Şirin"in de aralarında bulunduğu 22 tiyatro eseri, Türkiye'nin yanı sıra dünyanın çeşitli ülkelerinde sahnelendi. 

Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı olan Nazım Hikmet'in şiirleri, Ahmet Kaya, Ruhi Su, Edip Akbayram, Fikret Kızılok, Cem Karaca, Fuat Saka, Zülfü Livaneli gibi sanatçıların yanı sıra, yabancı sanatçı ve müzik grupları tarafından da bestelenerek seslendirildi.