Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

"Öldüğü yanına kâr kaldı algısıyla yeni kadın cinayetlerini teşvik eder"

Kayseri Kadın Hakları Merkezi Başkanı Eylem Sarıoğlu, kadın cinayetleri davalarında verilen "haksız tahrik" indirimlerinin, yeni kadın cinayetlerini teşvik edeceği uyarısında bulundu.

Burcu Yıldırım

ANKARA- Pınar Gültekin davasında katil Cemal Metin Avcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının "haksız tahrik"le 23 yıla indirilmesi, büyük tepki topladı. Kayseri Kadın Hakları Merkezi Başkanı Eylem Sarıoğlu, haksız tahrik indirimlerinin kadın cinayetlerini teşvik ettiğine işaret ederek, “Hiç kimse bu kararlarla failleri engelleyemez. Toplumda 'Öldüğü yanına kâr kaldı' algısıyla birlikte yeni kadın cinayetlerini teşvik edici bir durum oluşur. Kadınlar da bu kararların sonucunda daha kolay öldürülme riskleri ile karşı karşıya kalacak" uyarısında bulundu.

Avukat Sarıoğlu, kadın cinayeti davalarında sıkça gündeme gelen "haksız tahrik" indirimi konusunda GAZETE DURUM'a şu açıklamaları yaptı:

Cezanın hafifletilmesine dayanak yapılıyor: Bütün kadın cinayetleri dosyasında erkeklerin cezasının hafifletilmesi için haksız tahrik indiriminin dayanak edildiğini görüyoruz. Karşımızda şiddet görmüş ve öldürülen bir kadın var ve o kadının kendisini savunma hakkı yok. Bu noktada öldürülen kadın bir de yaşam tarzından tutalım da o fiilin gerçekleştiği esnadaki sözlerine, davranışlarına kadar yargılanıyor. Kadının kendisini savunamayacağı bir yerde erkekler  kendilerini savunmak üzere 'bana hakaret etti, erkekliğime laf söyledi, ahlâksız bir yaşam sürüyordu' gibi gerekçeleri kullanıyor.

Erkeklerin sinirliliği şiddetin gerekçesi yapılıyor: Ceza yargılamasında haksız tahrik indirimini ortadan kaldıran bir şeyi hukukçular olarak savunamayız ama böyle dosyalarda her zaman kadınların aleyhine kullanılıyor. Mahkemelerin kadın cinayetlerinde hemen haksız tahrik indirimine itibar ederek karar vermesi kabul edilebilir bir şey değil. Haksız tahrik indiriminde, gerçekte kişinin sinirlendirilmesine neden olacak bir olayın yaşanması gerekir. Ama zaten toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamadığı koşullarda, erkeklerin kadınların her davranışına sinirlendiğini biliyoruz. Üstelik bu sinirlilik hali de şiddetin gerekçesi yapılıyor! Bu durum, bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil.

Şiddetin boyutu artacak: Pınar Gültekin davasında ise sadece öldürme değil tasarlama da var. Mahkeme 23 yıl verdi ama 23 yıl bile bu olayda ödül gibi bir ceza. İnfaz yasasına göre de bakıldığında bu insanın cezası, içerde kaldığı süre de düşünüldüğünde 10 yılın biraz üzerinde olacak. Hiç kimse bu kararlarla failleri engelleyemez. Toplumda “öldüğü yanına kar kaldı” algısı oluşur ve yeni kadın cinayetlerini teşvik edici bir pozisyona getirir. Kadınlar bu kararların sonucunda daha kolay öldürülme riskleri ile karşı karşıya kalacak. Karşımızda daha cesaretli, bir kadın öldürdüğünde çok kolay toplum içine karışacağını düşünen bir erkek profili olacak ve buna bağlı olarak şiddetin boyutu artacak. Dolayısıyla bu durum kadınları içine kapanık, itiraz etmeyen bir hale dönüştürülebilir. Maalesef erkek yargı sistemi, mağduru mağduriyetiyle baş başa bırakıyor. Bu kararın bozulması için elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz.




Haksız tahrik indirimi verilen davalar

Son olarak Pınar Gültekin kararıyla yeniden gündeme gelen ve toplumda geniş tepki uyandıran haksız tahrik indirimine konu olan davalardan bazıları şöyle:

Katledilen Pınar Gültekin: Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i öldüren sanık Cemal Metin Avcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, tahrik indirimi uygulanarak 23 yıla indirildi. Tutuksuz yargılanan sanıklara da beraat kararı verildi. Gültekin'i yakan Avcı, üzerine beton döktükten nehre atmıştı. Adli Tıp Raporlarına ve sanığın birbiriyle çelişkili savunmalarına rağmen mahkemenin, 'haksız tahrik' indirimi avukat Rezan Epözdemir tarafından “Utanç verici” olarak nitelendi. Bu duruma göre sanık Avcı, cezaevinde 14.5 yıl kalacak.

Sokak ortasında vurulan Y.O.: Koruma kararına rağmen sokak ortasında vurulan ve 22 kez ameliyat geçirip tek gözünü kaybeden Y.O.'nun davasında sanık Ömer Faruk A., haksız tahrik indirimi aldı. Ömer Faruk A.'nın 14 yıl hapis cezası, uygulanan indirimlerle 7 yıl 6 aya düşürüldü. Tutuksuz yargılanan dışarıdan tacizlerini sürdüren Berkcan A. ile Yunus E.’nin ise beraatına karar verildi.

Boşanmak isteyen eş: Kocaeli'nin Körfez ilçesinde boşanmak isteyen eşi Elif Yavuz'u çocuklarının gözü önünde tabancayla vurarak öldüren polis memuru İbrahim Yavuz'un ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, "haksız tahrik indirimi" ile 24 yıla indirildi.

Kapısının önünde vurulan Fatma Şengül: İstanbul Maltepe Gülensu Mahallesi'nde işe gitmek için çıktığı evinin önünde, aynı işte çalıştığı Zeynel Akbaş tarafından öldürülen Fatma Şengül'ün davasında, “haksız tahrik” indirimi verildi. Akbaş'a indirimle 18 yıl ceza verilmesi üzerine Şengül'ün kızı Açelya Şengül fenalaşmıştı. Baba da şöyle isyan etmişti: “Çocuğum kapısının önünde vuruldu, 18 yıl adalet mi? Sana bağırıyorum hakim!”

Telefon görüşmesi bahane edilen Saliha: Konya'da, eşi Saliha Gizem Tatlısert ve eşinin iş arkadaşı Abdülkerim Ü.'yü tabancayla vurarak yaralayan Zafer Tatlısert'e verilen hapis cezasında “haksız tahrik” indirimi uygulandı. Tatlısert'e verilen 21 yıl 9 ay hapis cezasının gerekçeli kararında indirim, “Saliha Gizem Tatlısert'in, Abdülkerim Ü. ile yaptığı telefon görüşmelerine dayandırıldı.

Darp edilen Fevziye Cengiz: Yargıtay, İzmir'de gözaltına alınıp, götürüldüğü polis merkezinde darp edilen Fevziye Cengiz davasında 7 yıl sonra kararını açıkladı. Üst mahkeme, polis memurları H.Y. ve B.S.'ye 'darp' suçundan verilen 1 yıl 3'er aylık hapis cezalarını 'haksız tahrik indirimi' uygulanmadığı gerekçesiyle bozdu.

Okul bahçesinde katledilen Sosin: Bursa'da Jandarma Astsubay Okulu'nun bahçesinde tartıştığı Sosin Küçükgüven'i tabancasıyla vurarak öldürdüğü için tutuklu yargılanan Jandarma Uzman Çavuş Aydemir Koluaçık'a verilen müebbet hapis cezası tahrik ve iyi hal indirimleriyle 15 yıla düşürüldü. Bahçede yapılan incelemede boş 10 kovan bulundu. Katil Aydemir Koluaçık, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Sanık avukatı Sosin Küçükgüven ile Aydemir Koluaçık arasında geçen telefon konuşmaları ve olay anındaki tartışma nedeniyle eylemin tahrik altında işlendiğini öne sürerek tahliye talebinde bulundu. Aydemir Koluaçık da mahkemede yaptığı son savunmasında, pişman olduğunu öne sürerek tahliyesini istedi. Mahkeme heyeti, Aydemir Koluaçık hakkında ömür boyu hapis cezası verdi. Sonra "tahrik indirimi" uygulayıp cezayı 18 yıla indirdi. Ardından da "iyi hali" indirimi yaparak hapis cezasını 15 yıla düşürüldü.

Elif Uzun: İstanbul'da birlikte yaşadığı Elif Özde Uzun’u bıçaklayarak öldüren Erhan Taslı’nın yargılandığı davada, Taslı’ya “haksız tahrik” indirimiyle 18 yıl hapis cezası verdi.

Ayşe Tuba Arslan: Eskişehir’de boşandığı eşi Ayşe Tuba Arslan’ı “canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme” suçundan yargılanan eski eşe verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kararını bozan istinaf mahkemesi, sanığı haksız tahrik indirimiyle 24 yıl hapis cezasına çarptırdı. Eskişehir'de Vişnelik Mahallesi'ndeki anaokulunda yardımcı personel olarak çalışan iki çocuk annesi Ayşe Tuba Arslan, evine dönerken 6 ay önce boşandığı Yalçın Ö.'nün saldırısına uğramıştı. Eski eşini satırla yaralayan Yalçın Ö., kaçmaya çalışırken çevredekiler tarafından darp edilmişti. 23 kez şikayette bulunan ve çantasında son şikayet dilekçesiyle ağır yaralanan Arslan, hastaneye kaldırılmış ve 44 gün süren hayat mücadelesini kaybetmişti.