Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789

Başka annelerin de canı yanmasın!

Serpil Erfındık'ın boşadığı eşi tarafından öldürülmesi nedeniyle "yeterli önleyici ve koruyucu tedbirleri almadıkları" gerekçesiyle görevi ihmal suçlaması yöneltilen kamu görevlilerinin yargılanmasına başlandı. Türkiye'de bir ilk olan dava, kadın cinayetlerinin hız kesmesinde umut ışığı yaktı.

Semra İğtaç

İZMİR- Serpil Erfındık'ın boşadığı eşi tarafından öldürülmesi nedeniyle "yeterli önleyici ve koruyucu tedbirleri almadıkları" gerekçesiyle görevi ihmal suçlaması yöneltilen kamu görevlilerinin yargılanmasına başlandı. Türkiye'de bir ilk olan dava, kadın cinayetlerinin hız kesmesinde umut ışığı yaktı. Anne Tülay Aksakal, ihmal suçlamasıyla kamu görevlilerinin yargılanmasıyla ilgili,  "Başka annelerin de canı yanmasın. Başka yavrular da annesiz kalmasın" değerlendirmesini yaptı.

Dokuz Eylül Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim görevlisi 38 yaşındaki Serpil Erfındık, boşandığı 36 yaşındaki eşi Vedat Atik tarafından 15 Aralık 2013 günü, Buca İlçesi Kaynaklar Mahallesi'ndeki evinde, çocuğunun gözleri önünde bıçaklanarak öldürüldü. Vedat Atik, bir hafta sonra jandarma tarafından saklandığı yerde yakalanıp tutuklandı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, ailesi, yakınları ve çok sayıda merkezden avukat, Serpil Erfındık hayattayken sağlanamayan adaleti, başka kadınların öldürülmemesi için arıyor. 


Kamu görevlileri ilk defa "‘görevi ihmal" davası ile yargılanıyor

Şiddet gördüğü için eşinden boşanan Serpil Erfındık, boşandıktan sonra koruma kararı aldırmasına rağmen "korunamamıştı". Anayasa Mahkemesi (AYM), ilk kez bir kadın cinayetinde yeterli önleyici ve koruyucu tedbirleri almayan kamu görevlilerinin yargılanması gerektiğine karar verdi. Anayasa Mahkemesi'nin emsal kararının ardından, kamu görevlilerinin  bugün ilk defa "görevi ihmal" suçu ile Bayraklı Adliyesi'nde görülen davada yargılanmasına başlandı.

Duruşma 13 Aralık 'a ertelendi

İzmir 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Şehit Coşkun Erçin Polis Merkezlerinde görevli Başkomiser R.K.S, Buca Polis Merkezi Amirliği'nde görevli Başpolis Memuru G.İ.B, Şehit Coşkun Erçin Polis Merkezi'nde görevli polis memurları A.İ.Ö. ve G.B, Genel İdari Hizmetler memurları S.S. ve M.F.O, Uz. J. IV. Kad. Çvş. İ.Ö, suç tarihinde İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü olan Z.Y'nin şüpheli sıfatıyla yargılandığı dosyanın ilk duruşmasına,  sanıklardan  sadece A.İ.Ö. ve G.İ.B katıldı. İki sanığın ifadeleri alındıktan sonra sanık avukatlarının eksiklerin giderilmesi talebi üzerine, mahkeme heyeti talebi  kabul ederek duruşmayı 13 Aralık'a erteledi.


"Koruma kararı var iken benim kızım öldürüldü"

GAZETE DURUM'a konuşan Serpil'in ailesi ve arkadaşları, yaşanan ihmalleri ve alınmayan önlemleri anlattı. Bursa Karacabey'den İzmir'e gelerek ilk kez bir kadın cinayetinde yeterli önleyici ve koruyucu tedbirleri almayan kamu görevlilerinin yargılandığı davaya katılan Serpil Erfındık'ın annesi Tülay Aksakal, "Davacıyım suç duyurusunda bulunuyorum. Dava mutlaka devam etsin. Yine ifade verdim. İhmali olanlar cezalarını çeksinler. Hangi konuda olursa olsun, nasıl bir ceza alırlarsa alsınlar. Benim amacım şu, giden geri gelmiyor elbet. Hiçbir şey değişmeyecek ama en azından ileriki bir tarihte yaşanacak böyle bir olayda görevlerini, vazifelerini düzgün bir şekilde yapsınlar. Benim kızım korunamadı. Koruma kararı var iken  öldürüldü. Çok acı, kolay bir şey değil. Düzgün yapsalardı işlerini" dedi.


"23 sabıkalı kişi, öldürdükten sonra 'pişmanım' diyor"

"İyi hal ve pişmanlık" indirimlerine de karşıyım diyerek sözlerini sürdüren anne Tülay Aksakal, şöyle devam etti:

"23 sabıkası olan kişi, öldürüyor. Ondan sonra geliyor 'pişmanım' diyor. Veya bir takım elbise giyiyor, iyi halden indirim alıyor. Bunun mümkün olmaması gerekiyor ama maalesef ülkemizde oluyor. Hakimler kendi takdirini kullanıyormuş, hayır. Senin hakkın yok böyle bir takdir kullanmaya. Sen, bana soracaksın, bir anneye soracaksın. 'Ben buna bu cezayı veriyorum, sen ne diyorsun?' diyeceksin. Davanın görüldüğü ilk yıllarda, 2014'te, katilin kardeşi geldiğinde ayağı aksarken, 'Ayağına ne oldu?' diye soruyorsun. 'Küçük bir kaza geçirdim' cevabına 'Aaa geçmiş olsun' diyorsun. Mahkeme salonunda bana başın sağ olsun demedin." 


Bugün kabuk tutmuş bir yara tekrar deşildi

Anne Aksakal, kadın cinayetlerinin alınamayan önlemler yüzünden her geçen gün arttığına dikkat çekti. "1,5 yaşında annesiz kalan torunum neden karşı tarafa verildi?" diye soran Aksakal, "Başka Serpiller ölmesin diyorlar, Başka annelerin de canı yanmasın. Başka yavrular da annesiz kalmasın. Benim evladım öldürüldü. Ben onu ne kadar zor şartlarda okuttum. O bir üniversitede öğretim görevlisiydi. İki üniversite bitirmişti. 1,5 yaşında yavrusunu geride bıraktı benim yavrum. Bir de devlet mükafat olarak çocuğu da karşı tarafa verdi. Ben çocuğu da torunumu da alamadım. Düşünebiliyor musunuz? İşte acılar üst üste geldiği zaman insan doluyor. Bugün kabuk tutmuş bir yara tekrar deşildi" dedi.


"Savcı neden yargılanmıyor?"

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, emsal davanın ilk duruşması için Bayraklı Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Platform adına açıklama yapan Ayça Gülenç, Serpil Erfındık cinayetinde ihmali bulunan kolluk ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkililerinin yargılandığı dava için bir araya  geldiklerini belirterek, "Anayasa Mahkemesi kararının ardından kamu görevlileri hakkında görevi ihmal davası açıldı. Serpil Erfındık, boşandığı erkek Vedat Atik tarafından 2013'te, Buca’da bıçaklanarak öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak Serpil Erfındık’ın cenazesinden dava süreçlerine kadar takip ettik. Ve şimdi de ihmali olan sorumluların yargılandığı davanın takipçisi olacağız" dedi.

Polis, jandarma ve Aile Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü yetkililerinin Serpil Erfındık’ı tüm şikayetlerine rağmen korumadığı yönündeki emsal Anayasa Mahkemesi kararının ardından, kamu görevlilerinin ilk defa "görevi ihmal" suçlaması ile yargılanacaklarını dile getiren Gülenç, şunları kaydetti:

"Bu dava mücadelemiz için çok şey ifade ediyor. Çünkü kadınlar özellikle koruma altındayken öldürüldükleri zaman koruma görevlerini yerine getirmeyen yetkililerin yargılandığına tanık olmuyoruz. Anayasa Mahkemesi, bu kararı ile Serpil Erfındık’ı korumakla yükümlü olan başta jandarma ve polis olmak üzere Aile Bakanlığı yetkililerini soruşturma izni vermeyen İzmir Valiliği’nin bu kararının hukuka aykırı olduğunu söylemiş oldu. Bu mücadelemizin bir kazanımı. İşte bu yüzden yıllardır İstanbul Sözleşmesi’ni baz alarak etkin soruşturma ve kovuşturma süreçleri yürütülsün diyoruz. Yüksek Mahkeme'nin kararı tüm topluma, koruma altındayken öldürülen kadınların ölümünden devlet yetkililerinin de sorumlu olduğunu ve yargılanmaları gerektiğini açıkta göstermiştir. Bu devlet yetkililerinin yargılanmasının önemli bir kazanımımız olmasının yanında savcının da ihmali bulunan yetkililer arasında yer alması ve yargılanması gerekirdi. Çünkü savcı, uzaklaştırma kararının uzatılmasını isteyen Serpil Erfındık’ı 'Sen yine niye geldin? Bir de öğretim görevlisi olacaksın. Çan çan çan ne bu çene, ben zaten ameliyat olacağım rapor yazmam lazım sizinle mi uğraşacağız' diyerek odadan kovdu. Serpil Erfındık koruma kararının son günü Vedat Atik tarafından öldürüldü. Polisin, jandarmanın Aile Bakanlığı yetkililerinin ihmali var da Serpil’i odasından kovan savcının hiç mi suçu yok! Savcı neden yargılanmıyor? Yasaların daha etkin uygulanması için ve daha çok kadının yaşaması için Serpil Erfındık’ı odasından kovan savcı da yargılanmalı ve yargılanan herkes ceza almalı."