Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
123456789
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil yargılanacak
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
İbrahim Tatlıses, yürüyebilmek için tedaviye başladı
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
Ali Atay'ın sözleri sosyal medyayı ikiye böldü
123456789

Hasta 44 hükümlünün cezaevinde yaşamını yitirdiği iddia edildi

Hukukçular ve hekimler, 2022 yılının başından bu yana tahliye kararları engellenen 44 hükümlünün yaşamını yitirdiğini iddia etti.

Burcu Yıldırım

ANKARA- Hukukçular ve hekimler, 2022 yılının başından bu yana tahliye kararları engellenen 44 hükümlünün yaşamını yitirdiğini iddia etti. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği'nden avukat Hülya Yıldırım, bilimsel olmayan adli tıp raporları ile cezaevlerinde insanların ölüme terk edildiğini savunarak, "Hiç şüphesiz bu ölümlerin sorumlusu siyasi kararlar veren yargı, mahpusların sağlığa erişim hakkını engelleyen cezaevi yönetimleri, hukuk dışı raporlara imza atan Adli Tıp Kurumu (ATK) ve tüm bunlarında üstünde bulunan Adalet Bakanlığı'dır" dedi. 

İnsan Hakları Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği, Demokrasi İçin Hukukçular, Toplumsal Hukuk, Türk Tabipleri Birliği (TTB) İnsan Hakları Kolu, Ankara Tabip Odası (ATO) İnsan Hakları Komisyonu, Mülkiyeliler Birliği'nde ortak basın toplantısı düzenledi. 

"Hastalığı KOAH'a döndü" 

Hapishanelerden sürekli ölüm ve hastalık haberleri geldiğine dikkat çeken avukat Hülya Yıldırım, Adli Tıp Kurumu tarafından verilen ve bilimsel olmayan raporlarla ayrımcı bir infaz rejimi uygulandığını söyledi. Son zamanlarda yaşamını yitiren tutuklulardan astım hastası olan Bazo Yılmaz’ın hastalığının, 25 gün süren gözaltı süresi içerisinde, kapalı spor salonunda elverişsiz, sağlık ve hijyenden uzak koşullardan dolayı KOAH'a döndüğünü anlatan Yıldırım, "Tek başına hayatını idame ettiremeyen ve oksijen cihazına bağlı yaşamaya çalışan Yılmaz'ın Adli Tıp Kurumu'na 2021 yılında yaptığı başvurusu ise 'Cezaevinde kalabilir' denilerek reddedildi. Yılmaz’ın ölümünden beş gün önce Elazığ 1 No'lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tutulan hastane raporlarına rağmen 5 yıldır tahliye edilmeyen hasta ve yüzde 96 engelli İbrahim Yıldırım, yaşamını yitirdi. 5 yıldır hastalıklarına ve hastane raporlarına rağmen tahliye edilmeyen Yıldırım’ın, beyninde tümör bulunuyordu ve geçirdiği ameliyatlar nedeniyle sağ gözünü kaybetmişti. Sol gözünde ise yüzde 49 görme kaybı vardı. Yıldırım’ın ölümünden iki gün önce ise 60 yaşındaki Mehmet Candemir, tutuklu bulunduğu Giresun Espiye L Tipi Kapalı Cezaevi’nde yaşamını yitirdi" diye konuştu. 

"Ölümler, düşman ceza hukukunun devamı" 

Yıldırım, sadece 2022 yılının başından bu yana cezaevlerinde, aralarında tahliyeleri ATK tarafından engellenen hasta tutukların da bulunduğu 44 tutuklu ve hükümlünün yaşamını yitirdiğini ileri sürdü. Bu ölümlerin hiçbirinin doğal ölüm olmadığını dile getiren Yıldırım, "Bu ölümler, düşman ceza hukukunun devamı olan düşman infaz rejiminin sonucuydu. Hasta mahpusların erken tanı alması, tedavi süreçlerinin aksamaması, sağlıklarının düzenli olarak izlenmesi, tedavi olabilmeleri konusunda insani bir yaklaşımın esas alınması gerekliyken bunun aksi uygulamalar gerçekleştirilmesi cezaevi yönetimlerinin sorumluluğunu doğurmaktadır" dedi.

"Birçok mahpus hayatını kaybediyor" 

Yıldırım, şöyle devam etti:

"Yüzde 87 engellilik raporu bulunan 83 yaşında konuşamayacak kadar hasta olan Mehmet Emin Özkan ve Kocaeli Adli Tıp Kurumu'nun 'cezaevinde kalamaz' raporuna rağmen Aysel Tuğluk hakkında 'cezaevinde kalabilir' raporu veren ATK’nin bağımsızlığını ve bilimselliğini sorguluyoruz. ATK’nin verdiği raporlar sonucu birçok mahpus ya cezaevinde ya da infaz erteleme kararı sonucu tahliyesinden çok kısa zaman sonra hayatını kaybetmektedir. 

Hasbelkader ATK’nin cezaevinde kalamaz raporu verdiği hasta mahpuslar bu sefer yasadaki 'toplum güvenliği' düzenlemesi sebebiyle emniyet müdürlüklerinin yazdığı raporlar yüzünden ölüme terk edilmektedir. Bunun en canlı örneği, ATK’nin 'Cezaevinde kalamaz' raporuna rağmen Kızıltepe TEM Şube Müdürlüğü'nün, 'toplum güvenliği bakımından tehlikeli' yanıtı sebebiyle tahliye olması engellenen Metris R Tipi Cezaevi’nde tutulan yüzde 98 engelli hasta tutuklu Serdal Yıldırım’dır. Yani sistemin her bir parçası bu tahliyeleri ve aslında yaşam hakkını engellemek üzere tavır geliştirmektedir. Hiç şüphesiz bu ölümlerin sorumlusu siyasi kararlar veren yargı, mahpusların sağlığa erişim hakkını engelleyen cezaevi yönetimleri, hukuk dışı raporlara imza atan ATK ve tüm bunlarında üstünde bulunan Adalet Bakanlığı'dır."

Ölümlerin olağanlaştırılmasına izin vermeyeceklerini vurgulayan Yıldırım, hak ihlaline sebep olan uygulamalara son verilmesi için adım atılması çağrısında bulundu.