Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789

Prof. Dr. Uysal: Et ve süt bulmak sorun olacak

Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Uysal, Gazete Durum'a yaptığı açıklamada, artan girdi maliyetleriyle baş edemeyen üreticinin hayvanını kesime gönderdiğini, radikal önlemler alınmaması durumunda et ve süt bulmanın zorlaşacağını söyledi. Tarım arazilerinin farklı amaçlarla kullanıldığına dikkat çeken Uysal, tarımda ürün ve bölge bazında stratejilere ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Deniz Dalgıç

ANKARA- Dokuz Eylül Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Uysal, hükümetin et ve sütte bir dizi köklü önlem almasının önemine dikkat çekerek, “Radikal önlemler alınmazsa et ve süt bulmada sorun yaşanacak” diye konuştu. 

Uysal, Gazete Durum'a yaptığı açıklamada, Ulusal Süt Konseyi’nin yeni çiğ süt fiyatları ile et üretimini değerlendirdi. Ulusal Süt Konseyi, 1 Nisan’dan geçerli çiğ süt tavsiye satış fiyatını, 5.70 lira olarak belirlemişti. Konsey, 15 Mayıs’tan itibaren çiğ süt satış fiyatını 7.50 liraya yükseltti.

Uysal, sütteki zamla ilgili olarak “Üretim sürecindeki maliyetler sürekli yükseliyor. Hayvan beslemede kullanılan yeme karıştırılan maddeler ithal ediliyor. Dolayısıyla döviz kurundaki artış yem fiyatlarını da artırıyor. Döviz kuruna bağlı olarak yemin yanı sıra akaryakıt, köprü, yol gibi ikincil maliyetler de artıyor. Bu da ürün fiyatının yükselmesine yol açıyor” diye konuştu. 

Uysal, hayvancılıkta maliyetin yüzde 70’inin yemden kaynaklandığını belirterek, “Elektrik, sulama, mazot hatta ambalaj maliyetlerindeki artışlar da çiftçiyi olumsuz etkiliyor. Litresi 5.70 liradan 7.5 liraya çıkan çiğ süt fiyatlarının artmasının bir diğer nedeni de iş gücü” dedi.

Süt ürünlerinin fiyatlarının artmaya devam edeceğini belirten Uysal, “Bu kısır döngünün çözülebilmesi için döviz kurlarında istikrar sağlanması gerekiyor. Döviz kurunda istikrar sağlanabilmesi için Türkiye’nin ekonomi politikalarını ve Merkez Bankası’nın para politikalarını bilimsel zemine oturtarak güvenilir olması lazım” diye konuştu. 

Konseyin, çiftçinin maliyetlerine bakarak fiyatlandırma yaptığını vurgulayan “Anormal dönemlerde normal politikalarla çözüm üretemezsiniz. Anormal dönemlerde yeni ve radikal önlemlere ihtiyaç duyulur. Süt karlı olmaktan çıktığı için üretici hayvanlarını kesime gönderiyor. Radikal önlemler alınması gerekiyor. Bir süre sonra sadece süt değil et de bulunması sorun olacak” dedi. 

Süt fiyatının hayvansal üretim ve süt üretiminin devamlılığı için önemli olduğunu vurgulayan Uysal, çiftçinin maliyet artışlarının fiyatlara yansımasının kaçınılmaz olduğunu söyledi. .

Tarım arazileri farklı amaçla kullanılıyor

Uysal, tarım arazilerinin hatalı kullanımına da dikkat çekerek, çiftçi para kazanamadığı için tarım arazilerinin farklı amaçlarla kullanıma açıldığını anlattı. Uysal, tarım arazilerinin bir kısmının konut yapımına ve imara açıldığını söyledi. 

Uysal, Türkiye’de son birkaç yıldır yaşanan kuraklığa işaret ederek, bu nedenle arazileri normal yolla sulama olanağının kalmadığını söyledi. Çiftçilerin bankaya olan kredi borçlarının sürekli arttığına değinen Uysal, “Borcunu ödeyemeyen çiftçi sayısının çok olduğunu, çok sayıda traktörün satışa çıktığını duyuyorum” dedi.

Türkiye’nin bütünsel ve sektörel politikaya ihtiyacı olduğunu kaydeden Uysal, “Tarımda bölge ve ürün bazında stratejilere ihtiyaç var” dedi. Üreticiye verilen desteklerin yetersiz olduğunu vurgulayan Uysal, “Türkiye tarımındaki yapısal sorunların parasal önlemlerle çözülebilmenin çok ötesine geçtiğini de belirtmek isterim” dedi.