Anadolu'dan Esintiler Türk Caz Musikisi Turnesi
Anadolu'dan Esintiler Türk Caz Musikisi Turnesi
Adana'da Puduhepa Sergisi Açıldı
Adana'da Puduhepa Sergisi Açıldı
Rossini'nin II. Mehmet operası AKM'de
Rossini'nin II. Mehmet operası AKM'de
Azerbaycan Atabeyleri belgesel filminin galası yapıldı
Azerbaycan Atabeyleri belgesel filminin galası yapıldı
123456789
Anadolu'dan Esintiler Türk Caz Musikisi Turnesi
Anadolu'dan Esintiler Türk Caz Musikisi Turnesi
Adana'da Puduhepa Sergisi Açıldı
Adana'da Puduhepa Sergisi Açıldı
Rossini'nin II. Mehmet operası AKM'de
Rossini'nin II. Mehmet operası AKM'de
Azerbaycan Atabeyleri belgesel filminin galası yapıldı
Azerbaycan Atabeyleri belgesel filminin galası yapıldı
123456789

Ender hayvanlar hâlâ tutsak!

Ender görülen vahşi hayvanların, Ankara'da bir AVM'de tutsak edilmeleri, hayvan severlerin tepkisine neden oldu.

Hazal Aktaş

ANKARA- Hayvanların, doğal ortamlarından koparılmalarına, ticari amaçlarla satın alınarak demir parmaklıklar veya cam fanuslarda yaşamaya mahkum bırakılmalarına hayvan hakları savunucularının tepkileri sürüyor. Vahşi yaşam alanında ender bulunan hayvanlar, imza kampanyalarına rağmen Ankara Nata Vega Alışveriş Merkezi'nde sergilenmeye devam ediyor.

AVM'nin adrenalin dünyası bölümünde nesli tükenmekte olan Serval kedisi, Femish Dev Tavşanı, Altın Kafalı Arslan Tamarin, Evcil Dağ Gelinciği, Marmoset, Altuni Sülün, Nil Timsahı, Parma Wallaby, Gila Canavarı, Mojave Çıngıraklı Yılanı, Çöl Engereği, Goliath, Altın Ok Kurbağası, Afrika Dev Kırkayağı, Kafesli Piton gibi çeşitli türlerdeki hayvanlar sergileniyor. 

Patika Derneği kurucularından İsmail Erdoğan, hiçbir hayvanın kapalı alanlarda tutulmaması gerektiğini vurgulayarak, “Bu bir AVM ya da Hayvanat Bahçesi olmuş önem arz etmez. Yaradılış ya da evrim fark etmez, doğan her canlı özgür ve eşit yaşam hakkına sahiptir, Fanuslarda, kafeslerde değil, bedenlerinin tüylerinin ve türlerinin doğduğu ürediği ve yaşadığı florada yaşaması en vazgeçilmez haklarıdır, tüm türlerin. Nasıl ki suda yetişen bir nilüfer toprakta olmuyor, suda yaşayan bir balık, karada yaşayamıyor ise, bu listede sayılan canlıların hiçbiri hayatlarını fanuslarda ya da kafeslerde geçirmemeli” dedi.

Patika Doğa ve Yaşama Saygı Derneği kurucularından İsmail Erdoğan, Gazete Durum'un “hayvanların doğal ortamlarından uzaklaştırılarak kapalı bir alanda (AVM) tutulmaları" hakkındaki sorularını şöyle yanıtladı:

Hayvanların mutsuz olması ömürlerini ne derece etkiler?

Hayvanların mutsuzluğu, insanların mutsuzluğundan çokta farklı değildir. 1973 yılında kabul edilen, Dünya Hayvan Hakları Bildirgesi'ne göre; hayvanlar hissiyatlı, duygusal ve düşünebilen varlıklardır.

Bir insan mutsuzken ne kadar ömründen yiyorsa, hayvanlarda aynı şekilde hüzünlü, moralsiz ve mutsuz olduklarında daha kızgın, daha saldırgan, daha toplumdan izole hale gelirler ki, bir bitki bile mutlu iken çiçek açıyor, hayvanın mutsuzluğu, sadece tokluk değil, en çok ihtiyaç duydukları sevgi eksikliğinden kaynaklıdır. Onlar karşılıksız seviyor ve sınırsız seviyor, Nefret sevgiden baskın bir duygu ama insan için; lütfen hayvanları sevin ve kimsesiz yok olmalarında pay sahibi olmayın, ne de olsa dünyayı sevgi kurtaracak.

Hayvanların doğal ortamlarından uzaklaştırılarak AVM' lerde tutulmaları konusunda sizce ne yapılmalı?

Bu konu ile ilgili yapılması gereken, tüm tür ve ırkların ülkede yaşam haklarına sahip çıkabilecek bir yasa yapılıp, uygulayıcı bakanlık ve kurumların sürekli denetim yapması, usulsüz ve yasak uygulamalarda, en yüksek cezaları uygulamalıdır. Cezasız kalan her suç ki, bu hayvanların kaçak yollardan ülkeye sokuluşu, bir podyumda sergilenişi, yaşam ve özgürlük haklarına saygı gösterilmeyişi ayrı ayrı fazlası ile suç teşkil ederken, kurumlar bunu görmezden gelmektedir.

Birçok imza kampanyası yapılıyor. Ama buna rağmen bu tarz olaylar devam ediyor. Bunun nedeni nedir?

Ülkemizde yapılan imza kampanyaları ne yazık ki sonuç alınamayan, yasal bir karşılığı olmadığı için görmezden gelinen, şu an ki konjonktürde, işleyişin çok yavaş ve kişilere özel uygulamalar olması sebebiyle herhangi bir yaptırımı olmamaktadır. Eğer sonuç alınmak isteniyor ise, sorunların çözümü için, sorumlu bakanlık ve cumhurbaşkanlığı nezdinde bu kampanyaların görülmesi ve bilinmesi gerekmektedir. Her gün binlerce imza kampanyası düzenlenmekte fakat, bu kampanyalardan ülke yönetiminin hiç haberi olmamaktadır. Yönetim tarafından muhatabı oldukları, bildikleri kampanyalara çözümlü ya da çözümsüz dönüş yapılmakta. İmza kampanyası ile birlikte yoğun Cimer şikayetleri büyük önem arz etmektedir.

Hayvan Hakları Türkiye'de gözetiliyor mu?

2004 yılında çıkan 5199 nolu ve 2021 yılında çıkan 7332 nolu kanunlar çerçevesinde, ülkemiz son 15 yılda algısal anlamda çok daha farklı bir yere geldi. Örneğin 18 yıl önce zehirli kıyma ve ateşli silah için bütçe çıkaran belediyeler, barınaklar kurdu, kısırlaştırmalar yapıldı. Yetersiz ve çok az olmakla birlikte bin 389 belediyenin 200 tanesinde bakımevi ve kısırlaştırma merkezi vardır. Bin 200 belediye, 18 yıldır hiçbir şey yapmamış, merkezlerden topladığı hayvanları başka belediye bölgelerine, dağlara, ormanlara atmıştır. Üremenin artıp, beslenemeyen hayvanların şehir merkezlerine gelmesiyle birlikte birçok sorun çıkmıştır ortaya. Halkımızın yüzde 90 oranda sokak hayvanlarıyla ilgili görüşü, yaşasınlar ve sevilsinler olmakla birlikte yüzde 10 gibi bir azınlık, itlaf ve zehirleme gibi öldürücü işlerden bahsetmektedir. Hak savunucusu az olmakla birlikte, sokak hayvanlarını seven kişi sayısı her geçen gün artmaktadır.