Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789

Can Atalay'ın tahliye talebine red

Cezaevinde tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ın tahliye edilmesi için yapılan başvuru, Yargıtay tarafından reddedildi.

AZE Haber Ajansı

ANKARA- Cezaevinde tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ın tahliye edilmesi için yapılan başvuru, Yargıtay tarafından reddedildi.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davası kapsamında 18 yıl hapse mahkum edilen, 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde milletvekili seçilen Can Atalay hakkında, avukatının yargılamanın durması ve tahliyesine yönelik talebini karara bağladı.

Buna göre, şartları oluşmadığı gerekçesiyle Atalay'ın tahliye ve hakkındaki yargılamanın durması istemi reddedildi.

Sanığın, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 312. maddesinde belirtilen "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçundan yargılandığı anımsatılan kararda, Anayasa'nın 83 ve 14. maddeleri kapsamında yasama dokunulmazlığına ilişkin değerlendirme yapıldığı belirtildi.

Yasama dokunulmazlığına ilişkin Anayasa'nın 83. maddesinde iki istisna bulunduğuna işaret edilen kararda, bunlardan ilkinin "ağır cezayı gerektiren suçüstü hali", ikincisinin ise "seçimden önce soruşturulmasına başlanmış olmak kaydıyla Anayasa'nın 14. maddesindeki durumlar" olduğuna işaret edildi.

Anayasa'nın 14. maddesi kapsamına hangi suçların gireceğine Anayasa koyucunun somut bir niteleme yapmadığı aktarılan kararda, bu durumun yargı içtihatlarına bırakıldığı belirtildi.

Kararda, "Anayasa koyucunun iradesinin, milletvekilinin Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına kasteden bir faaliyette bulunduğu takdirde dokunulmazlıktan yararlanmaya devam etmemesi gerektiği yönünde olduğu açıktır" değerlendirmesinde bulunuldu.

"TAKSİM DAYANIŞMASI ÜYESİ"

Gezi Parkı nedeniyle yürütülen eylemlere ilişkin yerel mahkeme kararına atıf yapılan Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararında, eylemler sırasında 78 ilde 746 kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlendiği, 280 iş yeri, 259 özel araç, 103 polis aracı, 1 konut, 1 polis merkezi, 5 kamu binası, 12 parti binası ve çok sayıda kamu malının zarar gördüğü anımsatıldı.

Yerel mahkemece Atalay'ın, "bir plan dahilinde yürütülen kalkışma hareketinin başlaması ve tüm ülke sathına yayılarak derinleşmesi kapsamında faaliyette bulunduğu"nun kabul edildiği kaydedilen kararda, Atalay'ın şiddet olaylarının tırmanmasına zemin hazırlayan Taksim Dayanışması'nın etkili üyelerinden olduğu ve atılı suçların "asli faili" kabul edilen Osman Kavala ile irtibatı bulunduğu bildirildi.

Kararda, yargılamanın genel hükümlere göre devam etmesi gerektiği belirtilerek, şu ifadeler kullanıldı:

"Sanığın üzerine atılı cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme suçunun Anayasa'nın 14. maddesi kapsamında yer alması ve soruşturmasına seçimden önce başlanmış olması dikkate alındığında, Anayasa'nın 83. maddesinin ikinci fıkrası ikinci cümlesi uyarınca yasama dokunulmazlığından faydalanamayacağı kanaatine varılmakla, yargılamanın genel usul hükümlerine göre devam etmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır."

ATALAY HAKKINDAKİ DAVANIN GEÇMİŞİ

Can Atalay, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde Gezi eylemlerine ilişkin davada yargılanmış ve TCK'nin 312. maddesindeki "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçuna "yardım eden" sıfatıyla katıldığı gerekçesiyle 18 yıl hapse mahkum edilmişti.

Mahkemece, davanın diğer sanıkları Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala ağırlaştırılmış müebbet, Ayşe Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi de Atalay gibi "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18'er yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin 8 sanık hakkındaki mahkumiyet kararını hukuka uygun bulmuştu.