Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Büyük Marmara Depremi'nin 23. yılı...

Türkiye'nin yakın tarihinin en büyük felaketi olarak gösterilen 17 Ağustos Depremi'nin üzerinden 23 yıl geçti. Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde 17 Ağustos 1999 sabahı saat 03.02'de gerçekleşen ve 45 saniye süren 7,6 büyüklüğündeki depremde çok sayıda can ve mal kaybı yaşandı. Meclis Araştırması Komisyonu'nun Temmuz 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti.

Kardelen Eda Demirkıran

ANKARA- Türkiye'nin yakın tarihinin en büyük felaketi olarak gösterilen 17 Ağustos Depremi'nin üzerinden 23 yıl geçti. Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde 17 Ağustos 1999 sabahı saat 03.02'de gerçekleşen ve 45 saniye süren 7,6 büyüklüğündeki depremde, çok sayıda can ve mal kaybı yaşandı. Meclis Araştırması Komisyonu'nun Temmuz 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti.

1999 yılında 16 Ağustos'u 17 Ağustos'a bağlayan gece meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki yer sarsıntısı, Türkiye tarihinin en büyük depremlerinden biri olarak kayıtlara geçti. Merkez üssü Gölcük olan deprem, Marmara Bölgesi'nin genelinde hissedildi. Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın kırılmasıyla meydana gelen deprem, İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova'da can ve mal kaybına neden oldu.

Kaynak: AFAD

Depremde İstanbul'da 454 kişi yaşamını yitirirken Yalova, Düzce ve Gölcük'ten kentteki hastanelere getirilen yaralılardan hayatını kaybedenlerle bu sayı 981'e çıktı. İstanbul'da bin 880 kişinin yaralandığı depremde, 41 bine yakın konut ve iş yerinde hasar oluştu. Orta ve ağır şiddetteki hasar yüzünden 18 bin 162 konut oturulamaz hale geldi. Kentte 3 bin 171 okuldan 820'si hasar gördü. Bunların 118'i orta, 13'ü ağır hasarlı olarak belirlendi. İstanbul'daki 10 bine yakın kamu binasının bin 137'sinde az, 387'sinde orta, 37'sinde ise ağır hasar oluştu.

En çok zarar gören yer: Avcılar

İstanbul'da depremden en çok zarar gören yer Avcılar oldu. İlçede 270 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi de yaralandı. Bin 823 konut ve 326 iş yerinin yıkıldığı ya da ağır hasar gördüğü ilçede, 5 bin 106 konut ve 872 iş yerinde orta hasar, 3 bin 685 konut ve 461 iş yerinde hafif hasar meydana geldi. Bakanlıklar ve diğer kurumların iş birliğinde yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarıyla depremin yaraları sarıldı. Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı (TOKİ), belediye ve özel sektör tarafından yıkımın yaşandığı kentlerde, deprem yönetmeliğine uygun binlerce yeni konut inşa edildi. Başta okullar ve hastaneler gibi kamu binaları olmak üzere hafif hasarlı binalar depreme karşı güçlendirildi.


16 milyon insan etkilendi

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) sitesindeki verilere göre, depremde 17 bin 480 kişi yaşamını yitirdi, 23 bin 781 kişi yaralandı, 505 kişi sakat kaldı. 285 bin 211 ev, 42 bin 902 işyeri hasar gördü. 2010’da yayımlanan Meclis Araştırması Raporu’nda hayatını kaybedenlerin sayısı güncellenerek 18 bin 373 kişiye çıktı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Deprem Riskinin Araştırılarak Deprem Yönetiminde Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu'nun Temmuz 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi yaralandı. Depremden dolayı yaklaşık 200 bin kişi evsiz kaldı. 66 bin 441 konut ve 10 bin 901 iş yerinin yıkıldığı depremden 16 milyona yakın kişi değişik düzeylerde etkilendi. Ayrıca depremde 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 iş yerinde hasar meydana geldi. 


Can kaybını artıran 3 önemli unsur

Can kayıplarının önemli bir bölümü, binaların yıkılması ya da ağır hasar alması sonucu meydana geldi. Jeoloji Mühendisleri Odası, 1999 yılında yayımladığı raporda, can kaybını artıran en önemli 3 unsuru şöyle sıraladı:

Aktif fay zonu: Aktif fay hattı önceden bilinmesine karşılık bu hat boyunca yoğun yapılaşma ve yüksek nüfus potansiyeli hasar ve can kaybını artırdı. Fay zonundan uzaklaştıkça özellikle yamaçlarda ve dağ eteklerinde hasarın olmadığı veya çok az olduğu görüldü.

Sulu alüvyon zemin: Bolu-Yalova arasında fay zonu ve yakın çevresinin, son derece yumuşak ve gevşek tutturulmuş kil, kum ve çakıl depolarından ve alüvyon zeminden oluştuğu gözlendi. Bu tür zeminlerin, mevcut depremin şiddetini birkaç misli artıracak olumsuz özelliklere sahip olduğu belirtildi.

Yapım hataları: Bölge, 1'inci derece deprem bölgesi sınırları içinde yer alıyordu. Deprem yönetmeliklerine uyulması zorunlu iken, depremdeki ağır hasar ve yüksek oranlı can kayıplarının önemli bir bölümünün de yapım hataları, zemin şartlarına uymayan yanlış temel tasarımları, kötü işçilik ve inşaatlarda kullanılan yapı malzemesi hataları ve çürüklüğünden kaynaklandığı bildirildi.



52 ülkeden Türkiye'ye yardım

Gölcük Depremi'nden sonra Türkiye'ye toplamda 52 ülke yardım etti. Bu ülkelerden bazıları şöyle: Japonya, Belçika, İsrail, Azerbaycan, Bangladeş, KKTC, Kıbrıs Rum Kesimi, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Fas, Cezayir, Almanya, İtalya, Pakistan, Ürdün, Fransa, Rusya, İngiltere, Mısır, Yunanistan, Gürcistan, İsveç, Macaristan, Malezya, Finlandiya, Amerika Birleşik Devletleri.