Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Bakan Bozdağ'dan "Gülşen" tepkisi

Anadolu Ajansı

ANKARA- Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, şarkıcı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu'nun imam hatip liselilere yönelik sözlerine ilişkin, "Eleştirin, o hakim kararıdır, eleştirilebilir ama öte yandan onu eleştirirken bile deyin ki 'Bunun yaptığı da yenilir yutulur bir şey değildir. Bu milletin evlatlarına böylesi bir saygısızlığı, ayrımcılığı, nefreti, kini diline dolayıp konuşamaz'. Bir de bunu deyin." dedi.

Yozgat'ın Aydıncık ilçesinde toplu açılış töreninde konuşan Bozdağ, AK Parti iktidarları döneminde yapılan çalışmaları anlattı.

Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, şarkıcı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu'nun konserinde "İmam hatipten mezun olmuş sapıklığı oradan geliyor" ifadesini kullandığını belirterek, "Ne demek? 'İmam hatipler sapıklığı öğretiyor. Oradan çıkanlar da sapıklığı oradan öğreniyor'. Bu bütün imam hatip okullarına, imam hatip liselerinin öğrencilerine, oradaki öğretmenlere, yöneticilere, onların velilerine karşı büyük bir saygısızlık, büyük bir ayrımcılık, büyük bir nefret, büyük bir hakarettir." diye konuştu.

Bozdağ, Türkiye'de şu anda 1 milyon 300 bin civarında imam hatipte okuyan öğrenci bulunduğunu dile getirerek, "Mezunlarıyla onların yakın çevresiyle değerlendirdiğiniz zaman milyonlarca vatandaşımıza karşı çok büyük bir saygısızlığı, büyük bir hadsizliği içerir bu cümle, ama bakın Ana Muhalefet Partisi'nin Genel Başkanı, bu 6'lı masanın etrafında toplananlardan kaç gündür, bu milletin milyonlarca insanına karşı hakaret, saygısızlık, ayrımcılık, nefret, kin kusan bu sözler karşısında tek bir cümle doğru dürüst duydunuz mu?" ifadesini kullandı.

Tutuklamanın eleştirildiğine değinen Bozdağ, "Eleştirin, o hakim kararıdır, eleştirilebilir ama öte yandan onu eleştirirken bile deyin ki 'Bunun yaptığı da yenilir yutulur bir şey değildir. Bu milletin evlatlarına böylesi bir saygısızlığı, ayrımcılığı, nefreti, kini diline dolayıp konuşamaz'. Bir de bunu deyin. İmam hatip okulları da bu ülkenin diğer okulları gibi devletin okullarıdır, saygın okullardır. Burada okuyan öğrenciler, mezunlar da diğer okullarda okuyan öğrenciler ve mezunlar gibi bu milletin kıymetli evlatlarıdır. Hepimizin derdi bütün okullarımızın ve bu okullarda okuyan öğrencilerimizin başarıdan başarıya koşmasıdır. Okullar arasında, okulların mezun ve öğrencileri arasında ayrımcılık yapmak bu millete, bu devlete yapılmış en büyük kötülüklerden birisidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin benim söylediğim tek cümle yoktur"

Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "helalleşmeden" bahsettiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Bu ayrımcılığı, bu kini, bu nefreti kusanlara, iftirayı atanlara tek cümle söylediğini Sayın Kılıçdaroğlu'nun bugüne kadar duydunuz mu? Ben duymadım. Duyan varsa söylesin. Ama hakimleri tehdit eden ve hakimlere talimat verip 'Derhal serbest bırakın' diyen, bir üstten buyurmacı tavır ortaya koydu. Benim anladığım 'helalleşme' diye çıktığı bu yolda Sayın Kılıçdaroğlu'nun helalleşmeden anladığı şey imam hatiplilerle, imam hatip lisesi öğrenci ve velileriyle, mezunlarıyla helalleşmesi samimi değildir. AK Parti iktidarları ayrımcılık ve nefret dilini besleyen bütün yolları kapamayı kendine şiar edinen bir iktidar. Bu milletin evlatlarını kutuplaştıran, birbirinin karşısına diken söylemin hiçbir zaman sahibi biz olmadık. Son tartışmada bile sanki bu lafları ona söyleten bizmişiz gibi bir hava yaratmaya çalışıyorlar. Ayrımcılığı yapan kim, milletin evlatlarını okuduğu okula göre saygısızlıkla anan, ayrımcılık yapan, nefret dilini kullanan kim?"

"Hükümet kutuplaştırıyormuş. Ne diyeceğim ben? Adalet Bakanı konuşmazmış. Yahu bana hakaret ediyor" diyen Bozdağ, "Cumhurbaşkanımız imam hatipli, ona hakaret ediyor. Biz konuşmayacak mıyız? Milyonlarca imam hatipli var. Onlar, siz bize bu ithamlarda bulunurken, bu okullarda okuyan öğrenciler, veliler, niye sustunuz demeyecekler mi? Biz hakkımızı, bize karşı yapılan saldırılara karşı hukukumuzu savunmayacak mıyız? Bu yargıya müdahale değildir. Yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin benim söylediğim tek cümle yoktur." görüşünü paylaştı.

"Kimse hakim ve savcılara tavsiye ve telkinde bulunamaz"

Bakan Bozdağ, yargıya müdahale yapıldığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Yargıya müdahaleyi Sayın Kılıçdaroğlu yapıyor. 'Adalete ihanet etmeyin, derhal serbest bırakın' diye yargıya bir talimat veriyor. Hiç kimse yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin hakim ve savcılara tavsiye ve telkinde bulunamaz. Emir ve talimat veremez. Hakim ve savcıları hedef olarak gösteremez. Hepsini yapıyorlar. Sonra da kalkıp 'bağımsız yargı, hukuk devleti' diyorlar. 'Biz gelince her şey iyi olacak' diyorlar. Ya siz nasıl kötü olacağının bütün faturasını önümüze koyuyorsunuz. Sevsinler sizi. Biz sizin laflarınızın ne manaya geldiğini bilmiyor muyuz? Bu millet bilmiyor mu? Herkes, hangi sözün, hangi anlama geldiğini biliyor, bu milleti kutuplaştıran biz değiliz. Pek çok böyle farklı tartışmalar yaşandı Türkiye'de. Bakın bu tartışmalara, hep ilk başlatanlar bunlar olmuştur. Bizim yaptığımız hukukumuza karşı saldırılar karşısında hukukumuzu ve bizi destekleyen milyonların hukukunu korumak olmuştur. İnsanlarımızın onurunu, hukukunu korumak olur. Biz insanımızın onurunu, hukukunu her şartta korumaya devam edeceğiz."

"Helalleşme, hesaplaşmadır"

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun "helalleşme" söyleminin samimi olmadığını kaydeden Bozdağ, "Bunların helalleşme şeyi samimi değildir. Helalleşme, hesaplaşmadır ve bunlar Türkiye'nin 20 yılda elde ettiği kazanımları, bu kazanımları kazandıranlarla hesaplaşmayı başlatacaklarını bilenler için şimdiden apaçık ilan ediyorlar. Her seçim bunu yaptılar. 'Geleceğiz, şunu yapacağız'. Avuçlarını yaladılar." düşüncesini dile getirdi.