Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789

Ruslar neden kısmi seferberlik ilan etti?

Gazete Durum Analiz

Rusya, 23-27 Eylül 2022 tarihleri arasında, kontrolü altında bulunan Donbas, Zaporijya, Herson, Donetsk ve Luhansk şehirlerinde referandum yapacağını ilan etti.  

Rusya'nın, Ukrayna sınırları içerisinde yer alan bölgelerde referandum yapacağını ilan etmesinin şokunu üzerinden atamayan Avrupa, Rusya'nın kısmi seferberlik ilanı ile ikinci bir şok yaşadı. 

Putin'in, Rusya'nın toprak bütünlüğü tehdit edildiği takdirde bütün silahları kullanacağını, bu konuda blöf yapmadığını söylemesi panik havasını artırdı. 

Putin, savaşı uzatmak isteyen Batılı ülkelerin Rusya'yı daha yıkıcı silah kullanmaya zorladığını açıkladı. 

Putin’in yıkıcı silah iması, nükleer caydırıcılık kapasitesini masaya sürmesi olarak yorumlandı.

Putin açıklamalarının devamında; Rusya’nın yalnızca Ukrayna ile savaşta olmadığını NATO ve Batı ile de savaşta olduğunu bu nedenle Rusya'ya katılan toprakların saldırıya uğraması halinde saldırının Moskova'ya yapılmış bir saldırı olarak kabul edileceğini ve kısmi seferberlik ilan ettiğini açıklaması, dünyada bir öfke patlamasına neden oldu.

Bu konu ile ilgili devlet başkanları ardı ardına açıklamalarda bulundu. Macron, Putin’e maksimum baskı çağırısı yaptı.

Biden, Kremlin'i sahte referandum düzenlemekle suçladı. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg; Putin’i, yanlış hesap yapmakla itham etti.

Devlet Başkanları’nın açıklamalarına Papa Francis de katıldı. Papa, "Ukrayna'ya işkence ediliyor. Bu vahşiliği, canavarlıkları, işkenceyi kınıyorum" diyerek Moskova'ya karşı verilen mücadeleyi kutsamış oldu.

Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi'nin Sırp Üyesi Milorad Dodik, "Referandum düzenlenecek yerlere gözlemci gönderilmesi konusunda böylesine bir olaya katılmak onur verici olacaktır" diyerek Putin’e desteğini sundu.

Bu açıklamaların yapıldığı esnada; Rusya Federasyonu Güvenlik Konseyi, Belarus ile toplantı halindeydi.

Güvenlik Konseyi, "Belarus'ta seferberliğe gerek yok. Barış zamanı personeli ile savaşmaya hazırız" diyerek gerilimin tırmanması durumunda savaşın sadece Ukrayna'da yaşanmayacağını ifade etmiş oldu.

ABD ve Avrupa medyası tarafından Ukrayna'da; Rusya'nın, 75000 askerini kaybettiği, Rus Ordusu'nun insan kaynağı sıkıntısı çektiği haberlere konu oldu.

Uluslararası medyanın istihbarat örgütlerine dayandırarak verdiği tahmini rakamlara Savunma Bakanı Sergey Şoygu, 21 Eylül Çarşamba günü; "Rusya’nın 5937 kaybı var. Ukrayna ise ordusunun yarısını kaybetti. 61,207 ölüsü, 49,368 yaralısı var" diyerek Rusya'nın kan kaybettiğine yönelik yapılan haberlerin bilgi çarpıtma amaçlı olduğunu ifade etmiş oldu.

Şoygu'nun; 70 kadar askeri, 200 kadar sivil haberleşme ve gözetleme uydusunun Ukrayna Ordusu'na istihbarat desteği sağladığını, bu istihbarat desteği sayesinde Ukrayna Ordusu’nun zaman kazandığını ifade etmesi dikkatlerden kaçmadı.

Elon Musk; 19 Eylül günü Twitter’dan "An itibarıyla Star Link Uydusu, Antartika dahil her kıtada aktif durumda" duyurusu yaptı. Bu duyuru, Moskova tarafından Star Link Uydusu'nun Ukrayna Ordusu'na hizmet edeceği şeklinde algılandı.

Sergey Şoygu, "25 milyonluk insan kaynağımız var. Kısmi seferberlik bu 25 milyon insanın yüzde birini etkiliyor, 300 bin yedek asker silah altına alınacak" diyerek trajediyi istatistik olarak anlatma yolunu seçti. Şoygu vermiş olduğu istatistiklerle Rus savaş makinasının yakıtının insan olduğunu ifade etti.

Rus yasalarına göre; seferberliğin başlamasından hemen sonra askerlik şartlarını taşıyan erkeklerin (25 milyon kişi) askerlik şubelerinden aldıkları belge olmadan ikamet ettikleri bölgeleri terk etmeleri yasak. 

Kısmi seferberlik yasasının yarattığı panik havası, Rus vatandaşlarının vizesiz olarak seyahat edebildiği ülkelerin tamamına yönelik uçak biletlerinin birkaç saat içerisinde tükenmesine neden oldu.

Putin referandum sonucundan emin görünüyor. Oylama sonucunda Rusya'ya katılacak topraklar, Rus toprakları sayılacağı için Moskova’nın meşru müdafaa hakkı doğacak.  

Kısmi seferberlik ilanı birkaç şekilde okunabilir. 

Ukrayna’daki harekatın planlandığı şekilde gittiği bu nedenle genel seferberliğe ihtiyaç duyulmadığı ya da tersten bir okumayla Ukrayna karşısında mevcut çabaların hedeflere ulaşmak için yeterli olmadığı, bu yüzden asker sayısının arttırılmasına ihtiyaç duyulduğu değerlendirilebilir.

Bir başka senaryo ise Rusların kayıplarını telafi etmek için kısmi seferberlik ilan ettiği olabilir. 

Bütün senaryolar ihtimal dâhilinde olsa bile; Ukrayna’daki savaş nedeni ile Rus birliklerinin kısıtlı olması silah altına alınacak askerlere eğitim verilmesini zorlaştırıyor. Bu nedenle geniş kapsamlı bir seferberlik ilanı mantıklı görünmüyor. 

Putin'in kararname ile ilan ettiği asker sayısına ulaşması bu şartlarda pek mümkün değil. Donesk ve Luhansk bölgesinde yapılacak referandum ile bölge halkı Rus ordusuna entegre edilerek bu sayı yakalanabilir.

Putin’in planları ne olursa olsun; bu kararname, Rus kamuoyunda Ukrayna'da işlerin yolunda gitmediğinin teyidi olarak görülecektir. 

Moskova; Avrupa ve Amerika’nın bölgedeki vesayet savaşına son vermek istiyor. Putin, Kiev üzerinden sağlanan askeri yardımı belli bir bölgeye hapsetmeyi planlıyor.

Putin; Donbas, Zaporijya, Herson, Donetsk ve Luhansk bölgelerinde silahların gölgesinde yapılacak olan referandumun sonuçlarından emin görünüyor. Putin, Batı’ya Kiev üzerinden vesayet savaşı yapılamayacağını ilan etmiş oldu.

Kendi topraklarında meşru müdafaa hakkını elde etmeyi planlayan Moskova, hasımlarını ringe davet ediyor.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby’e basın mensuplarınca sorulan; "ABD bir fiil Rusya ile savaşta mı?" sorusuna Kirby; "Hayır, değiliz" cevabını verdi.

Beyaz Saray Sözcüsü’ne aslında "Referandum yapılan yerlerde Rusya ile karşı karşıya gelecek misiniz? B planınız var mı?" sorusu sorulmuştu.

Avrupa Birliği, "Moskova ile savaş halinde değiliz sadece Kiev’e yardım ediyoruz" açıklaması ile ringe çıkmak istemediğini göstermiş oldu. 

Rusya; 15 Kasım 2021'de kullanım ömrünü tamamlamış Tselina-D isimli Rus yapımı uyduyu vurmak için kıtalar arası füze kullandı. Bu füze denemesi Uluslararası Uzay Üssü ve askeri uydular için bir tehdit oluşturduğu için ABD tarafından kınanmıştı.

Şoygu’nun haberleşme uyduları üzerinde uzun süre durması, Ukrayna’ya istihbarat desteği veren sivil ve askeri uyduları vurmaktan çekinmeyeceğinin bir ifadesi olarak değerlendirilebilir. 

Rusya'nın hedef ülke uydusunu yok etmesi ile Ukrayna Ordusu'nun kulakları sağır, gözleri kör olacaktır.

Moskova sokaklarında askeri inzibatların kimlik kontrollerine başlaması ile Putin karşıtı gösteriler ilerleyen dönemde olağanüstü hal ilan edilmesine kadar gidebilir.

Putin'in kısmi seferberlik kararı Batı'nın ifade ettiği gibi bir acizliğin göstergesi değil inisiyatifi tekrar ele geçirme hamlesidir. Çin Devlet Başkanı Şi'nin, "Ordumuz savaş hazırlıklarına başlasın" talimatı ile Putin'e inisiyatifi tekrar ele alması için zaman tanıdı.

Ukrayna'nın toprak kazanımları sonucu AB içerisinde oluşan iyimser hava basıncı artırıyor. 

Kissenger'in dediği gibi; "Bugün dünyanın karşı karşıya bulunduğu temel problemler askeri çözümlerle halledilemez."

Güç dengesi sistemleri, krizleri, hatta savaşları önlemek iddiasında değildir.

Düzgün işlediği zaman, hem bir devletin diğerlerini egemenliği altına alma arzusunu hem de anlaşmazlıkları sınırlamak amacındadır.

Bu sistemin amacı, barıştan çok istikrarın ve aşırılıklardan kaçmanın sağlanmasıdır. Bu nedenle Birleşmiş Milletler ve NATO oluşan basıncı azaltmak için diplomasi tarihinin başlangıcı sayılan Vestfalya ruhuna geri dönmelidir.