Gülse Birsel'in Vural Çelik'e vedası tepki çekti
Gülse Birsel'in Vural Çelik'e vedası tepki çekti
MÜSLÜMANLAR VE İSRAİL
MÜSLÜMANLAR VE İSRAİL
Çizdiği karikatür,
Çizdiği karikatür, "dünya birinciliği" ödülü aldı
Dubai çikolatası
Dubai çikolatası
123456789
Gülse Birsel'in Vural Çelik'e vedası tepki çekti
Gülse Birsel'in Vural Çelik'e vedası tepki çekti
MÜSLÜMANLAR VE İSRAİL
MÜSLÜMANLAR VE İSRAİL
Çizdiği karikatür,
Çizdiği karikatür, "dünya birinciliği" ödülü aldı
Dubai çikolatası
Dubai çikolatası
123456789

"Yüzde 1,69 metan gazı patlama oranı değil. En az yüzde 4..."

TMMOB Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel, "Bakan'ın açıkladığı yüzde 1,69 ya da yüzde 1,89 metan gazı oranı sadece bir sensöre aittir. Sensörün biri onu okudu da diğerleri ne okudu? Gazın seviyesi yüzde 1,69 da olsa 1,89 da olsa patlama seviyesi değil bu oranlar" dedi.

İlknur Yağumli

ANKARA- Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesi’nde 14 Ekim’de 41 kişinin hayatını kaybettiği grizu patlamasının ardından yapılan açıklamalar, patlamaya ilişkin soru işaretlerini artırdı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Meclis'te yaptığı bilgilendirme, kazanın 18.10'da gerçekleştiğini söyleyerek, 18.15 ve sonrasına ilişkin açıklama yapmadı. Dönmez'in havadaki metan gazı oranını iki farklı rakamla açıklamasına ilişkin, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Maden Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Ayhan Yüksel, "Bakan'ın açıkladığı yüzde 1,69 ya da yüzde 1,89 metan gazı oranı sadece bir sensöre aittir. Gazın seviyesi 1,69 da olsa 1,89 da olsa patlama seviyesi değil bu oranlar. Patlama meydana gelmesi için metan gazı oranının yüzde 4'ün üzerine çıkması gerek" dedi. Yüksel, grizu patlamasının ocağın -320 katında meydana gelme olasılığının kuvvetli olduğunu ifade ederek, "Çünkü oradaki (-320) patlama sonra ayağı (-350) etkiliyor. Ayakta patlama olması ve bu patlamanın -320'yi etkilemesi çok olası değil" diye konuştu.

Bakan Dönmez, Amasra’da 41 maden işçisinin yaşamını yitirdiği maden faciasına ilişkin AK Parti MKYK'da ve TBMM'de bilgilendirme yaptı. Dönmez, kazaya ilişkin son kaydın saat 18.09'da kaydedildiğini ve 18.10'da patlamanın meydana geldiğini söyledi. Madendeki patlamanın meydana geldiği gün Bartın Valiliği, patlamanın saatini 18.15 olarak duyurmuştu. İki farklı saat açıklaması soru işareti yaratırken bir diğer soru işareti de metan gazı oranında yaşandı.

Dönmez, gaz ölçüm sensörlerinin son ölçümüne göre ortamdaki metan gazı oranın yüzde 1,69 olarak kayda geçtiğini Meclis'teki bilgilendirmede aktardı. Ancak CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Dönmez'in AK Parti MKYK'da yaptığı bilgilendirmede metan gazı oranını yüzde 1,89 olarak açıkladığını, kayıtlara bu şekilde geçtiğini belirtti. Özel, "1,89 mu 1,69 mu? Onu bile düzeltmiyor. Ya da tekrar söz alıp bu sorulara cevap vermiyor" diyerek Dönmez'i eleştirdi.

"Patlama için metan gazı oranının yüzde 4'e çıkması gerek"

TMMOB MMO Başkanı Ayhan Yüksel, maden faciasına ilişkin GAZETE DURUM'un sorularını yanıtladı. Yüksel, açıklanan metan gazı oranının (yüzde 1,69) yalnızca bir gaz ölçüm sensörüne ait bir veri olduğunu, ocakta bulunan diğer sensörlerin birlikte incelenmesi gerektiğini belirtti. Sensörlerin birkaç saniyede bir ölçüm yaptığını kaydeden Yüksel, "Bakan'ın açıkladığı yüzde 1,69 ya da yüzde 1,89 metan gazı oranı sadece bir sensöre aittir. Sensörün biri onu okudu da diğerleri ne okudu? Gazın seviyesi 1,69 da olsa 1,89 da olsa patlama seviyesi değil bu oranlar. En fazla alev çıkar biz buna 'parlama' diyoruz. Ama niye patladı?" dedi.

Madende patlama meydana gelmesi için havada bulunan metan gazı oranının yüzde 4'ün üzerine çıkması gerektiğini ifade eden Yüksel, "Yüzde 4'ün üzerine nerede çıktı, nasıl çıktı, sensörlerin konumu nasıldı, ocağın durumu neydi?" sorularının yanıt beklediğini söyledi.

"Tek bir sensör üzerinden açıklama doğru olmaz"

Bakan ve Valilik tarafından patlama saatinin farklı açıklanmasını değerlendiren Yüksel, "Kimi patlamayı duyduğu saati söylüyor, kimisi sensördeki saate bakıyor. Patlamanın saati, sensör sonuçlarında çıkar. Patlama sebebiyle devre dışı kalan sensörler de olabilir. Ocak planı, havalandırma planı, sensörlerin yerleşim planı, sensörlerin belli zamanları kapsayan ölçüm sonuçları... Hatta ocağın sıcaklık ölçümleri, basınç ölçümleri, otopsi raporları, kurtarma planları... Bir bütün halinde değerlendirilmesi gerekiyor. Tek bir sensör üzerinden yapılan açıklama çok doğru olmaz" dedi.

Patlamanın -320 katında olduğu ihtimali üzerinde duruluyor

Grizu patlamasının ocağın hangi katında meydana geldiği sorumuzu Yüksel şöyle yanıtladı:

"Bir üretim alanı dediğimiz -300, bir de ayak dediğimiz -350 kotundaki üretim alanı var. Ayrıca o ayağın altında yeni bir ayak oluşturma hazırlık çalışmaları var -320 katında. Anayollarda nakliye ile tamir bakımla uğraşan işçiler de var. Kurtulanlar genelde orada çalışanlar. Ölümler -320'deki baca ile ayakta meydana gelmiş. Tüm haliyle incelemeden kesin bir şey diyemiyoruz. Patlama bir yerde oluyor ama iki yer de etkileniyor.

Odaklanılan iki senaryo var. Birisi -320 katındaki çalışma, bir de ayakta çalışma yapılıyor. İlk olasılık -320'deki bacada gibi düşünülüyor. Çünkü oradaki patlama sonra ayağı etkiliyor. Ayakta patlama olması ve bu patlamanın -320'yi etkilemesi çok olası değil. Patlamanın yarattığı tahribatla alev topunun içeride yayılışının da incelenmesi gerekiyor."

"Metan kokusuz ve renksiz bir gazdır"

Bakan Dönmez'in "Ocaktaki metan gazı oranının yüzde 1,5'a ulaşmasının ardından elektrik kesintisi yaşandığı" açıklamasına da değinen Yüksel, "Elektrik kesildi denilince ocağın elektriğinin komple kesildiği düşünülüyor. Ancak havalandırma ve gaz izleme sistemleri başka bir elektrik sistemine bağlı. Hatta yedek enerji kaynakları da vardır. Dolayısıyla havalandırma elektrik kesintisinde de çalışmaya devam eder" diye konuştu.

Maden faciasında hayatını kaybeden madenci Mehmet Bulut'un eşi Buse Bulut, eşinin kendisine, “İçeride gaz kokusu var. Bizi patlatacaklar" dediğini söylemişti. Bu kokunun metan gazına ait olup olmadığı sorusuna yanıt veren Yüksel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Metan kokusuz ve renksiz bir gazdır. Havalandırmada aksaklık varsa gazla mücadele yeterince yapılmayabilir. Bunun için de tespitler gerekir. Sensörler sadece metanı değil, oksijeni de karbonmonoksiti de gösteriyor. Dört tane zararlı gaz vardır yer altında. Bir sensör dördünü de okur. Oksijen oranındaki düşme, havalandırma sistemindeki yetersizliği gösterir. Havada yüzde 20,7-20-9 arası oksijen vardır. Çalışma performansının normal olması için bu, yer altında sağlanmaya çalışılır. Gaz ölçüm raporlarına ulaşıldığına bunların hepsi yanıt bulacak."