Rus gazı Avrupa'yı böldü!

Özgür Çoban

ANKARA- Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin enerji bakanları, Rusya'dan alınan doğal gaza tavan fiyat uygulanması konusunu görüşmek üzere dün Brüksel'de bir araya geldi. Toplantıda bir sonuca ulaşılamazken sadece 15 ülkenin tavan fiyat uygulamasına "Evet" dediği aktarılıyor. 

Toplantı, tavan fiyat konusu bir sonuca bağlanmadan, üreticilerin ekstra kârlarına uygulanan bir vergi de dahil olmak üzere eylül ayı ortasına kadar acil durum önlemleri sunulması talebiyle sona erdi. 

AB'nin 27 üyesinin toplantıda anlaşabildiği tek nokta, Avrupa Komisyonu'na gönderilen ve eylül ayı ortasına kadar veya birkaç gün içinde "gazdaki fiyat sınırı da dahil olmak üzere acil ve geçici müdahaleleri" detaylandırmak için yapılan resmi talep oldu. 

Toplantının sonunda yayınlanan nihai bildiride, üreticilerin ekstra kârlarına uygulanan bir vergi ve elektrik tüketiminde koordineli bir kesinti de dahil olmak üzere alınacak özel önlemlerin, yüksek gaz ve enerji fiyatlarının piyasalar ve tüketiciler üzerindeki etkisini sınırlamaya yardımcı olması gerektiği ifade edildi. Rus gazına uygulanacak tavan fiyat konusunda ise oldukça hararetli tartışmalar yaşandı. 

Çekya Sanayi ve Ticaret Bakanı Jozef Sikela, "Gaz fiyatındaki tavan, piyasa açısından en hassas durumdur ve devletlerin, Komisyon ile birlikte kabul edilecek fiyat üst sınırı yöntemlerine uyum sağlamak için biraz zamana ihtiyacı var" derken, birkaç bakan da AB'den ithal edilen gazın geri kalanı için fiyat sınırının analiz edilmesi çağrısında bulundu. 

Enerjiden Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Kadri Simson, "Politikamızın amacı, Rusya'nın AB'ye gaz teslimatlarını manipüle etmesine karşı koymaksa yalnızca Rus gazını hedef almak mantıklıdır" dedi. Alman yetkililer, Rus gazına ancak herkes tarafından kabul edilmesi durumunda bir sınırı kabul edeceğini belirtti. 

Toplantıda, Almanya ve Avusturya'nın yanı sıra tavan fiyat uygulamasına karşı çıkan ülkelerin önemli bir bölümünün Rusya ile komşu olduğu görüldü. Sonuç olarak, AB açısından Moskova'nın gaz fiyatı konusundaki spekülasyonlarını sona erdirecek bir irade ortaya koymanın ya da bunu resmileştirmenin zamansal açıdan halen mümkün olmadığı görülüyor.