Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Robert De Niro'nun mezar taşı
Robert De Niro'nun mezar taşı
Gece Müzeciliği konserleri başlıyor
Gece Müzeciliği konserleri başlıyor
123456789
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Victoria's Secret, ikonik defilesi Cher'in sahne alacağı etkinlikle geri dönüyor.
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Telefon patlatması 21 yıl önce Kurtlar Vadisi'nde işlenmiş
Robert De Niro'nun mezar taşı
Robert De Niro'nun mezar taşı
Gece Müzeciliği konserleri başlıyor
Gece Müzeciliği konserleri başlıyor
123456789

Prof. Özatay: “İşe yaramaz, enflasyon daha da artacak”

Eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Fatih Özatay, 6 maddeden oluşan ekonomi paketini, “İşe yaramaz” sözleriyle değerlendirdi. Özatay, enflasyonun artmaya devam edeceğini vurguladı.

Deniz Dalgıç

ANKARA- Eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Fatih Özatay, 6 maddeden oluşan yeni ekonomi paketini, “Daha iki ay önce düşük faizli konut kredileri açıklanmadı mı? Şimdi tam tersi kararlar alınıyor. 180 derece dönüş. Karışık... Dolayısıyla işe yaramaz” sözleriyle değerlendirdi. Özatay, enflasyonun artmaya devam edeceğini belirtti.

Özatay, GAZETE DURUM'un Hazine ve Maliye Bakanlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın açıkladığı yeni ekonomi paketine ilişkin sorularını şöyle yanıtladı:

Yeni açıklanan ekonomi paketini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Döviz kurundaki gidişat kötü. Döviz kuru sürekli yükseliyor. Bunun bir nedeni cari işlemler açığının artıyor olması, hızlı kredi genişlemesi de var. Hızlı kredi genişlemesi ithalat artışına yol açıyor. O da cari işlemleri etkiliyor. Zaten enerji fiyatları yüksek, ona yapacak bir şey yok. Hiç olmazsa kredi genişlemelerini biraz aşağı çekelim düşüncesi var. BDDK'nın aldığı kararlar ona yönelik. Bu adım, hem tüketici kredilerinin hem de ihtiyaç kredilerinin bir kısmının artış hızını azaltmaya yönelik. Hazine'nin açıkladığı paket tam anlaşılmadı. Getirisi nedir? Türk lirası mevduata alternatif getirmek için yapılmış bir şey ama sorunun özünde geçen sene eylül-aralık ayında çok fazla düşürülen faizler var. Faiz düşüşü kuru patlattı. Kur da enflasyonu patlattı. Şimdi de enflasyonla faiz arasında çok büyük bir fark var. Faizi artırmadıkça çözemiyorsunuz bu işi. Bunlar etrafından dolanma kararı. Daha iki ay önce düşük faizli konut kredileri açıklanmadı mı? Şimdi tam tersi kararlar alınıyor. 180 derece dönüş. Karışık... Dolayısıyla işe yaramaz. Sadece faiz artışıyla çözülebilecek bir şey değil. Ciddi bir ekonomi programı gerekiyor ama faizin olduğu bir yerde çok düşük. O zaman etrafından dolaşıyorsunuz. İnsanlar dövize gitmesin diye kur korumalı mevduat icat ediyorsunuz. Yükü bütçeye gidiyor. Az sayıda mevduat sahibini hepimiz bütçeden destekliyoruz. Bir işe yaramıyor. Şimdi gelire endeksli tahvil ne işe yarayacak o da belli değil, faiz çok düşük çünkü. Yani olmuyor. Bunların hiçbirisi çare değil.

Sık sık yeni paketlerle karşılaşmamızı neye bağlıyorsunuz?

Çaresizlik işte. Sorunun temeline inmeyince en önemli makro aracınızı faizi devre dışı bırakıyorsunuz. "Yükseltmeyeceğiz" diyorsunuz. Enflasyon patlayınca reel faiz acayip negatif oluyor. Tasarruf sahibi ne yapacak? Nereye gidecek? Gideceği bir yer yok. Dengeler bozuluyor. Risk artıyor. Türkiye'nin CDS'i 800'ün üzerine çıkmış vaziyette. Önemli olan riski düşürecek bir program gerekiyor. Öyle bir şey olmayınca da böyle kararlar alınıyor. Ertesi gün tersi alınıyor. İki hafta geçiyor onun da tersi alınıyor. Öyle karmaşık bir şey.

Sizce çözüm nedir?

Birincisi ekonomi dışındaki alanlarda yapılacak şeyler var. Hukuk sistemi. Kimse güvenmiyor hukuk sisteminin işleyişine. Ekonomi açısından düşünün yatırım yapılacak bir ortam değil. Bunun düzeltilmesi lazım. İki, yine ekonomi dışında imar yasası gerekiyor. Rant yasası gerekiyor. Bunlar yapısal reform. Çünkü kaynaklar inşaata gidiyordu, o da durdu. Üç, ihale yasası gerekiyor. İhaleler bilinmeden birine veriliyor. Şeffaf bir ihale yasası gerekiyor. Dördüncüsü, başka yapısal reformlar ekleyebilirsiniz. Mesela, eğitim. Bu ekonomi politikasının ardında muhtemelen profesyonel olmayan işler var. Bu da eğitimin en büyük sorun olduğunu gösteriyor.

Peki ekonomi alanında ne yapmak gerekiyor?

Aslında basit. Ekonomi alanında bu söylediklerim orta vadeli yapısal sorunlarla ilgili. Türkiye'nin potansiyel büyüme hızını artırmakla ilgili şeyler. Kısa vadeli istikrarı sağlamak için de yapılacaklar, bizim 2001'de yaptığımız, Merkez Bankası'nı yeniden bağımsız yapmak gerekiyor. Yöneticilerin görevden alınması ancak yolsuzluk varsa oluyordu. Başkan kararnamesiyle bu mevzuat değişti. Merkez Bankası çoğu zaman bağımsız değil. Bağımsız olmayınca teknik karar alamıyor. Enflasyon 70'ken faizi yüzde 14'te sabit tutuyorsunuz. Demek ki Merkez Bankasını bağımsız hale getirmelisiniz.

Diğer yandan Merkez Bankası enflasyona odaklanacak. Başka bir işle uğraşmayacak. Hayal peşinde koşmayacak. Koşarsa bugünkü gibi olacak. Enflasyon yüzde 80'e geliyor.

Türkiye'nin vadesi gelen borçları hakkında neler söylersiniz?

Vade politikasına baktığımız zaman Türkiye'nin borcu yüksek değil, bütçe açığı yüksek değil, bunlar olumlu şeyler ama orada da başka sorunlar var. Gelir garantileri var. Döviz cinsinden zor. Hukuki işler var. Ondan sonra Hazine'nin döviz cinsinden borçlanmasını mümkün olduğunca aza indirmek lazım. Orada da sihirli bir çözümümüz yok, yapılacaklar belli. Kur korumalı mevduatı kademeli bir biçimde durdurmak lazım. Çünkü bütçeye yük. Maliye politikası alanında bunlar.

Finansal iktidar alanında da BDDK'nın yapacakları var. Kamu bankalarının çok ucuz faizle kredi açmasının önüne geçilmesi gerekiyor. Çünkü zarar ediyorlar. O zaman bütçeden kaynak aktarmak gerekiyor. Bir de bankacılık sektörü. O da fena durumda değil. Sektörün durumu iyi ama şeffaf resmini çekmek gerekiyor. Bunlar niye gerekiyor? Riski azaltmak için gerekiyor. Bunların hiçbiri yapılmayacak işler değil. Bunları yapabiliyorsanız ciddi bir şekilde, inandırıcı bir şekilde arkasında duruyorsanız özellikle Merkez Bankası'nın hukuk sistemi falan, zaten resmi tersine çevirebilirsiniz. Bunların hiçbirini yapmayıp işte ne yapıyorsunuz? Oradan karar alıyorsunuz. Bu olmuyor tabii. Bunları yaparken faizi artırmanız gerekir. Çünkü bu faizle enflasyon çok uyumsuz. Eksi yüzde 150 reel faiz olmaz.

Bundan sonraki süreçte kurun, enflasyonun, ekonominin seyrine ilişkin ne düşünüyorsunuz?

Kur için bir şey söylemem. Kimsenin bileceği bir şey değil. Gidişatı görüyorsunuz... Enflasyonun artacağı açık. Niye? Zaten enflasyon yüzde 73'tü. Son bir ayda kur acayip arttı. Bunun enflasyona yansıması olacak. Mazot ya da motorin fiyatlarına, benzin fiyatlarına art arda zamlar geldi. Bunun taşımacılık giderlerine yansıması olacak. Demek ki enflasyonun daha da artacağını göreceğiz.