Ekonomi
Deniz Dalgıç
ANKARA- Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) ilave hububat alım primini değerlendirirken, “TMO şu anda piyasada denge kurmak için bu fiyatı açıkladı. Açıklanması beklenen fiyat artı/eksi 50 kuruşla bu olabilir. Ama çiftçinin maliyetini ve önümüzdeki yıla ait giderlerini, yaşam giderlerini karşılayacak, enflasyonu karşılayacak bir orandan uzak.” diye konuştu. Gülçubuk, “Eğer buğday fiyatlarında bir dengeleme sağlanmazsa, bugünden planlama yapılmazsa, ekim kasım aylarında ekmeğe yüzde 40 ila yüzde 50 zam gelecektir. Bu makarna ve una da yansıyacaktır. Benim öngörüm yılbaşında ekmek, un, makarna fiyatlarının hızla yükseleceği yönünde” dedi.
Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, GAZETE DURUM'un tarıma ilişkin sorularını yanıtladı. Gülçubuk'a yönelttiğimiz sorular ve yanıtlar şöyle:
Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) buğday ve arpa satan üreticilere ton başına buğdayda bin lira, arpada 500 lira ilave hububat alım primi verileceği açıkladı. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Geçen yıl çiftçi 3,1-3,2 kilogram buğdayla (taban fiyat açısından) 1 litre mazot alabiliyordu. Dün açıklanan fiyatla çiftçi bu sefer ancak 3,6 kilogram buğday satarsa 1 litre mazot alabiliyor. Bu şu anlama geliyor; bu yılki fiyat çiftçinin giderleri arasında baktığımızda geçen yılın yüzde 20 gerisinde kalıyor. İkincisi, TMO bugüne kadar piyasadaki buğdayın çiftçideki buğdayın yüzde 15'ine kadar olan kısmını almış. Geri kalanı yine piyasada iş görüyor. Öyle olunca çiftçi, elindeki buğdayın yüzde 80-85'ini piyasada değerlendirecek. Orada Çiftçi Kayıt Sistemi'ndeki (ÇKS) kayıtlılık durumuna bakılacak. İkincisi, TMO'ya satma durumuna göre kademeli taban fiyatı uygulanması. Yani geçen yıl tonu 2 bin 400 liradan alınan buğdayın tonu, daha sonra 5 bin liraya kadar çıktı. Çiftçiye açıklanan, 6 bin artı bin lira destek. Peki 3 ay sonra fiyatlar yükseldiğinde, çiftçi bu aradaki farkı nasıl karşılayacak? Bu aradaki fark çiftçiye telafi edici gelir olarak ödenecek mi?
Çiftçi aynı zamanda bir tüketici. Gıda, sağlık, hijyen ürünleri tüketiyor. Otomobil, internet kullanıyor. Çiftçinin bir yandan reel geliri düşüyor. Diğer yandan yaşam maliyeti artıyor. Biz hiç bunların üzerinde durmuyoruz. Şimdi gıda enflasyonunun yüzde 90'a dayandığı... Dışarıdan araştırma yapan firmalara göre, yüzde 150'yi geçmiş. Akaryakıt 3 katına yakın artış göstermiş. Gübre 3-4 kat artmış. Yaşam maliyeti de en az 1 kat artmış. Çiftçiye verdiğimiz, üretim maliyetini de karşılamaktan uzak kalıyor. Böyle olunca TMO'nun tonda bin lira verip vermemesi kadar çiftçinin reel gelir kaybı yaşam kaybına ilişkin ne yapılacağı üzerinde durmak lazım.
Sizce neler yapılabilir?
Kademeli taban fiyatı uygulamasına geçilmesi gerektiğini düşünüyorum. TMO şu anda piyasada denge kurmak için bu fiyatı açıkladı. Açıklanması beklenen fiyat bu olabilir artı/eksi 50 kuruşla, ama çiftçinin maliyetini karşılayacak ve önümüzdeki yıla ait giderlerini karşılayacak, yaşam giderlerini karşılayacak, enflasyonu karşılayacak bir orandan uzak. Nasıl ki şu anda asgari ücret alanlara yeniden bir düzenleme yapılması, ek zam verilmesi öngörülüyorsa, memurlar için de aynı şey geçerli. Peki çiftçiye yönelik neler yapılıyor? Bu açıklanan fiyat geçmişi telafi etmiyor. Açıklanan fiyat, önümüzdeki bir yıl içinde çiftçinin ne yapacağıyla ilgili bir durum. Peki bu kadar yüksek maliyet ve enflasyon artışında çiftçi nasıl tutabilecek? Bunun için yapılması gereken kademeli taban fiyat uygulaması ikincisi de çiftçinin oluşabilecek kayıplarını telafi edici gelir ödemesi adı altında mutlaka çiftçiye verilmesi ve girdi maliyetlerinin yükselmesinin önüne geçilmesi.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile TMO yaklaşık 19 milyon ton rekolte beklediğini söylüyor ama uluslararası veriler 17,5 ton olacağını söylüyor. Aradaki farka baktığımızda, Türkiye'nin 21-22 milyon ton ihtiyacı olduğunu düşündüğümüzde ve makarna, un yapmak için dışarıdan alıp işleyip satıyoruz. Türkiye'nin en az 5-6 milyon ton buğday açığı ortaya çıkacak. Dünyada fiyatların, maliyetlerin yükseldiği bir dönemde, sabit bir fiyat uygulamasına tutmak çiftçiyi zarara sokacaktır.
Doğal gaz, akaryakıt ve elektriğe art arda gelen zamlarla birlikte maliyetler artmaya devam edecek mi?
Akaryakıt başta, en büyük gider kalemlerini oluşturuyor. Dünya konjonktürü daha da yükselebileceğini gösteriyor. İkincisi gübre. Gübrede biz büyük oranda dışa bağlıyız. Akaryakıt artıyorsa gübre de artıyor demektir. Döviz yükseliyor. Biz bazı ürünlerde dışa bağlı olduğumuz için bunun maliyeti artıyor. Döviz, akaryakıt, gübre yükseldikçe bu girdi maliyetleri önümüzdeki dönemde daha da artacak. Devlet burada “çiftçiye akaryakıtı sabit fiyata, gübreyi, tohumu ilacı sabit fiyat uygulamasıyla karşılayacağım” derse (bunu yapmalarını zor görüyorum) çiftçi bir nebze rahatlayabilir ama bizdeki son bir yıldaki uygulamaya baktığımızda çiftçi, akaryakıtı geçen yıldan bu yana 3 kat daha yüksek fiyatla alıyor. Gübreyi en az 3 kat daha fazla alıyor. Önümüzdeki dönemde bu kadar mı olur, daha fazla mı olur, şiddetini bilmiyoruz ama yine girdi fiyatlarındaki artışla karşı karşıya kalacak.
Buğdaydan yapılan ürünlerin fiyatı nasıl olacak?
Alamadığınız zaman zaten ulaşamıyorsunuz demektir. Yani insanların reel geliri düşük diye, maliyetler, enflasyon artıyor, diğer ürünlerin fiyatları artıyorsa sizin erişebilirliğiniz azalıyordur. Son 10 yılda döviz cinsinden kişi başına milli gelirimiz en az yüzde 20 azalmış. Bu önemli. 2022'yi katmıyorum. Tarım açısından, çiftçiler açısından kişi başına düşen milli gelir yüzde 25 azalmış. Bir yandan gelir azalıyor, diğer yandan yaşam maliyeti yükseliyor. Bu, tüketiciler için de aynı. Böyle olunca ne olacak? Tüketim alışkanlıkları değişecek. Eskisi kadar alamayacak. Benim öngörüm, eğer buğday fiyatlarında bir dengeleme sağlanmazsa, bugünden planlama yapılmazsa, ekim kasım aylarında ekmeğe yüzde 40 - yüzde 50 zam gelecektir. Bu makarna ve una da yansıyacaktır. Bugünlerde TMO'nun olacak, ekmeklik buğday fiyatı üzerinde sabit uygulamaya gidiyor fırıncılar açısından. Şu anda bunu serbest bıraksa, zaten bunun çuvalı 30-40-50 artacak. Bu da olduğu gibi ekmeğe yansıyacak. Şu anda böyle bir durum var. Bu biraz serbest bırakılınca, yani ben artık ekmeklik unda buğdayda bundan vazgeçiyorum dediği anda fiyatlar kendiliğinden yükselecek. Benim öngörüm yılbaşında ekmek, un, makarna fiyatlarının hızla yükseleceği yönünde.
Joeby Ragpa
This template is so awesome. I didn’t expect so many features inside. E-commerce pages are very useful, you can launch your online store in few seconds. I will rate 5 stars.
ReplyAlexander Samokhin
This template is so awesome. I didn’t expect so many features inside. E-commerce pages are very useful, you can launch your online store in few seconds. I will rate 5 stars.
ReplyChris Root
This template is so awesome. I didn’t expect so many features inside. E-commerce pages are very useful, you can launch your online store in few seconds. I will rate 5 stars.
Reply