Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Nebati: Hangi dili nasıl ifade edeceğimizi iyi biliriz

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, kullandığı “Neo klasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım" ifadesine gelen eleştirileri, “Biz iş adamıyla iş adamı gibi, çiftçiyle çiftçinin dilinden konuşuruz" sözleriyle yanıtladı.

Haber Merkezi

ANKARA- Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, kullandığı “Neo klasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım" ifadesine gelen eleştirileri yanıtladı. Nebati, “Biz iş adamıyla iş adamı gibi, çiftçiyle çiftçinin dilinden konuşuruz. Hem alaylı hem de mektepli olarak konuşurken hangi dili nasıl ifade edeceğimizi çok iyi biliriz. Siz manipülatif, yalan dolan sözlerinizi devam ettirin. Havuzunuzda trollerinizle her türlü işleyişi yapın. Biz Türkiye Ekonomi Modeli’nin dünyaya örnek teşkil edeceğini biliyoruz. Büyüyeceğiz, çalışacağız, üreteceğiz, istihdam yaratacağız” dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın katılımıyla Yalova’da düzenlenen Yalova Lojistik Merkezi Açılış Töreni'ne katıldı. Türkiye Ekonomi Modeli'nin temel amacının, uzun vadede orta gelir tuzağını aşmak olduğunu belirten Bakan Nebati, kullandığı dili eleştirenlere de cevap verdi. Nebati’nin konuşmasından, satır başları şöyle:

Savaş sorunlara neden oldu: Pandemiyle başlayıp Rusya-Ukrayna savaşıyla devam eden süreç, küresel ekonomide birçok sorunun ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Enerji ve gıda başta olmak üzere emtia fiyatlarındaki hızlı artışlar, tüm dünyada enflasyonist baskıları tırmandırdı. Almanya’da son 70 yılın, Amerika’da son 40 yılın en yüksek enflasyon oranları ortaya çıktı.

Amerika resesyonda: Enflasyonla mücadele etmek için birçok ülke merkez bankası, finansal sıkılaşmaya gitmiş, bu durum da ekonomilerin resesyon risklerinin giderek artmasına sebep olmuştur. Örneğin, Amerika bugün teknik olarak resesyondadır. Gelişmiş Batı ülkelerindeki faiz artırımları sadece kendilerinin resesyon risklerini artırmıyor; aynı zamanda, Birleşmiş Milletler'in (BM) de dün belirttiği gibi, küresel ekonominin resesyona ve ardından uzun süreli durgunluğa girme riskini de artırıyor. BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı Genel Sekreteri, muhtemel küresel resesyonun önlenmesi için gelişmiş ülkelere politikalarını değiştirme çağrısı yapmış bulunuyor. Öte yandan, savaş nedeniyle ülkelerin gıda arz güvenliğine ilişkin endişeleri artarken, küresel gıda fiyatları üzerinde de yukarı yönlü bir baskı oluşmuştur. Bu noktada, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle imzalanan Tahıl Koridoru Anlaşması; ülkemizin diplomatik bir başarısı olarak hem küresel gıda arz güvenliği sorunlarının hafifletilmesini, hem de fiyatların önemli oranda gevşemesini sağlamıştır. Dünyada bunlar yaşanırken, Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde ekonomi yönetimi olarak bizler, küresel tehditleri fırsata çevirmek hedefiyle, Türkiye Ekonomi Modeli'ni kurguladık ve hayata geçirdik.

G20 ülkeleri arasında Türkiye yüksek performans gösterdi: Yüksek büyüme performansını 2022’nin ilk iki çeyreğinde de sürdüren Türkiye, ilk çeyrekte yüzde 7,5 ve ikinci çeyrekte de yüzde 7,6 oranında büyüyerek, salgın öncesi dönemden bugüne G20 ülkeleri içinde en iyi performans gösteren ülkelerden biri olmuştur. Diğer taraftan sürdürülebilir büyümenin sağlanmasında önemli bir gösterge olan makine ve teçhizat yatırımları, 11 çeyrekten bu yana üst üste artmaya devam ediyor. Geçen yıl istihdam artışımız 2,1 milyon kişi olurken bu yılın ilk yedi ayında 613 bin kişilik ek artışla ülkemiz, OECD üyeleri arasında salgın öncesi döneme göre istihdamını en fazla artıran ülke olmayı başarmıştır. Salgın döneminde küresel ticaret, bazı korumacı politikalar ve tedarik zincirindeki aksamalardan negatif yönde etkilense de eylül 2022 itibarıyla ihracatımız yıllık bazda 252,6 milyar dolar ile yeni bir rekor seviyesine ulaşmıştır.

Söylediklerimiz manipüle edildi: Girişimcilerimizin diğer sektörlerdeki yatırımlarını da arttırarak ülkemizin bir üretim ekonomisi olmaya dönük hamlesine katkı sağlayacağına ve yeni büyüme fırsatlarını en iyi şekilde değerlendireceğine inancım tamdır. Son yıllarda, istihdamda, ihracat ve büyümede elde ettiğimiz başarı ve kazanımlar, diğer ülkelerle kıyaslandığında parmakla gösterilecek niteliktedir. Söylediklerimiz birileri tarafından manipüle edilebilir. Tüm olumsuz küresel koşullara rağmen, inançla ve ter dökerek kaydettiğimiz başarıları sindiremeyen bazı çıkar odakları ve onların gürültücü elemanları bugün hop oturup hop kalkmaya devam ediyorlar. Elde ettiğimiz tüm kazanımların üzerini örtmek için, sürekli gündemi çarpıtacak yeni bir malzeme arayışında olmaya devam ediyorlar. Bu zevat, mevcut küresel gerçekler ve ülkemizin kendisine özgü koşullarını analiz edip milletimize somut projeler ortaya koymak bir yana; çarpıtılmış spekülatif açıklamalar ve ucuz algı operasyonlarından başka hiçbir gayret göstermiyor.

Hangi dili nasıl ifade edeceğimizi iyi biliriz: Biz iş adamıyla iş adamı gibi, çiftçiyle çiftçinin dilinden konuşuruz. Hem alaylı hem de mektepli olarak konuşurken hangi dili nasıl ifade edeceğimizi çok iyi biliriz. Siz manipülatif, yalan dolan sözlerinizi devam ettirin. Havuzunuzda trollerinizle her türlü işleyişi yapın. Biz Türkiye Ekonomi Modeli’nin dünyaya örnek teşkil edeceğini biliyoruz, ifade ediyoruz. Büyüyeceğiz, çalışacağız, üreteceğiz, istihdam yaratacağız. Ve 21. Yüzyıl Türkiye Yüzyılı olacak demeye devam edeceğiz.

"Epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım"

Bakan Nebati’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı şu açıklama, ekonomi yazarları ve akademisyenleri ile siyaset dünyasında arasında tartışmaya yol açmıştı:

“Neo klasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan davranışsal ekonomi ve nöro ekonomiyle daha fazla önem kazanmaktadır.