Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

"Emeklilik temel insan hakkıdır"

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu'ndan yapılan açıklamada, emekliliği yükümlülük olarak gören anlayışın, bugün emeklileri, insanca yaşayacağı yaşam hakkı, sosyal güvenlik ve emeklilikten mahrum ederek, yoksulluğa ve açlığa mahkum ettiği kaydedildi.

AZE Haber Ajansı

ANKARA- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu tarafından yapılan açıklamada, emekliliğin, 26 Mayıs 2006 tarihli 5502 Sayılı Sosyal Güvenlik Yasası’nda bir yükümlülük olarak düzenlendiği belirtildi. Açıklamada, “İşte bu anlayış, bugün emeklileri, insanca yaşayacağı yaşam hakkı, sosyal güvenlik ve emeklilikten mahrum ederek, yoksulluğa ve açlığa mahkum etmiştir” denildi.

Konfederasyon Yönetim Kurulu imzasıyla yapılan basın açıklamasında, sosyal güvenlik ve emeklilik sisteminin bir hak olduğu dile getirilerek, bunun 5502 sayılı yasa ile yükümlülük olarak belirlenmesinin yanlışlığına dikkat çekildi. Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Siyasi iktidarın Neo-Liberal politikaları, sağlıkta dönüşüm adı altında emeklilik ve sosyal güvenliği bir hak olmaktan çıkarıp, yükümlülüğe dönüştürmüştür. Bunun sonucunda bir yandan emeklilik yaşı uzatılarak mezarda emeklilik anlayışı, diğer yandan emeklilik ikramiyeleri, tazminatları ve maaş bağlama oranı insanca yaşanır düzeyden çok, ciddi refah kayıplarıyla açlığı ve yoksulluğu getirmiştir. Bugün emekliler yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşamaktadırlar. Siyasi iktidarın 2000 yılı öncesi olduğu gibi aylık bağlama oranını yüzde 70’e, kıdem tazminatı tavanını asgari ücretin 7,5 katına çıkartması gerekir. 2002 yılında emekli olan işçi kıdem tazminatı olarak minimal 1 milyon 750 bin TL alırken aynı işçi 2023 yılında 500 bin TL kıdem tazminatı almaktadır. 2002 yılında bir işçi aldığı kıdem tazminatı ile 838 bin dolar alırken, bugün emekli olan işçi sadece 25 bin dolar almaktadır.

Tüm çalışanlara emekli olurken aylık bağlama oranı 2000 yılına kadar aldıkları ücretin yüzde 70’i iken bu oran 2000 - 2008 arası yüzde 55’e, bugün ise yüzde 35’e, prim gün sayısı 5000 ise yüzde 27,7’ye çekilmiştir.

2000 yılında emekli olan bir çalışanın, 1000 TL ücret aldığını varsayıldığında, o dönemki emekli maaşı 700 liraydı. 2000 yılından sonra 1000 lira ücret alan bir kişi 2008 yılına kadar emekli olduğunda 550 lira, aynı kişi bugün emekli olursa 350 lira alacaktır. Ayrıca prim gün sayısı 5000 ise emekli maaşı daha da gerileyerek 277 liraya düşecektir. Görüldüğü gibi, emeklilerin temel sorunu siyasi iktidarın oluşturduğu sosyal güvenlik yasasıdır. Bu yasa ivedi bir şekilde değiştirilerek intibak yasası ile birlikte aylık bağlama oranı ve kıdem tazminatı yeniden düzenlenmelidir.”