Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Afyonkarahisar’daki 2.600 yıllık anıtın gizemi çözüldü
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Tarihin bilinen en eski alfabesi
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Gevaş İlçe Halk Kütüphanesi hizmete sunuldu
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı
123456789

Doç. Dr. Karbuz: AB kararı petrolü de dizeli de vuracak

Doç. Dr. Sohbet Karbuz, Avrupa Birliği'nin Rus petrolüne ambargo kararını "ikiyüzlülük" olarak yorumladı.

İlknur Yağumli

ANKARA- Paris'te Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği'nde (OME) Petrol ve Gaz Direktörü Doç. Dr. Sohbet Karbuz, Avrupa Birliği’nin (AB) Rus petrolüne yasak kararını, "Petrol fiyatlarında zaten dar olan bir piyasada bu kararın alınması, illaki fiyatlara baskı yapacak. Bir de Atlantik’te Meksika’da tayfun zamanı, Meksika’yı vurdu. Ondan yukarı çıkıp Amerika’daki üretimleri de vurursa bu zaten dar olan piyasayı iyice darlaştıracak ve kötü bir zamanlama oldu. O yüzden fiyatlar açısından kötü, dizel açısından çok daha kötü olacak. Çünkü dizel piyasası zaten çok kötü durumdaydı" sözleriyle değerlendirdi.

AB, Rusya’ya Ukrayna işgali sonrasında birçok yaptırım uyguladı. Son açıklanan yaptırım kararına göre, AB üyesi ülkeler, yıl sonuna kadar Rusya’dan petrol ithalatını yüzde 90 oranında azaltacak. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel, Brüksel’de gerçekleştirilen AB Liderler Zirvesi’nin ilk gün oturumlarının ardından basın toplantısı düzenledi. "Liderlerin 6'ncı yaptırım paketi üzerinde prensipte anlaşmalarına çok sevindim" diyen von der Leyen, yıl sonuna kadar Rusya'dan petrol ithalatının yüzde 90'ına yasak getirileceğini söyledi.

Doç. Dr. Sohbet Karbuz, AB'nin Rus petrolüne getirdiği yasak kararını ve Türkiye’ye etkilerini GAZETE DURUM’a değerlendirdi. Karbuz’un değerlendirmeleri şöyle:

"Dizel açısından çok kötü olacak: Avrupa Birliği’nin Rus petrolüne uyguladığı yasak kararının gaz fiyatlarına doğrudan etkisi olmaz. Fakat petrol fiyatlarında zaten dar olan bir piyasada bu kararın alınması illaki fiyatlara baskı yapacak. Bir de Atlantik’te Meksika’da tayfun zamanı, Meksika’yı vurdu. Ondan yukarı çıkıp Amerika’daki üretimleri de vurursa bu zaten dar olan piyasayı iyice darlaştıracak ve kötü bir zamanlama oldu. O yüzden fiyatlar açısından kötü, dizel açısından çok daha kötü olacak. Çünkü dizel piyasası zaten çok kötü durumdaydı.

Birdenbire tanker darlığı olacak: Burada önemli olan sadece petrolün gidip gitmemesi değil, Avrupa Birliği üyesi olan ülkelerin sahip olduğu petrol taşıyan tankerlerin AB dışındaki ülkelere gitmesine bir baskı olması bizi de etkileyebilir. Biz petrolü ve petrol ürünlerini kendi tankerlerimizle taşımıyoruz. Birdenbire ortada tanker darlığı olacak. Bu tanker piyasası açısından baktığımızda var olan dar piyasaya ekstra yük bindirmiş olacak. Ben bunu öyle okuyorum. Direkt olarak petrolde kısıntı yapılması, başka kaynaklardan halledilebilir ama bunun çok kısa vadeli etkilerinden ziyade, bunun birazcık orta vadeli etkilerine bakmak lazım ki o da hiç iyi görünmüyor.

Türkiye, şu anda uyguladığı dengeli politikadan kaymazsa, AB’nin petrol kararının uzun vadede Türkiye’yi etkilememesi lazım. Çünkü biz bu yaptırımlara ülke olarak katılmıyoruz. Rusya’dan petrol alımımızı devam ettirebiliriz ama tanker işi nasıl olacak o biraz soru işareti olur. Çin ve Hindistan uygun fiyatlarla Rus petrolünü alıyor. Bizim de almaya devam etmemiz gerekir. Dolayısıyla AB’nin yaptırımlarının arkasına takılmamamız gerekir.

Türkiye de fiyatlar altında ezilecek: AB sadece kendini düşünüyor, politik bir amaç var. Fiyatlar ne olur gelişmekte olan ülkeler bu fiyatın altında ezilir mi diye kafalarına hiç sorun etmediler, etmemeye de devam ediyorlar. Yani şu anda fiyatların hem petrol hem gaz hem kömür fiyatlarında şu iki üç aydır, çok yüksek ve rölatif şekilde seyretmesinin sebebi bu ambargolardır. Bunun ceremesini gelişmekte olan fakir ülkeler çekecek. Dünya haritasına bakınca bu ambargoları destekleyen belli bir zümre var; ne Asya ne Afrika ne Ortadoğu bunu destekliyor. Bazı ülkeler fiyatlardan dolayı bunun altında ezilecek, Türkiye de dâhil. Aldığınız petrolün gazın fiyatı yükselince ne yapacaksınız, bunu mecburen tüketiciye yansıtacaksınız.

Avrupa Birliği’nin ikiyüzlülüğü ortaya çıktı: Avrupa Birliği senelerdir, ‘Fiyatlara sübvansiyon uygulamak gereksiz yere enerji kullanmayı desteklemektir’ diyordu. Gelişmekte olan ülkeler bu gereksiz fosil yakıt kullanımını önlemek için uyguladıkları sübvansiyonları kaldırarak fiyatları, uluslararası fiyat seviyesine çeksinler diye bir hipotezle senelerdir dünyaya empoze etmeye çalışıyordu. Ama şimdi kendi tüketicilerini korumak için vergileri indiriyorlar, parasal destek veriyorlar. Buna tüketiciyi koruma anlamında teşvik diyorlar. Sübvansiyon demiyorlar. Avrupa Birliği senelerdir izlediği ikiyüzlülüğü Rusya-Ukrayna savaşıyla dünyaya göstermiş oldu.

AB, Rusya’ya olan bağımlılığını yok etme derdinde: Rusya-Ukrayna Savaşı'nda barış ilan edilse bile AB’nin bu karardan döneceğini tahmin etmiyorum. Dün konseyde de konuşuldu bu konu. AB, 2027 yılının sonuna kadar petrol, kömür gaz alımını Rusya’dan kesme kararını verdi ve bunu da resmileştirdi. Rusya-Ukrayna Savaşı'nda bir barış olsa dahi çok büyük bir olasılıkla AB, mevcut kontratlarından dışında hiçbir şey yapmayacak çünkü Rusya’ya olan bağımlılığını yok etme derdinde. Bağımlılığını da azaltma politikasına devam edecek. Bu politikadan sapma yolunda olacağını zannetmiyorum.

Bugün yarın savaş bitse dahi hadi bitti petrol gaz kömür alımına devam edelim diye bir şey olmayacak. Şimdiki durumda bile gaz açısından baktığımız zaman, kaynak artırılıyor diye Kuzey Akım 1 doğalgaz boru hattından Almanya’nın Rus gazını almaması konusunda baskılar artıyor. Eğer bu bir şekilde becerirlerse, Kuzey Akım 1’den Rus gazının alımının önlenmesini, sonra Türk Akım 2’ye baskı yapacaklar. Ondan sonra da bize, Rusya’dan boru gazını almayın diye Mavi Akım’dan dolayı baskı yapacaklar. Bize etkisi ancak öyle olabilir. Türkiye’nin izlediği dengeli politikayı ne derece devam ettireceği çok önemli.

Dünkü açıklanan karar, tamam bir karardı ama gerçekten istediklerini alamadılar (AB). Bazı ülkelere petrol hattıyla petrol alımına istisna koydular. Bu açıdan çok başarılı bir şey değildi ama işte izledikleri yolda kararlı bir şekilde devam ediyoruz imajı konusunda önemliydi. Tam anlamıyla AB’de bir amaç birliği olduğunu resmen göstermediler.

‘Enerji harici ambargo’ deniyordu ancak: En baştan beri Amerika ile beraber AB’nin yaptığı açıklamalarda ‘enerji harici ambargo’ denmişti. Çünkü enerjide yapılacak bir hamlenin AB ekonomisini ve dünya ekonomisini negatif etkileyeceği düşünülüyor. Bu söylemdeki amaçları Rusya’nın petrol ve gaz ihracatını kesmesini beklemeleriydi ama Rusya kesmedi hiçbir şekilde. Rusya kesmeyince bunlar bir şekilde özel şirketleri ön plana çıkardılar. Bu gönüllü ve özel şirketler yaptırımlar getirdi. Şirketler 'Biz yatırımları Rusya’dan çekeceğiz yeni yatırımlar yapmayacağız' benzeri açıklamalar yaptıktan sonra AB, kendi yaptırımlarının desteklendiğini gördü. Sonra da AB’den ambargo açıklamaları geldi.”