"Taban maaş hakkı geri verilsin"

İleyda Özmen

ANKARA- Öğretmenler yarın, taban maaşı taleplerinin tekrar hayata geçmesi için eylem yapacak. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali, "Taban Maaş Hakkımız Geri Verilsin" talebiyle yarın Ankara'da gerçekleştirecekleri mitingde, özel öğretim kurumlarında çalışan meslektaşlarının ekonomik ve özlük haklarının iyileştirilmesini isteyeceklerini söyledi. Edebali, "Herkesi yarınki buluşmaya davet ediyoruz. Yarından sonra hem bugüne kadar yapmış olduğumuz çalışmaları daha da güçlendirecek bir çalışmamız olacak hem de bunu Meclis'e götüreceğiz. Meclis'teki siyasi partilerle bu süreci bir önergeye dönüştürerek taban maaş hakkının Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na tekrar geri getirilmesi ile ilgili çalışmalarımız olacak" dedi.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 2014'te yürürlükten kaldırılan 5580 Sayılı Kanun'da yer alan, "Özel öğretim kurumlarında yöneticilik ve öğretim hizmeti yapanlara kıdemlerine göre dengi resmi okullarda ödenen aylık ve sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarından az ücret verilemez” maddesinin geri getirilmesini talep etti. Bu amaçla özel okullarda görev yapan öğretmenler “Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası" önderliğinde 30 Ağustos saat 11.00'de Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Eğitim ve Kültür Merkezi'nde toplanacak. Öğretmenler yeni eğitim öğretim yılı başlamadan önce "Taban Maaş Hakkımız Geri Verilsin" talebiyle eylem yapacak.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali, eylem öncesi GAZETE DURUM'a şu değerlendirmelerde bulundu:

Mevcut kanunlar ve uygulamalar patronların çıkarına göre uygulanıyor: Özel öğretim kurumlarında çalışan öğretmenler de Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı çalışıyorlar. Öğretmenler, özel öğretim kurumları sahipleriyle sözleşme yapıyor ama bu sözleşmeler MEB tarafından onaylanıyor. Özel kurumda çalışan öğretmenler ceza ve yaptırım açısından Devlet Memurları Kanunu'na tabiler. Ancak ekonomik ve özlük hakları anlamında işçi olarak göründükleri için İş Kanunu'na bağlılar. Bu durum, eşitsizlik ve adaletsizlik yaratıyor. Ayrıca özel sektörde çalışan öğretmenler süreli sözleşme üzerinden çalışıyorlar. Yani 12 aylık, hatta yasal olmayacak şekilde 10 aylık sözleşmelerle çalıştırılıyor. Bu da öğretmenlerin kalıcı bir iş ortamından uzak olmasına yol açıyor. Patronların aba altından sopa göstererek “Bir sonraki sene sizinle çalışmam bakın!” demesine, yaz tatillerinde 2 ay boyunca maaş alamamalarına, sigorta primlerinin ödenmemesine neden oluyor. Mevcut kanunlar ve uygulamalar patronların çıkarına göre uygulanıyor.

Yüz binlerce öğretmen asgari ücretle çalıştırılıyor: Süreli sözleşmenin yarattığı sorunlardan biri de kıdem hakkının ortadan kaldırılması. Aylık sözleşme yapıldığı için, öğretmenler haziran ayında zorla istifa ettiriliyor, eylül ayında tekrar aynı kurumda işe başlıyor. Sözleşmeleri sonlandırıldığı için kıdem hakkı ortadan kalkmış oluyor. Bu nedenle taban maaş hakkını talep ediyoruz. Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nda 2014 yılına kadar, "Özel öğretim kurumlarında çalışan öğretmenler, kamuda çalışan öğretmenlerden daha az ücret alamaz" ibaresi vardı. Özel öğretim kurumlarının sayısı arttı, kamusal eğitim anlayışı zayıfladı, çok sayıda patron bu alana girdi... Böylece asgari ücretle çalışmanın önünü açtılar. Yüz binlerce öğretmen bugün özel öğretim kurumlarında asgari ücretle çalıştırılıyor.

Öğretmen emeğinin de bir değerinin olması lazım: Süreli sözleşmeyle çalışmanın handikapları var. Kurum bizimle devam etmek isterse, anlaşmaları nisan-mayıs aylarında yapıyoruz. Anlaştığımız ücreti de ekim ayında almaya başlıyoruz. Nisanda anlaştığımız ücret, bugünkü ekonomik krizi, hayat pahalılığını, enflasyonu düşündüğümüzde eriyor. Anlaştığımız maaş, asgari ücretin altında kalıyor. Taban maaş uygulamasını bu duruma karşı önlem olarak istiyoruz. Öğretmenlik mesleğinin ve öğretmen emeğinin de bir değerinin olması lazım.

Çalışma saatleri: 2014 yılına kadar özel kurumda çalışan öğretmenler, haftada 20 saat artı 10 saat ek ders saati olmak üzere toplam 30 saat derse giriyordu. Ama şimdi bunu da İş Kanunu'na bağlı olacak şekilde haftalık 40 saat olarak işletiyorlar. Artık ek ders ücretlerimiz yatırılmıyor, doğrudan 40 saat üzerinden değerlendiriliyoruz. Hatta ücretsiz etüt dersleri, sınav ve veli karşılama görevleri gibi  yoğun çalışma saatleriyle karşı karşıya kalıyoruz.

Binlerce öğretmen çok kötü koşullarda çalıştırılıyor: Sendika olarak büyük sermaye gruplarına karşı da mücadele ediyoruz. Özel eğitim kurumlarından bazıları MEB'den sonra en büyük eğitim kurumu olmakla övünüyorlar. Ama bu kurumlarda binlerce öğretmen çok kötü koşullarda çalıştırılıyor. Önceden, özel öğretim kurumlarında velilerden çok yüksek ücret alındığı için öğretmenlerin de iyi ücret aldığı düşünülüyordu ama durum maalesef böyle değil. Bugün bu konunun gündeme gelme sebebi, artık özel kurumda çalışan öğretmenlerin sorunlarını hem sosyal medya ortamında hem sendika aracılığıyla duyurabilmeleri.

Zorunluluktan dolayı 30 Ağustos'ta buluşuyoruz: Yarın öğretmenler olarak, net bir şekilde taban maaşının tekrar hayata geçirilmesini talep ederek Bakanlığa sesleneceğiz. İlk olarak sorunlarımız üzerine konuşacağız, taleplerimizi ileteceğiz. Daha sonra Bakanlığın önünde açıklama yapmayı planlıyoruz. 30 Ağustos'ta buluşma nedenimiz, zorunluluktan dolayı. Çünkü bizler haftanın 7 günü çalışan bir kitleyiz. Ancak resmi tatillerde herkesin bir araya gelme şansı var. Resmi tatil olan 30 Ağustos'ta bile öğretmenleri çalıştıran kurumlar var. Bu konuda da MEB'e gerekli başvuruları iletiyoruz.

Taban maaş uygulamasını Meclis'e götüreceğiz: Biz bu talebi 1 sene boyunca tartıştırmak istedik. Yani öğretmenin içinde bulunduğu yoksulluğunun toplum tarafından bilinmesi, öğretmenin de kendi talebini sahiplenerek mücadele etmesi gerektiğini tartıştırmak istedik. Talebimizi tüm sendikalara, akademisyenlere, meslek örgütlerine, sanatçılara, yazarlara açıyoruz. Bir imza süreci başlattık. Herkesi yarınki buluşmaya davet ediyoruz. Yarından sonra hem bugüne kadar yapmış olduğumuz çalışmaları daha da güçlendirecek bir çalışmamız olacak hem de bunu Meclis'e götüreceğiz. Meclis'teki siyasi partilerle bu süreci bir önergeye dönüştürerek taban maaş hakkının Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na tekrar geri getirilmesi ile ilgili çalışmalarımız olacak.