Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Şefika Kutluer Festivali 24 Kasım'da başlıyor
Dünyanın en pahalı muzu
Dünyanın en pahalı muzu
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Mehmet Ali Erbil hakkındaki iddianame
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
Uğur Dündar'a açılan babalık davası
123456789

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Esad açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesi için bulunduğu Prag'da açıklamalarda bulundu.

Haber Merkezi

ANKARA- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesi için bulunduğu Prag'da kritik görüşmeler gerçekleştirdi. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile görüşmesinin ardından açıklamalarda bulunan Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Esad ile ilgili soru üzerine, "Şu an böyle bir şey söz konusu değil. Ama 'mümkün değildir' gibi bir ifade kullanmam da. Vakti geldiğinde biz Suriye'nin başkanıyla da görüşme yoluna da gidebiliriz. Alt düzeyde görüşmeler yapılıyor. Bizim bütün arzumuz terör gruplarının buradan arındırılması" ifadelerini kullandı. Erdoğan ayrıca, "Ermenistan Başbakanı Sayın Paşinyan ile de bir görüşmemiz oldu. Bölgemizde iyi komşuluk ilişkileri temelinde tam normalleşme hedefimize ulaşabileceğimize samimiyetle inanıyorum" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: 

"Sözlerimin hemen başında AB Dönem Başkanı Çek Cumhuriyeti makamlarına teşekkür ediyorum. Bugün Prag’da 44 Avrupa ülkesinin devlet ve hükümet başkanları olarak bir araya geldik. Kritik bir dönemde icra edilen bu Zirve’yi az önce tamamladık. Her açıdan yoğun içerikli ve verimli toplantıların olduğu bir gün geçirdik. Genel oturumların yanı sıra liderlerle barış, güvenlik, enerji, iklim ve ekonomik durum konularındaki yuvarlak masa toplantılarında Avrupa’yı da etkileyen konuları ele aldık.

Türkiye’nin bu meselelere yönelik yaklaşımını ve Birliğe katılım sürecindeki görüşlerimizi muhataplarımıza bizzat aktardık. Zirve marjında Çekya Başbakanı Sayın Fiala ve AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen ile üçlü bir görüşme gerçekleştirdik. Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Macron, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Sayın Radev ve İspanya Başbakanı Sayın Sanchez ile bir araya geldik. Görüşmelerde ikili meselelerle birlikte, Avrupa’nın geleceği, güvenliği ve refahı da dahil küresel konuları masaya yatırdık.

Ermenistan'la normalleşme

Ermenistan Başbakanı Sayın Paşinyan ile de bir görüşmemiz oldu. Bölgemizde iyi komşuluk ilişkileri temelinde tam normalleşme hedefimize ulaşabileceğimize samimiyetle inanıyorum.

Avrupa Siyasi Topluluğu’nun kıtamızdaki sorunların ele alınması ve ortak çözümler için zamanlı bir girişim olduğu kanaatindeyim. Bununla birlikte bu platformu AB genişleme politikasının bir alternatifi olarak görmediğimizi de ifade etmek istiyorum. Dolayısıyla bu platformun üyelik sürecimize halel getirmesini asla kabul etmeyeceğimizi vurguladık. Temel ve öncelikli beklentimiz Avrupa Siyasi Topluluğu’nun birlik ile ilişkilerimizi güçlendirmesi ve üyelik sürecimize katkı sağlamasıdır. Bu görüşlerimi zirvede ve ikili temaslarımda da ifade ettim. 

Ülkemiz, güvenlik, savunma, terörizm, göç, enerji arz güvenliği, sağlık ve tedarik zincirleri gibi temel sıkıntıların aşılmasında hayati öneme sahiptir.

Türkiye-AB ilişkileri 

AB’nin karşılaştığı meydan okumaların üstesinden gelinmesinde ve birliğin uluslararası rolünün yeniden tanımlanmasında Türkiye’nin yeri doldurulamaz. Bu hakikatin Avrupalı dostlarımız tarafından da kabul edilmeye başlandığını gördüm. Türkiye’nin önüne çıkarılan engellerin adil olmadığının daha bu durumun AB’nin menfaatlerine de zarar verdiğinin altını çizdim. Bu konuda artık daha vizyoner ve stratejik kararların alınması gerektiğine inanıyoruz.

AB’nin bazı ülkelerin çıkarlarına ve ihtiraslarına teslim olmadan Türkiye-AB ilişkilerini katılım perspektifi temelinde ilerletmesini bekliyoruz.

Ukrayna-Rusya savaşında Türkiye'nin rolü

Yaşanan gelişmeler Türkiye’nin Birlik ve Avrupa için anahtar bir ülke olduğu gerçeğini gözler önüne seriyor. Zirve’de bu husus muhataplarımızca da teslim edilmiştir. Özellikle ülkemizin Rusya-Ukrayna savaşındaki arabulucu ve kolaylaştırıcı rolü takdirle karşılanıyor. Savaşın ilk gününden itibaren akan kanı durdurmak için çok büyük çaba sarf ettik. Adil bir barışın kaybedeninin olmayacağını her fırsatta vurguladık. Tüm zorluklarına rağmen tahıl koridorunun açılmasını ve esir takasının sağlanmasını önemli birer diplomatik başarı olarak değerlendiriyoruz. Şu ana kadar dünya pazarlarına 6 milyon tonun üzerinde tahıl ve gıda ürününün sevkiyatı gerçekleşti. Tahıl sevkiyatının önümüzdeki süreçte de devamı başta Ukrayna halkı olmak üzere tüm Avrupa ve dünyanın çıkarına olacaktır. Tabi bu arada Rusya'dan Gübre'yi ihtiyacı olan ülkere göndermenin çabasında olacağız. Türkiye'nin her iki tarafla da konuşabilen bir konumda bulunmasının değeri daha iyi anlaşılıyor. En kötü barışın bile savaştan daha iyi olacağına inanıyoruz. Türkiye'nin hiçbir ülkenin toprağında gözü yoktur. Kimseyle hiçbir komşumuzla gerilim istemiyoruz.

Kalıcı bir çözüm için Kıbrıs adasındaki gerçeklerin kabulu gerekiyor. Biz bu hakikatler ışığında adımlarımızı atmaya devam edeceğiz. Türkiye olarak AB ile üyelik sürecini ilerletmek için iş birliğine açık olduğumuzu ifade etmek istiyorum."

Erdoğan, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Erdoğan'ın cevapları şöyle:

"(Paşinyan ile görüşme sorusu) Özel temsilcilerimiz vasıtasıyla görüşmeler devam ediyor. Biz de kendisiyle görüşmemizi samimi bir havada gerçekleştirdik. Bazı talepler söz konusu oldu. Gerek özel temsilciler gerek bakanlarımıza görevlendirmeleri yaptık. Bakanlarımız birbiri ile görüşecek. Çıkan neticeye göre adımımızı atacağız. Türkiye-Ermenistan-Azerbaycan arasındaki ilişkileri bir an önce ısıtalım ve bu işi çözelim istiyoruz.

Miçotakis konuşmamdan rahatsız oldu

(Yunanistan ile ilgili soru üzerine) Bu akşam yemekte konuşmam vardı. Beyefendi rahatsız olmuş. Adaba terstir aslında, orada çıktı bir konuşma yaptı. Kimden aldı izni bilmiyorum. Kendisine ağır gelecek şeyler söylediğimizi söyledi. Aslında ağır şeyler değildi. Politikaları yalan üzerine kurulu. Bizim şu an itibariyle Yunanistan ile görüşeceğimiz bir şey yok. Dürüst değiller. Kıyıdaş ülkeler bir araya gelelim dediğiniz zaman yanaşmazlar. Ama Türkiye'den adım bekliyorlar. Araya birçok ülkeyi sokuyorlar. 'Kendisine sizin bir yerlerden izin almanız gerekiyor izin almadan konuşamazsınız' dedim. Benim 2 ayım kaldı zaten bu işi görüşelim konuşalım gibi laflar etti.

Esad ile görüşme

Şu an böyle bir şey söz konusu değil. Ama 'mümkün değildir' gibi bir ifade kullanmam da. Vakti geldiğinde biz Suriye'nin başkanıyla da görüşme yoluna da gidebiliriz. Alt düzeyde görüşmeler yapılıyor. Bizim bütün arzumuz terör gruplarının buradan arındırılması. Geri dönüşü hızlandırmanın adımlarını atıyoruz. 550 bin Suriyeli topraklarına döndü. Başta ABD olmak üzere terör örgütlerine silah, araç, gereç takviyeleri yapılıyor. ABD yetkilileri ile görüşecek, Suriye'nin kuzeyini arındırmalarını istiyoruz. Takipçisiyiz.

('Bir gece ansızın geliriz' sorusu üzerine) Yunanistan Star televizyonunun sorusu üzerine Erdoğan şu ifadeleri kullandı: Bu söz sadece Yunanistan için geçerli değil. Bizi rahatsız eden, saldıran hangi ülke olursa olsun bizim cevabımız 'Bir gece ansızın gelebiliriz' Siz anladıysanız şu andan itibaren onlar da anlamıştır.

İsveç'te terör kol geziyor

Finlandiya terörün kol gezdiği bir yer değil ama İsveç öyle. Finlandiya İsveç konusunda NATO'nun bir karar vermedi gerekiyor. İsveç'te terör örgütlerinin yürüyüşleri devam ettikçe bizim tavrımız olumlu olmayacaktır. 

Putin'le görüşme

Her kesimle görüşen tek lider benim. Azov taburlarıyla alakalı 200 esir değişimi yaptık. Ailelerini ülkemize aldık. Şu anda bizim misafirimiz. Tahıl ve gübre sevkiyatını da önemsiyoruz. Kısa zamanda da bir netice çıkaracağız. Yarın Putin ile bir telefon görüşmemiz olacak. Bunların değerlendirmesini yapacağız.