Yumlu: İlaçlardaki eczacı kârı sorunları çözmeyecek

Burcu Yıldırım

ANKARA- Eczacıların ilaçlardan aldığı kâr oranları yükseltilirken, eczacılar artış oranının tek başına eczacıların sorunlarını çözmeyeceğini ve hastaların alım gücünün giderek azaldığını düşünüyor. Eczacı Bülent Yumlu, fiyatı artan ürünlerin rahat alınabilmesi için insanların gelirinin de yükselmesi gerektiğine dikkat çekerek, "Hasta, tedavisi için ilaç almak zorunda ama parası yoksa ya borçla ya eşdeğer ilaçla ya da yakın bir ilaçla tedavisini devam ettirmeye çalışıyor. Örneğin 3 kutu alınan bir ilaç için 150 TL fark ödeniyor. Şimdi bu 150 TL, kimine göre kimine göre az bir para ama çoğunun cüzdanındaki son para. Güçlü bir devlette bu farkların olmaması gerekiyor” diye konuştu.

Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “Beşeri Tıbbi Ürenlerin Fiyatlandırılmasına Dair Karar” ile birlikte 100 TL’ye kadar olan ilaçlarda eczacı kârı yüzde 25’ten 28’e çıkartıldı. 100 ile 200 TL arasındaki ilaçlardaki eczacı kârı yüzde 16’dan yüzde 28’e yükseldi. 200-400 TL arasındaki ilaçlarda eczacı kâr payı yüzde 12’den 18’e, 400 TL üzeri ilaçlarda yüzde 12’den 13’e çıktı. Ecza depolarının kâr oranları ise değişmedi.

“Ürün fiyatları arttıkça ilaçların satışı da düşüyor”

Eczacı Bülent Yumlu, yapılan değişikliğin eczacılar ve hastalar için ne anlama geldiğini GAZETE DURUM'a değerlendirdi. İlaç fiyatlandırılmasına dair yapılan değişikliğin semt eczaneleri için daha pozitif olacağını belirten Yumlu, “Genelde hastane bölgesindeki eczacılar, daha fazla ithal ürün sattıkları için, onlarda bulunan ürünlerin fiyatı biraz daha yüksek. Son değişikliğe göre onların kâr oranları düşük oluyor. Semt eczaneleri için biraz daha pozitif, çünkü genelde semt eczanelerinde fiyatı daha düşük ilaçlar satılıyor. Fiyatı düşük ilaçlarda da eczacıların kâr oranı şu an yüksek tutulmuş gibi duruyor. Fakat bu durum, eczaneleri toplam ciroda ne kadar rahatlatır bilinmez” dedi.

İlaçlara yansıyacak zammın eczacılar açısından bir şeyi değiştirmeyeceğini vurgulayan Yumlu, “Çok zam da yapılsa, ürün fiyatının kârlılığı da arttırılsa, ilaç farkları ya da ürün fiyatları arttıkça ilaçların satışı düşüyor bu sefer. Bu durum, bir zincirin halkaları gibi herkesi etkiliyor. İnsanların alım gücü düşerse, ilaçların pahalı olması ya da eczacıların kâr payının artırılması bir şeyi değiştirmiyor” diye konuştu.

“Eczacıların bakkal defteri gibi borç defteri var”

Yumlu, yapılan değişiklikle eczanelerin sorununun çözülemeyeceğinin altını çizdi. Eczanelerin "bakkal defteri" gibi borç defterleri olduğunu belirten Yumlu, "2-3 defa eczaneye gelen bir hastaya artık 'tanıyoruz' gözü ile bakıyoruz. O insana da ödeyemediği durumda ilacı deftere yazarak yine veriyoruz. Çoğu ilaç parasını getirmiyor, getiremiyor. Parası olmayan hasta ne yapsın? Bu , bizim de taşın altına elimizi soktuğumuz bir durum” dedi.

“İlaç fiyat farkı kimi vatandaşın cüzdanındaki son para”

Yumlu, şöyle devam etti:

“İnsanların da geliri artacak ki ürün fiyatları yükseldiğinde ilaçlarını rahat alabilsinler. Hasta tedavisi için ilacı bir şekilde almak zorunda ama parası yoksa ya borçla ya eşdeğer ilaçla ya da yakın bir ilaçla tedavisini devam ettirmeye çalışıyor. Bu sorun yıllardır hep böyleydi ama son zamanlarda insanların alım gücü düştüğü için biraz daha gün yüzüne çıktı. Örneğin 3 kutu alınan bir ilaç için 150 TL fark ödeniyor. Şimdi bu 150 TL, kimine göre kimine göre az bir para ama çoğunun cüzdanındaki son para. Güçlü bir devlette bu farkların olmaması gerekiyor. Arada oluşan bu farkların devlet tarafından karşılanması gerekiyor. Ya da iş başından düşünülüp üretici firmalarla bir şekilde anlaşarak bu fiyat farkının çıkmayacak şekle getirilmesi gerekiyor. İlacın temin edilip edilmesinden tutun da hastaya ulaştırırken fiyat farklarına kadar sorun yaşanıyor.”

“Denge oluşturulması gerekiyor”

Bu karara iyi niyetle bakılırsa, eczacıların biraz rahatlamasının amaçlandığını ifade eden Yumlu, “Ancak eczacılar kira ödüyor, işçi çalıştırıyor, giderler bir anda çok yükselirken ürünlerdeki fiyat artışı enflasyonu karşılamıyor. Bu da tüm giderlerin eczacının cebinden çıkması anlamına geliyor. Burada bir denge oluşturulması gerekiyor. Biz fiyat farkı çıksın, hasta zorlansın da istemiyoruz. Sistemi belirleyen aktörler bir araya gelip çözüm üretmeli. Bu artış oranı da tek başına eczacıların sorunlarını çözmez” diye konuştu.