TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Bulut: “Şiddeti önlemez, yığılmalara yol açar”

Burcu Yıldırım

ANKARA- Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın sağlık kurumlarının güvenliği için kapı güvenlik sistemlerinin kurulacağına ilişkin açıklaması üzerine, “Her ortamda X-Ray kullanılamaz, sadece kaynak israfı olur" değerlendirmesinde bulundu. Bulut, Türkiye'deki hastanelerin mimarisi ve giriş bölgelerinin bu uygulamalar için sıkıntılı olduğunu belirterek, "İnsanların hastaneye girişinde bir yığılma olur. Zaten hastanelere başvurular yoğun ve bu yönde sıkıntı yaşanıyor. Bu yoğunluk da şiddete yol açıyor” dedi.

Sağlık kurumlarında güvenliğin sağlanması adına hastanelere X-Ray cihazları ile getirilmesi planlanan yeni güvenlik uygulamasına ilişkin TTB Genel Sekreteri Bulut, GAZETE DURUM'un sorularını şöyle yanıtladı:

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sağlık kurumlarının güvenliği için 24 pilot hastanede yeni güvenlik uygulamasına geçildiğini açıkladı. Sağlıkta şiddet bu şekilde çözülebilecek mi sizce?

Şimdi Türkiye'de 1500 kadar hastane var. Özellikle hastanelerin mimarisi ve giriş bölgeleri güvenlik için konulmak istenen X-Ray cihazları için sıkıntılı. Çünkü tekerlekli sandalye, baston ya da protezi olan ve hastaneye bu şekilde giren pek çok hasta var. Bu insanlar ne yapacak? Böyle bir koşulda her ortamda X-Ray kullanılamaz, kaynak israfı olur. X-Ray cihazları sadece şiddetin yoğun yaşandığı yoğun bakım ve acil servisleri için makul olur.

Ankara özelinde bakacak olursak; Gazi Hastanesi'nde, İbn-i Sina'da ya da Hacettepe'nin giriş bölgelerinde üç, dört tane makinanın çalıştırıldığını düşünün. İnsanların girişinde bir yığılma olur. Zaten hastanelere başvurular yoğun ve bu yönde sıkıntılar yaşanıyor. Bu yoğunluk da şiddete yol açıyor. Merkez Konseyi olarak bu konuda daha ayrıntılı bir inceleme halindeyiz. İlerleyen günlerde konuyla ilgili net bir tutum belgesi yayınlayacağız.

Sağlıkta şiddeti önlemek adına bütünlüklü bir çözüm için ne yapılması gerekir?

Bütünlüklü çözüm önce uzun vadede eğitimden geçiyor. İlk olarak, örgün ve yaygın eğitimin yeniden yaygınlaştırılması gerekir. Bir kere kültürel ve ahlâkî bir yozlaşma var. İkincisi, orta vadede çözüm olarak cezaların caydırıcı olması lazım. Türkiye'de cezalar bazı örnek ülkelere göre daha az. Kısa vadede çözüm ise güvenlik şirketlerinin günlük önlemleri biraz daha iyi yönetmesi. Örneğin kalabalık hasta yakınlarının hastaneye girişlerinin engellenmesi gibi. Mesela hastaneye, hasta ve refakatçisi gelir ama 50 kişi birden gelmez. Daha önemlisi sağlıkta şiddeti önlemek için iş yoğunluğunun azaltması, acillerin rahatlatılması gerek. Sağlıkta dönüşüm politikalarının yarattığı yükün yok edilmesi lazım.