Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Erdem Bayazıt'ın ölüm yıl dönümü
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Hatay'da 9 ayda tamamlanan duvar resimleri
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Anadolu’nun kayıp dili ‘Kalaşmaca’
Bozkurt neyi temsil ediyor
Bozkurt neyi temsil ediyor
123456789

"Aile Hekimliği Yönetmeliği değil Tüketim Yönetmeliği!"

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı, Aile Hekimliği Yönetmeliği'ni “Tüketim Yönetmeliği” olarak değerlendirerek, “Çünkü sağlığı tüketim aracı olarak görüyor. Yani biz ne kadar çok ilaç yazarsak, tetkik istersek, hastalara gerekli gereksiz girişimler yaparsak o zaman para kazanacağız” dedi.

Burcu Yıldırım

ANKARA- Aile hekimliği sözleşme ve ödeme yönetmeliğinde yapılan değişiklik, Resmi Gazete'de yayımlandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca “Hayırlı olsun” diyerek, aile hekimleri ve Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanlarının taban ek ödeme ve teşvik ödemesinden yararlanacağını duyurdu. Aile Hekimliği Yönetmeliği'ni değerlendiren Türk Tabipleri Birliği (TTB) Birliği Aile Hekimliği Kolu (AHEK) Başkanı Emrah Kırımlı, “Bu yönetmelik bizim sorunlarımızı çözmek için getirilmiş bir yönetmelik değil. Biz buna, 'Tüketim Yönetmeliği' diyoruz. Çünkü sağlığı tüketim aracı olarak görüyor. Yani biz ne kadar çok ilaç yazarsak, tetkik istersek, hastalara gerekli gereksiz girişimler yaparsak o zaman para kazanacağız” eleştirisinde bulundu.

“İnsanlar doktora ve sağlığa erişemiyor”

Yayımlanan yönetmelikle aile hekimlerinin ya da Aile Sağlığı Merkezlerinin (ASM) sorunlarının çözülmeyeceğini ifade eden Kırımlı, “Biz buna, 'Tüketim Yönetmeliği' diyoruz. Çünkü sağlığı tüketim aracı olarak görüyor. Sağlık çalışanlarını da tüketilecek bir nesne. Sağlıkta dönüşümün yarattığı krize bir pansuman yapmak istemişler. Sağlıkta dönüşümle birlikte ortaya çıkan kriz sonucunda insanlar, randevu bulamıyor. Doktora ve sağlık hizmetine erişemiyor” dedi.

“80 hasta bakarsanız 5-6 bin TL para!”

Yönetmeliğin aile hekimlerini daha çok hasta bakmaya ittiğini belirten Kırımlı, “Daha çok hasta bakın. Günde 80 hasta bakarsanız, size 5-6 bin TL para vereceğiz' diyorlar. Bu şekilde hastanedeki, döner sermaye ve performans sistemini ASM'lere getirmek istemişler. Bunu da sadece aile hekimlerinin poliklinik kaydı üzerinden yapıyorlar. Yani biz ne kadar çok ilaç yazarsak, tetkik istersek, hastalara gerekli gereksiz girişimler yaparsak o zaman para kazanacağız” diye buna açıklık getirdi.

“Sağlığa erişim sadece doktorun yüzünü görmek”

İnsanların sağlığa erişemediğini vurgulayan Kırımlı, “Sağlık otoritesi halkın sağlığa erişimini kolaylaştırdıklarını savunuyor ancak 'kolaylaştırdık' dedikleri şey, doktorun yüzünü görmek. Kuyrukları bitirdiklerini savunuyorlar ama hastalar her yerde kuyrukta bekliyor. Önceden vatandaşlar düzenli kullandığı raporlu ilacı, eczaneden alıyordu. Bunu iptal ettiler. Sonucunda yoğunluktan dolayı sıra bulamayan insanlar, evde ilaçsız kalıyor. Düzenli ilacını kullanan bir kişi, bu koşullarda ilacını alamaz hale geldi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kuyruğunu yok ettiler ama insanları evde ilaçsız bıraktılar” diye konuştu.


“Temmuzda yakaladığımız kanser kasıma kalıyor”

ASM'lerde kanser taraması yaptıklarını hatırlatan Kırımlı, “Temmuz ayında kanseri yakalıyoruz, kasım ayında kolonoskopi yapılıyor. İnsanlar evde aylarca kanserli şekilde bekletiliyor. Bu durumu makyajlamak için 'Siz daha çok hasta bakın bizim de bu sorunumuzun üstü kapansın. Halının altına süpürmeye devam edelim' mantığı ile gidiyorlar ancak halının altında bir yer kalmadı” dedi.

“Ebelere hemşirelere bir şey yok!”

Ayrıca yönetmeliğin ASM çalışanlarını kapsamadığını vurgulayan Kırımlı, şunları aktardı: “Sadece hekim günde 80 hasta bakarsa, hekime para verecekler. Ebelere, hemşirelere hiçbir şey yok. Tüm dünya, COVID salgınında çocukluk aşıları yapılamadı diye yıkılırken, bizim ebe ve hemşirelerimiz tek tek hastaları arayarak özel vakit ayırıp herkesin aşılarını yaptı. Ara ara basına 'New York'ta, İngiltere'de, İsrail'de kızamık salgını çıktı' haberleri yansıyor. Bizde olmadı çünkü bu insanlar büyük bir özveri ile çalıştı. Ayrıca ebe ve hemşire arkadaşlarımız, her yıl milyonlarca çocuğa otizm taraması yapıyor ve büyük problemlerin yaşanmasının önüne geçiyor. Onlarca kanser taramasının yanında kan alma, tansiyon, gebe izlemi ve birçok işi yapmalarına rağmen hiçbir şey yok. Yine ASM'lerde çalışan ve sigortalarını bizim yaptığımız arkadaşlarımız için de geçerli bu. Öte yandan ASM'ler hâlâ kamu binası değil ve ticarethane olarak geçiyor. Bu sorunlar hâlâ çözülmüş değil ve biz, güvensiz yerlerde çalışıyoruz.” 

“Şiddet körüklenecek”

Günde 80 kişiye bakmanın şiddeti de körükleyecek bir etken olduğuna dikkat çeken Kırımlı, “Bu iş yükü, kimseye vakit ayrılmayacağı anlamına geliyor. Hastalara vakit ayırmazsanız herkes öfkelenecek ve doğal olarak şiddet de artacak. Amaç sorunu çözmek değil, sorunun üstünü kapatmak. Şu an karşımızda duran yönetmelik, çözüm değil sorunun kendisi. Bütün bunlara rağmen aile hekimine en fazla 5-6 bin lira para verilecek. En üst çözüm bu. Biz zaten yoksulluk sınırının altında ücret alıyoruz yönetmelikle de yoksulluk sınırının altında ücret almaya devam edeceğiz. Bizim talebimiz, emekliliğimize yansıyan tek maaş. Bu ülkenin doktoruna yoksulluk sınırının üstünde bir maaş vermiyorlar" diye konuştu.

“Yine hastayla hekim arasına parayı soktular”

Aile hekimlerine ceza yönetmeliğinin Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iptal edildiğini hatırlatan Kırımlı, “Ancak bu yönetmeliğin içine yine 'Ceza ihtar puanı alırsanız, bu parayı vermeyeceğiz. Uslu çocuk olursanız şirinleri görebilirsiniz' demişler. 10 puan ceza alındığında 3 ay ek ödeme yapılmayacağı ifade ediliyor. Buradan amaçlanan da hekimlerin hiçbir şeye itiraz etmemeleri. Ceza ihtar puanı ile biz haklarımızı talep etmek için grev yapmayalım, sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi gazetecilere aktarmayalım, sokağa çıkmayalım, yanlış giden şeylerin düzelmesi için uğraşmayalım istiyorlar. Verdiği zaten bir şey değil de 'Al paranı, sus' diyor. Yani kabul edilebilir bir şey değil. Yine hasta hekim arasına parayı soktular. Çünkü onların anladığı sağlık bu zaten. Onlar için sağlık, 'para' demek. Burada problem her türlü büyür. Hasta da doktor da şikayetçi olur” diye ifade etti.

“Ek ödeme değil tek ödeme istiyoruz”

Sağlığın ticari bir meta değil, hak olduğunun altını çizen Kırımlı, şunları söyledi: “Biz güvenli çalışmak istiyoruz. Kamu hizmeti veriyoruz, kamu binalarında çalışmak istiyoruz. Sağlığın parayla konuşulmasını istemiyoruz. Yoksulluk sınırının üstünde bir gelir istiyoruz. Çalışan insan sayısının arttırılmasını istiyoruz. Ek ödeme değil emekliliğe yansıyacak tek ödeme istiyoruz."